Hepsinin ayrı bir öyküsü var. Hepsinin yarım kalan bir hayatı... İşte onların öyküleri...
Abone ol İnternethaber / Bayrama hazırlanan evlere acı çöktü... Türkiye'nin dört bir yanından feryatlar yükseliyor. Şehitlerin yaşam öyküleri yürekleri burkuyor...Kars : Komando Er Turgay Salgar
5 ay sonra terhis olacaktı
Cumhuriyet Köyü'nde doğmuştu Turgay... 3 kardeşin en büyüğüydü... Annesi yolunu gözlüyordu. Bu bayrama gelmese de 5 ay sonra terhis olacaktı. Acı haberi aldığında şehit anası Güler Salgar "Beni oğlumun yanına götürün", "İçime taş düştü, taş, taş.." diye ağıtlar yaktı. Onun feryatları ile tüm köy halkı yandı, bayrama hazırlanan evi matem yuvası oldu.
Konya: Er Murat Uçar
Çiçeği burnunda bir damattı
Taze evli olan Murat Uçar'ın evine kara haber gece yarısı ulaştı.
Ağustos ayında izne giden Uçar, terhisi bekleyemeden sevdiği kızla hayatını birleştirmişti. Uçar'ın hayalleri yarım, sevdiği dul kaldı. Eşi Ayşe Uçar, kara haberle yıkıldı kaldı...
Çorum : Komando Er Sıddık Küçükgöz
Nişanlısı yolunu gözlüyordu
13 ocağı söndüren hain saldırı, düştü her ocakta hayalleri çaldı. 22 yaşındaki Sıddık Küçükgöz de sevdiği kızla 6 ay önce nişanlanmıştı. 4 kardeşin en küçüğü olan Sıddık, terhisine 6 ay kala şehit düştü. Terhisten sonra damat olma hayalleri yok olup gitti.
Konya : Komando Er Mehmet Yıldırım
Babası sakat, ailenin direği oydu...
Hain pusuya düşenlerden biri de Mehmet Yıldırım'dı... Şafak saymaya başlamış, terhisine 23 gün kalmıştı. Annesi acı haberi aldığında, bunu bekler gibiydi. Oğlu son konuşmasında "Katıldığım operasyondan cenazem çıkacak" demişti. Oysa ailesinin ona o kadar ihtiyacı vardı ki... Babası sakattı, evi geçindirecek imkanı yoktu. Mehmet Yıldırım evine dönecek ve çalıştığı konfeksiyon firmasında işine devam edecekti. Ama evin bütün dayanağını PKK ellerinden aldı ve sadece geriye acı bıraktı...
Gaziantep : Piyade Er Mehmet Coşkun
Kürt kökenli şehidimiz
Terörün dini, dili, milliyeti yok... Kanlı eller bir Kürt ananın yüreğini de yaktı. Piyade Er Mehmet Coşkun Kürt asıllı Türk vatandaşıydı. Tezkeresine 4 ay kalmıştı. Daha dört gün önce annesine aramış, "Canım Annem" yazılı fotoğraflarını göndermişti. Anne Gazal Coşkun şimdi oğlunun ardından Kürtçe ağıtlar yakıyor; "Küçük askerim, öksüzüm, küçük komandom" diye ağlıyor.
Diyarbakır: Er Fethullah Selçuk
Yetim büyüdü
Yetim büyüdü Fethullah Selçuk.. Diyarbakır'lıydı, bir Kürt'tü... Terör onu da vurdu, o kalleş kurşunlar ailesinden gencecik yaşta koparıp aldı. Cenazesi Sati köyüne ulaşınca kızılca kıyamet koptu. PKK'ya lanet yağdıran köylü, şehidinin ardından gözyaşları ile yollara döküldü.
Şanlıurfa : Er Kasım Aksoy
İki çocuğuna kavuşamadı
İki hafta kalmıştı terhisine Son telefon görüşmesinde 'bir gün sonra bir operasyona katılacağım ve bayramdan sonra da terhisimi alacağım' demişti. Terhisini alamadı, çok sevdiği çocuklarına kavuşamadı... Güneş 3, Zeliha 2 yaşındaydı daha... En çok da onları özlüyordu. Bir an önce vatani görevini bitirmek için 7 günlük dağıtım izninden sonra bir daha hiç izin kullanmamıştı. Sadece 2 hafta vardı çocuklarına kavuşmasına... Ama olmadı... Bir hayat daha yarım kaldı...
Niğde: Emrah Eryılmaz
'Son operasyonum döneceğim' demişti
Cumartesi annesini telefonla aramıştı Emrah.. "Anne, 28 gün sonra oradayım. Beni bayrama bekleme. Bayramdan sonra geleceğim' dedi. Annesinin yüreği pır pır ediyordu. Oğlu izni için gün sayarken cenazesiyle karşılaştı.. Arkadaşı Yasin Sarıtaş da onun yolunu gözleyenlerden biriydi.. Gözyaşları ve hıçkırıklar içinde Eryılmaz'ın şu sözü ağzından döküldü: 'Son operasyonum. Yakında döneceğim'
Şanlıurfa: Mehmet Uyar
"Allah, PKK'dan hakkımızı alsın"
Açıköğretim 2'nci sınıfta öğrenciyken, askere gitti. PKK, tahsilini tamamlamasına bile müsade etmedi. Şehidin babası Mustafa Uyar, 10 aylık asker olan oğluyla son kez bir hafta önce telefonda görüşmüştü. Bir daha ise sesini duymak nasip olmadı... Oğlunun şehit haberini alan babanın dudaklarından, şu acı feryatlar yükseldi; ""Devletimiz, milletimiz sağ olsun. Hepimiz vatanımıza kurban olalım. Teröristleri Allah’a havale ediyorum. Allah onlardan hakkımızı alsın"
Malatya: Ahmet Sarıoğlu
Anne ve ablasının haberi yok
Astsubay Ahmet Sarıoğlu’nun Malatya’daki evinde de yas var. Sarıoğlu ailenin tek oğluydu. Memleketine, en son ablasının düğünü için gelmişti. Sarıoğlu’nun şehit olduğu haberi annesi ve ablasına iletilmedi... Acı haber onların yüreklerinde henüz alev almadı. Anne ve ablasına yaralı olduğu ve Elazığ’a getirildiği söylendi. Cenazesi ikindi namazından sonra düzenlenecek askeri törenle toprağa verilecek.
Denizli: Bayram Güzel
"Kuzumu getir Şırnak dağları"
Şırnak'ta teröristlerin saldırısı sonucu şehit olan, Komanda Çavuş Bayram Güzel'in evi, yasa boğuldu. Oğlunun şehit düştüğü haberini alan acılı baba oğluyla en son cumartesi günü konuşmuştu. Annesi, yakınları tarafından güçlükle sakinleştirildi. Teröre lanet okuyan acılı anne, "Bayramım yaktın beni. Benim kuzumu getir Şırnak dağları" diyerek gözyaşı döktü. Şehit Komando Çavuş Güzel'in şubat ayında askere gitmeden önce, köyün 20 yıl önce verdiği ilk şehit olan Hasan Savaş'ın akrabası Fatma Savaş ile sözlendiği öğrenildi.
Samsun : Er Seyfi Altuntaş
Terhisine 5 ay vardı
Yarın son yolculuğuna uğurlanacak olan Altuntaş, Samsun'un Ayvacık ilçesini yasa boğdu... 4 kardeş olan Seyfi Altuntaş, annesiz büyüdü. Terhisine 5 ay kala hain pusuya düşen Altuntaş, yürekleri yaktı.
Kars: Piyade Uzman Çavuş Tahsin Yıldırım
Barzani'nin hakkından gelinsin!
Kars, bugün 2 şehit verdi. Şehit ailesi ve komşular birine ağıtlar yakarlarken diğerinin haberini aldılar. Tahsin, Şırnak'ta bu sabah mayın patlası sonucu şehit düşmüştü. Tahsin'in annesi de her asker annesinin yaptığı gibi yavrusunun yolunu gözlüyordu. Anne, aldığı haberle yıkıldı, sinir krizleri geçirdi. Oysa ki, daha dün telefonda konuşmuşlardı. Tahsin'in babası yüreği yansada isyan etmedi. "Terör bitirilsin, kimsenin canı yanmasın. Barzani'nin hakkında gelinmediği sürece bir şey düzelmez. Yine de vatan sağ olsun!" dedi.