Ergenekon'da gizli tanıklık yapacağı belirtilen Oğuz, açık tanık olarak ifade verdi: Şehit tabutunda eroin taşımadım..
Abone olEski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün de aralarında bulunduğu 65'i tutuklu 273 sanıklı "Ergenekon" davasının 221'inci duruşması dün görüldü.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen duruşmada, "Tanık 15" olarak gizli tanıklık yapacağı belirtilen emekli astsubay Hüseyin Oğuz, kendi isteği doğrultusunda açık tanık olarak dinlenildi. 1990'lı yıllarda Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde jandarma astsubay olarak görev yaptığını ifade eden Oğuz, Türkiye'de karanlık yapıları aydınlığa çıkarmak için mücadele ettiğini savundu.
EROİN VE SİLAH KAÇAKÇILIĞI YAPTILAR
Oğuz, ''Terörle mücadele amacıyla jandarmanın bir unsuru olarak kurulmuş. PKK itirafçılarıyla korucuları bünyelerine katarak çete oldular. Eroin ve silah kaçakçılığı yaptılar. Yüksekova çetesi de JİTEM'in bir koluydu'' diye konuştu.
ŞEHİT TABUTUNDA EROİN TAŞIMADIM
Susurluk kazasıyla ilgili soruşturma kapsamında 18 Şubat 1997'de ifade verdiğini ifade eden Oğuz, verdiği ifadelerle eski Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis ve Albay Kazım Çillioğlu'nun mezarını açtırdığını belirtti.
Oğuz sözlerine şöyle devam etti: "Bitlis ve ekibi ile Uğur Mumcu'nun nasıl katledildiğinin çözümü için buradayım. Bacağımı, gözümü, böbreğimi kaybetmiş biri olarak konuşuyorum burada. Ama şehit tabutuyla eroin taşımadım. İnfaz edilecekken mahkeme sayesinde kurtuldum. Namuslu, şerefle Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının karanlık güçler tarafından nasıl yok edildiğini biliyorum. O dönemde kurulmuş JİTEM'in bünyesindeki C4 patlayıcıları, siyanür zehirleri biliyorum. Buradaki zanlılarla ilgili hiç bir ithamda bulunmadım. Ama Veli Küçük, hiç karşılaşmak istemediğim bir zat. Acaba Yeşil'i tanıyor mu tanımıyor mu? Onu çok iyi biliyor. O PKK itirafçılarını nasıl sahte kimlikle bünyemize soktular, TSK'yı nasıl kirlettiler, bu konuda Veli Küçük'ü izaha çağırıyorum."
'TARIK ÜMİT'İ YEŞİL ÖLDÜRDÜ'
MİT ajanı Tarık Ümit'in 3 Mart 1995'te kaçırılıp öldürüldüğünü ve bu olayla ilgili kendisine dosya gönderen astsubay arkadaşının derin yapı tarafından daha sonra yok edildiğini iddia eden tanık Oğuz, "Tarık Ümit, o dönem 'Yeşil' olarak bilinen JİTEM elemanı Mahmut Yıldırım'a teslim edildi. Muğla Marmaris'te tek kurşunla, Yeşil tarafından infaz edildi" dedi.
Küçük'ün Tarık Ümit'in kızı ve amcasının neden 24 saat gözaltında tutulduğuna cevap vermesi gerektiğini belirten Oğuz, "Lice yakıldığı zaman oradaki tugay komutanı kimdi? Bahtiyar Aydın niçin katledildi, çıksın açıklasın. Ben biliyorum onu.
İnsanlara pislik yedirmedim. O karanlık yılları aydınlatmadan, burada hiç bir şeyi aydınlatamayız. Tarık Ümit olayı çözülürse, JİTEM ve MİT'in o dönemdeki ortak eylemleri ortaya çıkacaktır" ifadelerini kullandı. Mahkeme Başkanı Özese'nin, "JİTEM hakkında ne biliyorsunuz?" diye sorması üzerine Oğuz, "Terörle mücadele amacıyla jandarmanın bir unsuru olarak kurulmuş" yanıtını verdi.
BİZ BU FİLMİ DAHA ÖNCE GÖRMÜŞTÜK
Ergenegon gizli tanığının verdiği kan donduran ifadeler daha önce bir amerikan filmine de konu olmuştu. Amerika'nın Vietnam savaşı dönüşünde uyuşturucu sevkiyatı yaptığı iddiaları Amerikan Gangsterleri filminde işlenmişti.
Filmde Vietnam dönüşü şehit asker tabutları içerisinde uyuşturucular yer almış ve federal büro bu tarihi skandalı ortaya çıkarmıştı