ERZURUM'un Şenkaya ilçesine bağlı Beşpınarlar köyünde 1990 yılında baskına gelen PKK'lılarla çıkan çatışmada katledilen Muhtar Sinan Sinanoğlu ve eşi Güleser Sinanoğlu'nun mezarları, 27 yıl sonra şehitliğe dönüştürüldü. Bu gelişmenin ardından köyde yaşayan 10 genç, güvenlik korucusu oldu.
Abone olŞenkaya ilçesine bağlı Pindik Yaylası'nda barınan PKK'lı teröristler 16 Haziran 1990 tarihinde ormanın hemen altındaki Beşpınarlar Köyü Muhtarı emekli orman muhafaza memuru Sinan Sinanoğlu ve eşi Güleser Sinanoğlu'nu kendilerine destek vermedikleri için şehit edildi. 5 çocuklu kahraman muhtar ve eşi Sinanoğlu için, valilik tarafından 27 yıl sonra şehitlik yapıldı. Mezarları başında anılan çift için yapılan şehitliğin ardından aynı köyden 10 genç, güvenlik korucusu olmak için başvurdu. Başvuruları kabul edilen gençler, yemin ederek görevlerine başladı.
Erzurum Valisi Seyfettin Azizoğlu, bölgede Erzurum, Kars, Ardahan üçgenini kapsayan Şenkaya ilçesinde 1987'den bu yana PKK'lı teröristlerin dağlık bölgeyi kullanıldığını söyledi. Bu bölgede 80-90 terörist olduğunu belirten Azizoğlu, şunları söyledi:
MUHTAR 'PKK BURADA KALAMAZ' DİYE KONUŞMUŞ: "Bu sene asker ve polisimiz o dağda operasyon yaptı. Bu bölgede millete kök söktüren, eziyet eden, vatandaşı canından bezdiren en önemli eşkıya başı ve ekibini etkisiz hale getirdik. Pindik Yaylası onların karargah bölgesiydi. Köy, vadi içerisinde ormanın altında bizim için ulaşımı zor ama eşkıya için kolay hemen ormandan iniyor sonra ormana çıkıyor. 10 dakikada köye iniyor alacağını alıyor sonra gidiyor. Bu yaylanın altında da Beşpınarlar diye bir köy var. 1990 yılında Pindik Yaylası'ndan PKK'lı grup geliyor. Beşpınarlar Köyü muhtarının evini sarıyorlar. 'Sen bizi nasıl burada barınırmam diyorsun' diyorlar. Çünkü; muhtar 'PKK burada kalamaz' diye konuşmuş. PKK'yı köye sokmamak için mücadele ediyor. Bu köy muhtarımızı ve eşini şehit ediyor, o gün muhtar bunlarla çatışıyor. O günden beri muhtarımızın mezarı köyde ulaşamamışız, o muhtarımızı ve şehidimizi hatılayamamışız, hatırlamışsakta gidememişiz yanına. Bu sene Temmuz ayında gittik muhtarımızın ve eşinin şehit mezarlarını yaptırdık. Orada bir tören yaptık. Tarihte ilk birşey oldu o törenden sonra o köyün gençleri dediki 'biz güvenlik korucusu olacağız.' İçişleri Bakanlığımıza biz konuyu arz ettik. Hemen korucu kadrolarını tahsis ettiler. 10 gencimizi güvenlik korucusu yaptık. 7 gencimizi de aynı bölgedeki Yürekli köyünde güvenlik korucusu oldu. Şimdi o vadi ve köylülerimiz silahlı bir şekilde köylerini koruyor. Bu şu demektir; PKK bitti orada ama bundan sonra o bölgelerde hareket etmek isteyecek PKK'lı veya herhangi bir terör örgütüne artık oraların onlara ait olmadığını o köyün insanları göstermiş oldular."
Asker ve polislerin 2017 yılında 4 ay boyunca dağdan inmeyerek bölgeyi PKK'dan temizlediğini ifade eden Azizoğlu, "Bazen 'Değişim yapın yoruldunuz' dememize rağmen o subaylarımızın hiçbiri vazgeçmedi. Dediler ki; 'Bunları burada bitirmeden, dağdan inmeyeceğiz.' Çok şükür bitirdiler. PKK'nın ele başlarını ve ekibini yok ettik. Ondan sonra o dağları tek tek didik didik aradık. Yüzlerce her türlü malzeme ele geçirdik. Onlarca mağara bulduk. Hepisini imha ettik. Bunlar şaşırıp hasbel kader gelirlerse gelebilirle ama çıkma imkanları yok artık" diye konuştu.
Komşu köydekilerle birlikte göreve başlayan 10 güvenlik korucusu, Türk bayrakları üzerine ellerini koyarak yemin içti.