BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Şehit kardeşinden yeter isyanı!

2009 yılında Eruh'ta şehit edilen Jandarma Başçavuş Murat Taş'ın kardeşi Ferhat Taş'a göre "Silahla hiçbir şey çözülmüyor."

Abone ol

Edirnekapı’daki Kara Şehitliği’nde bitişik nizamda her safta 14 şehit yatıyor. En yeni mezarın üzerinde 8 Kasım 2010 tarihi yazıyor. Askerin adı Onur Koç. 1990 doğumlu. Onur, en öndeki sıranın ikincisi. Yanında 12 askeri daha koynuna alacak bir çim alan uzanıyor.

Söylenenlere göre bu çim alanda muhtemel şehitler için lahitler de hazır bekliyor. Şehit geldiğinde çim örtü açılıyor, şehit içine bırakılıyor. Sonra mermer mezarı hazırlanıyor. Üzerine adı, rütbesi, baba adı, doğum ve şahadet tarihi yazılıyor. Hava yaklaşık 7 derece. Ancak bu soğukta bile en az 10 mezarın başında insanlar var. Kimi dua ediyor, kimi mezar bakımı yapıyor, kimi Kur’an okuyor. Görevli, “Bugün hava soğuk az gelmişler. Sürekli insan olur burada” diyor.

Şehit kardeşiyle görüşen Radikal muhabiri Enis Tayman'ın haberi şöyle:

Çiçekler hâlâ taze

Bu sırada Eruh’ta şehit düşen Murat Taş’ın kardeşi Ferhat, ağabeyinin mezarının başına gidiyor. Murat Taş’ın mezar taşında şahadet tarihi 8 Eylül 2009 yazıyor. 1976 doğumlu Murat Başçavuş’un memleketi ise Amasya. Ferhat Taş, herkes gibi önce ağabeyinin fotoğrafını öpüyor, sonra mezarın başındaki saksıda bulunan çiçekleri düzenliyor. Çiçekler taze. Ferhat Taş, sonra bayrağı düzeltiyor. Etrafta oturabileceğimiz bir yer olmadığı için mezar başındaki bankta konuşmaya başlıyoruz. Şehitlikte aileler için kapalı, soluklanıp ısınacak bir yer yok.

‘Kimsenin umurunda değil’

Ferhat Taş’a ilk olarak “Devlet büyükleri yeterince eğiliyor mu” diye soruyorum. “Kimsenin umurunda değil” diye cevap veriyor. Taş, 2009’da ağabeyinin cenaze törenine gelen askeri ve siyasi zevata da “Hanginizin oğlu doğuda askerlik yapıyor? Bir tane çocuğunuz var mı orada askerlik yapan? Ondan sonra ‘başınız sağ olsun’ diyorsunuz” sözleriyle tepki göstermişti.

Hâlâ aynı düşüncede olup olmadığını soruyorum. Taş, “Gelen milletvekili bana gülerek başınız sağ olsun dedi. Gülünecek bir şey mi bu yahu… Senin oğlun da gitsin dağda görev yapsın bakayım” diyor. Sonra “Kimsenin umurunda değil” diye tekrar ediyor ve devam ediyor. “Hâlâ özerklik tartışması yapılıyor. Gerçi bazılarının da işine geliyor bu. Bir rant kavgası var bu işte bana göre. Orada insanlar ölecek. Bazıları da o ölenler üzerinden rant kavgası yapacak. Başka bir şey değil yani.”

“Bu sorun nasıl çözülür” sorumuzu umutsuz bir biçimde cevaplıyor. “Çözüleceğini sanmıyorum. 90’lardan beri böyle. Aklım bir şeylere erdiği andan itibaren ben biliyorum bu sorunu. Amcamın oğlu da uzmandı. Emekli oldu. Onun için de korktuğumuzu hatırlıyorum. Sanmıyorum biteceğini” diyor.

‘Saçma sapan bir şey bu’

Taş, “Savaşmak çözüm mü” soruma ise “Silahla bir şey çözülmüyor” yanıtını veriyor, “Kürt varlığı diye bir şey var. Ben kabul ediyorum herkes kabul ediyor. Ama işte silahla çözülseydi bugün bu kadar şehit vermezdik. Yazık günah yahu… Savaşsan bu kadar asker ölmez” diye konuşuyor. Ağabeyinin bir savaşta ölmesi halinde bu kadar üzülmeyeceğini de belirten Taş, “Bu kadar zoruma gitmezdi. Şimdi çok zoruma gidiyor. Saçma sapan bir şey bu” diyor.

Peki bu savaş Ferhat Taş’a niye saçma geliyor? Cevap: “İnsanları pusunun içine bırakıyorsunuz. Diyorsunuz ki birbirinizi vurun. Kim kimi vurursa. Var mı böyle bir şey yahu. Ben komutanlara da söyledim. Masa başında oturup garibanı ateşin içine atıyorlar. Gücü gücüne yetene. Kim kimi öldürürse.”

Ağabeyinin ölümünün ardından Kürtlere bakışı konusunda fazla bir değişiklik olmamış:
Benim Kürtlerle bir sorunum yok. İşyerinde de arkadaşlarım var Kürtlerden. Görüşüyorum. Onlar da böyle şeylerin olmasını istemiyor. Onlar da bizim kadar üzüldü ağabeyime. Bakın şu şehitliğe burada da bir sürü Kürt çocuğu var.”

Profesyonel ordu

Ferhat Taş’ın kurduğu soğukkanlı ve mutedil cümlelerin şehitlerin ağzından pek duyulmadığını hatırlattığımda “Kürtlerin içinde de Türklerin içinde de kafatasçı insanlar var. Ama bu kanla çözülecek bir şey değil. Nereye kadar. Yeni askerler alacaklarmış, profesyonel ordu diyecekler. Yazık günah. Yarın öbür gün de onların cenazeleri gelecek” diyor.

Bugün konuş yarın taş at

Ferhat Taş’a “PKK’lı ailesi gördünüz mü? Bir PKK’lı ile görüşmeyi düşünür müsünüz” diye soruyorum. “Düşünmedim. Bu olaydan sonra konuşmak da sıcak gelmiyor bana” diyor. Sonra ekliyor: “Bugün konuşacak yarın taş atacaklar.”

Ağabeyi Murat’ın Kürtler hakkında ne düşündüğünü sorduğumda ise şunları söylüyor Ferhat Taş; “İstemiyordu bu çatışmaları. Hoşuna gitmiyordu. Mesleğiydi sonuçta. Nereye kadar gider o da bilmiyordu. Ağabeyim o köyleri Kürtleri anlatırken üzülüyordu durumlarına. ‘Babanın işi yok evde on çocuk var. Her yan sefillik’ derdi.”