BIST 9.673
DOLAR 35,26
EURO 36,68
ALTIN 2.967,33
HABER /  GÜNCEL

Şehit ailesini böyle kışkırttılar

Şehit aileleri, Reşadiye'deki hain saldırının ardından harekete geçen provokatörlere fırsat vermedi.

Abone ol

Şehit Cengiz Sarıbaş'ın annesi Gülyaz Hanım, oğlunun cenaze töreninde tanımadığı insanların pankart açıp slogan attığını söyledi.

Yanlarına kadar sokulan bazı kişilerin ise ortalığı karıştırmak için kendilerine provokatif telkinlerde bulunduğuna dikkat çekti.

Zaman'a önemli açıklamalarda bulunan şehit Cengiz Sarıbaş'ın yakınları, cenaze namazı öncesinde ailenin tahrik edilmek istendiğini söyledi.

Abla Türkan Kayhan, cenaze töreninde kimliği belirsiz bir kadının yanlarına gelerek, "Arkada DTP'li bir kadın 'Bizim şehitlerimize neden bu kadar değer verilmiyor?' diyor." dediğini anlattı. Yaşadığı üzüntüyle kendisini kışkırtmaya çalışan kadının söylediklerini ciddiye aldığını dile getiren abla Kayhan, eşinin desteğiyle kendini toparladığını kaydetti.

Birileri kardeşi kardeşe kırdırmak istiyor

Cenazede kışkırtıcı slogan atıp pankart açanların kendi ailelerinden olmadığını belirten acılı anne Gülyaz Sarıbaş ise sağduyu çağrısı yaptı: "Birileri kardeşi kardeşe kırdırmak istiyor, gençler oyuna gelmesin. Demokratik açılım mutlaka olsun, Kürtler de bizim kardeşimiz, onları bağrımıza basarız ama vatan hainlerini asla."

Şehidin annesi: Cenazeyi provoke etmek istediler, izin vermedik

Acılı anne Gülyaz Sarıbaş, "Oğlumun acısıyla yanmışım, bizim acımız bize yetiyor. Cenazeyi provoke etmek istediler, izin vermedik. Ailemiz içinde provokasyon gibi bir niyet asla olamaz. Gözyaşı bile akıtmadım, hep vatan sağ olsun dedim." ifadelerini kullanıyor. Cenazeyi provoke etmek isteyenleri kınayan Sarıbaş, sağduyu çağrısında bulunuyor: "Sokağa çıkarak, slogan atarak, pankart açarak bu sorunun üstesinden gelinmez, devletimiz üstesinden gelir. Bu vatan bölünmez, bu bayrak göklerden inmez, devleti bölmeye kimsenin gücü yetmez."

Kürt komşum, oğlum için Kur'an okudu

Kürtler üzerinden bir savaş çığırtkanlığı yapıldığını dile getiren şehit annesi, aile olarak Kürtlerle hiçbir sorunları olmadığını vurguluyor. Yengelerinin ve en yakın komşularının Kürt olduğunu anlatan Sarıbaş'ın şu sözleri ise kardeşliğe en güzel örnek: "Kürt komşum evime gelip taziye ziyaretinde bulundu. Oğlum için Kur'an-ı Kerim okudu, ben Kürtler kötüdür nasıl diyeyim?" "Kürt kardeşlerimizin verilecek hakları varsa Cumhurbaşkanı'mız, Başbakanı'mız versin; biz bunlara karşı değiliz." diyen acılı annenin tek isteği ise şu: "Devletin başta teröristlere, Öcalan'ı muhatap alacaksınız diyenlere el uzatmasını istemiyoruz. Onlar iyi niyetli uzatılan eli tutmak istemiyor. Kürtler bizim kardeşimiz, onlarla bir sorunumuz olamaz. Benim oğlum vatan için öldü. Ölenler arasında Muşlu olan da var. Birileri bizim vatanımızı bölme çabası içinde. Ama vatanımız bölünemez."

Oğlunu PKK'ya kaptıranlara seslendi

Sarıbaş, oğullarını PKK'ya kaptıran ailelere şöyle sesleniyor: "Evlatlarına sahip çıksınlar. Çocuklar da anne-babalarını dinlesin, oyuna gelmesinler." Belediye otobüsüne molotofkokteyli atarak 17 yaşındaki Serap Eser'in ölümüne yol açan gençlerden M.D.'nin babasının "Oğlumun bu işi yaptığı ispat edilirse kendi ellerimle öldürürüm." açıklamasını da destekliyor: "O da bir baba, doğru söylemiş. Eğer benim oğlum da masum bir cana kastetseydi ben de kendi ellerimle öldürürdüm." Medyanın cenaze namazlarını çarpıttığını söyleyen şehit annesi, oğlunun mahalle arkadaşının, sevgilisi olarak öne çekilmesine sitem ediyor. Fotoğraflardaki kızın evladının çocukluk arkadaşı olduğunu vurgulayarak, bu yanlışlığın düzeltilmesini istiyor.

Hükümete mesaj

Sarıbaş, hükümete ise şu mesajı veriyor: "Ne yaparsa hükümetimiz, devletimiz yapmalı, iyi kararlar vermeli. Emine Ayna ve Ahmet Türk'ün devletin maaşını alıp o çirkin lafları söyleyip bizi üzmeye hakları yok. Hükümetimiz onları sustursun. Bütün Kürtler kardeşimiz, bir savaşa girilecekse hepimiz gireriz. Oğlum askere gittiyse Kürt annenin oğlu da gitti. Şehitler arasında Kürtler de var. Vatan hepimizin, kimse bölmeye kalkmasın, başaramaz."