Op. Dr. Hüseyin Urlu, doğum yapmayan ya da bebeğini az emziren şehirli kadınlarında meme kanserinin gelişmemiş ülkelere göre daha çok görüld...
Abone olOp. Dr. Hüseyin Urlu, doğum yapmayan ya da bebeğini az emziren şehirli kadınlarında meme kanserinin gelişmemiş ülkelere göre daha çok görüldüğünü söyledi.
İstanbul’da radyoterapi alanında ruhsat alan ilk özel hastane olarak 15 yıldır hizmet veren Avrasya Hospital Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Hüseyin Urlu, kadınlarda kanser türleri arasında en sık görülen meme kanseri hakkında önemli bilgiler verdi. Op. Dr. Urlu, ilk sırada görülen meme kanserlerini sırasıyla rahim ağzı kanseri ve kolon kanserinin takip ettiğini belirterek şunları söyledi: “Kadınlarda meme kanseri tüm kanserlerin ortalama yüzde 32’sini teşkil etmektedir. Bu 20 yaşın altında çok nadirdir ama yaş 40’lara geldiği zaman sıklık artmaya başlıyor. 40-50 yaşlarında bir kadının tüm kanserler içinde yüzde 1 ihtimal meme kanserine yakalanması teşkil ediyor. Yaş 70-80’lere geldiği zaman risk daha da artıyor.”
Memesinde birçok kişinin kitle tespit ederek doktora başvurduğunu anlatan Op. Dr. Urlu, “Memede fark edilen her kitlenin kanser diye düşünülmesi doğru değil. Tespit edilen lezyonların birçoğu serin meme tümörüdür. Yani kistler, fibroadenomlar, yağ nekrozları da olabilir. Ama mutlaka kitlenin ne olduğunu bilmek lazım. Kanserse zamanında, erken yakalanması hayat kurtaran bir olaydır. Hanımların bilinçli, bilgili ve dikkatli olması gerekir. Hatta sık sık kendi kendilerini muayene etmesi lazım. Genellikle meme hastalıklarında kitlelerin yüzde 75’ini hanımlar evde bulur, tespit eder ve doktora gelir” diye konuştu.
ŞEHİR KADINI TEHLİKEDE
Meme kanserlerine yakalanmada bazı ailelerde abla, teyze, anneanne gibi yakınlarda varsa genetik olarak riskin daha fazla olduğunu diye getiren Op. Dr. Urlu, “Erken adet görme, geç menopoza girme durumlarında risk fazladır. Ekonomik durumu iyi olanlarda, büyük şehirlerde, yaşam şekli iyi olan kişilerde de risk fazladır. Az gelişmiş ülkelerin kadınlarında daha az kanser görülüyor. Şehirde yaşayan bir kadının kanser riskinin fazla olmasının yavrusunu daha az emzirmiş olması, daha az doğum yapmış olması olabilir. Bunlar önemli etkenler” dedi. Op. Dr. Urlu sözlerine şöyle devam etti: “Beslenme de bu noktada önemli. Doğal gıdalarla beslenmek kansere yakalanmama yönünden çok avantajlı. Doğal ortamda çok hareket eden, spor, yürüyüş yapan, ister istemez tarlada çalışan insanların aldığı gıdaları eritme, yakma şansı daha yüksek. Bu yüzden kadınların lehine bir avantaj oluyor.”
(İHA)