Bazı şehirler, büyük altyapı projelerine yatırım yaparken, diğerleri geleceği elektrikli otobüsler veya bisiklet paylaşımı gibi yeşil ulaşım alternatiflerinde görüyor. Uzmanlara göre kentsel ulaşımın daha temiz, yeşil, entegre ve akıllı olması mümkün.
Abone olSonsuz trafik sıkışıklığından ve kalabalık trenlerden bıktınız mı?
O zaman işe kendi Jetpack'iniz ile uçarak gitmeye ne dersiniz?
Yeni Zelanda firması Martin Aircraft, 2016 yılında satışa sunulması planlanan tek kişilik Jetpack'ler üretiyor ve şirketin sunduğu yeni vizyon işe yarar gibi de görünüyor.
Şu anda acil servisler tarafından kullanılmak üzere planlanmış olmasına rağmen, taşıt olarak kullanılması çok da uzak bir hayal değil.
Ancak gerçekçi olursak, kişisel uçuşun çoğumuz için hayal olarak kalması muhtemeldir.
Bu arada kentlerin nüfusları hızla artmakta ve kentsel ulaşım sistemleri reformdan geçirilmediği sürece tıkanıklık, kirlilik ve ulaşım stresi eşgüdümlü olarak artacak gibi görünüyor.
Yeşil şehirler
Bazı şehirler, büyük altyapı projelerine yatırım yaparken, diğerleri geleceği elektrikli otobüsler veya bisiklet paylaşımı gibi yeşil ulaşım alternatiflerinde görüyor.
Danimarka'nın başkenti Kopenhag, oldukça iddialı bir hedef belirleyerek 2025'e kadar dünyanın ilk karbondiyoksit üretmeyen şehri olacağını ileri sürdü. Kopenhag, elektrikli bisiklet paylaşımı politikasıyla bu hedefe ulaşmayı amaçlıyor.
Bazı şehirlerde ise yetkililer sokaklara elektrikli otobüs filoları gönderiyor.
İngiltere'de Carbon Trust, 2050 yılına dek hafif ticari araçların yarısının, hidrojen yakıt hücreleri tarafından desteklenmekte olabileceğine inanmakta. Bu hücrelerin tek atık ürünü su.
York Üniversitesi'nden demiryolu çalışmaları profesörü Colin Divall, çözümün bir parçasının daha iyi planlamada yattığına inanıyor.
Araç mülkiyetinde değişim
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nden Makul Şehir Laboratuvarı başkanı Prof Carlo Ratti, otomobil sahipliğine karşı tavrımızın değiştiğine inanıyor.
Analizlere göre, New York halkı taksi paylaşacak olursa şu anda şehirde seyir halindeki taksilere ihtiyacın yüzde 40'ı ortadan kalkabilir.
Birçok otomobil üreticisi ise araç sahipliğindeki düşüşün bilincinde.
Gelecekte arabalar yerine hareketlilik hizmetleri satıyor olabileceklerinin de farkında olarak, kendi araç paylaşım programlarına yatırım yapıyorlar.
Şehir içi seyahat için daha büyük bir değişim ise sürücüsüz arabalar olabilir.
Ancak bazı yorumcular, düzenleyici yasalar ve teknolojik zorluklar nedeniyle sürücüsüz otomobil hakkında fazla iyimser değil.
Yeni bir ulaşım tarzı mümkün mü?
Trafik tıkanıklığından arınmış şehirler bir ütopya gibi gelebilir.
Ama en azından sosyal medya ve büyük veri analizleri halen bize akıllı ulaşım seçimleri yapmak ve daha verimli taşımacılık sistemleri geliştirmede yardımcı oluyor.
Yani gelecekte kentsel ulaşımın daha temiz, yeşil, entegre ve akıllı olması mümkün.
Ama dünya çapında canları burunlarında milyonlarca yolcunun bu geleceği beklemeye sabrı yok.