Radikal yazarı Tarhan Erdem, bugünkü köşesinden Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alan bir yazı yayınladı.
Abone ol7 Haziran genel seçim sonuçlarıyla ilgili en isabetli tahminlerden birini yapan Konda Araştırma'nın sahibi Tarhan Erdem, bugünkü köşesinde yaşanan terör olaylarından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı sorumlu tuttu.
Tarhan Erdem, Radikal'de yayınlanan "Kargaşanın nedeni nedir?" başlıklı bugünkü yazısında "Sayın Erdoğan’ın ilk hedefi, Ak Parti’nin iktidarı tek başına kazanacağı bir seçim yapılmasıdır" iddiasında bulundu.
Erdem şunları yazdı:
"...
Niçin 8 Haziran sonrasında, özellikle Temmuz başında başladı terör, belirsizlik, karmaşa?
Bundan önce yazmıştım, benim “gerçek” bildiğim neden şudur: Sayın Erdoğan’ın 9 Haziran sonrasında oluşmuş, siyasal hayatı yeniden düzenleme planı vardır; bu plan uygulamaya çalışıldığı için, çelişkiler ve karmaşa yaşıyoruz. Sayın Erdoğan’ın veya planının ilk hedefi, Ak Parti’nin iktidarı tek başına kazanacağı bir seçim yapılmasıdır.
Ak Parti’nin iktidara geçmesinin önündeki ilk engel, HDP’dir; o halde seçimlerde HDP’nin barajı geçememesine çalışılmalıdır. Planda bizim bilmediğimiz daha bir çok madde herhalde vardır!
Şimdilik ortaya çıkan ve varılmaya çalışılan hedef; HDP’nin Kürt oyları dışındaki kesimlerden aldığı oyun düşeceği bir siyasal ortamın yaratılmasıdır. Söz buraya gelmişken, Sayın Erdoğan’ın, Çözüm Sürecinin kamuoyuna açıklandığı, 2013 Ocak ayından bugüne kadar, ülkenin demokratikleşmesi ve eşit yurttaşlığın sağlanması için olumlu bir ilerlemeye izin vermediğini okuyucularıma hatırlatmak isterim. Etrafındaki siyaset adamları ve bürokratların çalışarak getirdikleri önerilerin hepsi Sayın Erdoğan’ca içleri boşaltılmış veya reddedilmiştir.
HDP’nin suçlanmasının nedenlerinden biri de, karmaşa halindeki siyasal havanın, demokratik genişlemeyle ilgili genel isteklere karşı çıkılmasına imkan vermesidir. “Türkiye’yi dış mihrakların isteğiyle karmaşaya taşıyan bir partiyle uğraşılırken” basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü, yargı reformu gibi öneriler öne geçebilir mi? Asıl hedef demokrasinin konuşulmasını ve yaşamasını engellemektir.
ASIL MESELE DEMOKRASİ MESELESİDİR
Cumhuriyetin kuruluş yıllarında, nasıl Kürt isyanları öne çıkarılarak 1920 Anayasası'ndaki yerinden yönetim sistemi kaldırılmış ise; 2015 yılında da, terör Örgütüne bağımlı bir partinin kamu düzeni ve güvenliğini tehdit ettiği ileri sürülerek, var olan demokratik haklar ortadan kaldırılmak istenmektedir.
Karşısında bulunduğumuz mesele, terör, Kandil, Öcalan, ABD, Irak, Suriye ve diğerleri değildir; Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının demokrasi meselesidir.
İçinde bulunduğumuz karmaşa, demokrasiden korkmayan bir yönetim olsa, Osman Baydemir’in söylediği gibi kırksekiz saatte değil, Oya Baydar’ın yazdığı gibi “bir saatte” biter! (t24, 1.Ağustos)
Sayın Başbakan’ın son günlerdeki konuşmalarında demokrasiden bahsetmesine önce gülüyorum, sonra sinirleniyorum. Gülüyorum yurttaşlarını bu sözlere inanacaklarını sandığı için; sinirleniyorum içinde bulunduğu durumu kabul ettiği için!
Bu karmaşanın nedeni, Sayın Erdoğan’ın ülkemizde yeni bir siyasal yapılanma planı içinde olmasıdır. Sayın Erdoğan tek adam yönetimine izin verecek bir anayasa hazırlama imkanı aramaktadır. Bu imkanı bulamadığı takdirde, şimdiye kadar olduğu gibi anayasa dışı oldu bittilerle tek adam yönetimini kurmak istemektedir. Samimi inancı, düşüncesi ve planı budur. Karmaşanın doğru nedenini bilmeyen veya ona uygun tedbirini almayan başbakan, parti başkanları, parti yöneticileri ve milletvekilleri, doğru karar verip uygulayamamaktadırlar. Ülkemizin sıkıntısı budur, önce bunu bilmeliyiz, buna göre düşünmeliyiz!