Seçim gelince bir aşk yazısı yazmak geldi içimden..
Zordur unutmak! Hele bir de sahici sevmişsen, yıllar geçmesine rağmen
Zordur unutmak! Hele bir de sahici sevmişsen, yıllar
geçmesine rağmen, aşktan yana en ufak bir yorgunluk hissetmiyorsan,
daha da zordur unutmak!
Bir ateş gibi sarar bedenini...
Bir ağrı gibi düşer başına...
O var bir tek...
Gerisi hikaye...
Hem zaten düşünemezsin ki başka bir şey... Yolda yürürken onu
hatırlarsın, çay içerken gülüşünü hissedersin, yüzünü yıkarken,
yüzüne çarptığın su bile, onun yüzüneo kondurduğu öpücükler gibi
gelir sana...
Unutamazsın!
Gece düşer aklına...
Uyku tutmaz, özlemlerinin en yoğununu yaşarsın...
Gurur mu!
Hayır öyle bir şey tanımıyorsun...
Hep o var!
İnat biraz hüküm sürünce...
Yeniliyorsun!
Bu sefer başlıyorsun galayı..
Küfürlerin havada uçuşuyor....
Gelmiyor diye....
Aramıyor diye...
Sımsıkı sarmıyor diye...
Aş
Başlıyorsun sessiz sessiz konuşmaya...
Şarkınızı mırıldanıyorsun...
Ardından telefonun telleri...
Sesini duymak bir hafta yatebiliyor sana...
Ta ki bir dahaki sefer özlemin seni alıp götürene kadar...
Sahi sen anlamadın mı hala.. Aşkın, sevginin şartı şurtu yoktur
bilmez misin! Niçin diretiyorsun ki.. Bırak! Aşkın da dinlenmeye
hakkı var, mola versene biraz!
Belki de iyi gelir ha...
Bir de bakmışsın ki her şey eskisinden çok daha güzel olmuş!
Ne dersin olur mu?
Tabii biraz değişmek gerek...
Ders almak gerek...
Sende o da yok...
Hiç değişmeyen ise, sevgin!
O hep gerçek!