Almanya'da erken seçim için geri sayım başlarken tarafların 'Türkiye düellosu' kızıştı. Önceki gece ekranda Gerhard Schröder ile Angela Merkel Türkiye'yi tartıştı...
Abone olAlmanya televizyon kanallarında bu akşam canlı yayımlanan ve Başbakan Gerhard Schröder ile anamuhalefet Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Başkanı 90 dakika süren "düellonun" ardından Sat1 TV kanalının izleyiciler arasında yaptığı ankette, yüzde 52’lik kesim Schröder’in, yüzde 32’lik kesim ise Merkel’in daha iyi olduğunu söyledi. Bu ankette, yüzde 56’lık kesim Schröder’in, yüzde 34’lük kesim ise Merkel’in "daha sempatik" olduğunu belirttiler. Bir diğer anketi ise ARD yayın kuruluşu yaptı. Bu ankete göre, yüzde 49’luk kesim Schröder’i, yüzde 38’lik kesim ise Merkel’i daha iyi bulduğunu belirtti. ARD’nin anketine katılanlar, "Schröder’in bıraktığı genel izlenimin daha iyi olduğunu, daha doyurucu konuşmalar yaptığını, ekonomi ve vergi ile ilgili sorulara daha iyi tezlerle yanıt verdiğini, Merkel’in ise en iyi yanıtlar verdiği alanın işsizliğin çözümü konusunda olduğunu" belirttiler. KİM NE DEDİ? Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, Türkiye’nin, hiçbir zaman ayrılamayacak şekilde Avrupa’ya bağlanması durumunda bunun büyük bir güvenlik kazancı olacağını söyledi. Schröder, bu akşam ARD, ZDF, SAT.1 ve RTL televizyonlarında canlı olarak yapılan yayında, anamuhalefet Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Başkanı Angela Merkel ile çeşitli konuları tartıştı. Schröder, Türkiye’nin AB üyeliğine ilişkin bir soru üzerine Merkel’in bu konudaki tutumunu eleştirerek, "Sayın Merkel, Irak konusunda da aynı hatayı yaptınız. Türkiye’nin jeostratejik önemini anlamıyorsunuz. Türkiye ile imtiyazlı ortaklık zaten mevcut. Ortaklık Anlaşması var. Irak, İran ve Kafkaslardaki sorunlara bir bakın. Türkiye, batılı değerlerle birlikte hiçbir zaman ayrılamayacak şekilde Avrupa’ya bağlansa bu büyük bir güvenlik kazancı olacaktır" dedi. Merkel’e yönelik olarak "Bu konuda çok büyük bir hata yapıyorsunuz" diyen Schröder, uzun vadede Türkiye’ye AB’ye tam üye olması için fırsat verilmesi gerektiğini söyledi. Schröder, "Türkiye ile müzakereler 10 ila 15 yıl sürecek. Bu müzakerelerin tam üyelikle sonuçlanmasından sonra bile serbest dolaşım hakkı verilmeyebilir. Türkiye de bunu kabul etti. Bu nedenle yersiz endişeler yaratıyorsunuz" diye konuştu. Schröder ayrıca, eşi Doris Schröder-Köpf’ün açıklamalarıyla kendisini desteklemesini yadırgayıp yadırgamadığı şeklindeki soruya karşılık da "Eşim ne düşünürse onu söyler. Kendisi ve çabalarıyla gurur duyuyorum. Onun da herkes gibi görüşlerini söylemeye hakkı var. Kendisini de bu nedenle seviyorum" dedi. Merkel ise "imtiyazlı ortaklık çerçevesinde Türkiye ile dış ve güvenlik konularında daha sıkı işbirliği yapılabileceğini" savunarak, "Serbest dolaşımı da sorun olarak görüyorum. Bunu da Türkiye’ye söylüyorum. Sınırların nerede olduğu AB vatandaşlarına söylenseydi Avrupa anayasası da kabul görürdü. AB’ye üye olmasa da Türkiye’ye karşı dürüst davranarak Avrupa’nın güvenliğini sağlayabiliriz" şeklinde görüş belirtti. Seçim mücadelesi sırasında vatandaşları ilgilendiren tüm konuları ele alacaklarını ve vatandaşların Avrupa’nın sınırlarının nerede sona erdiğini merak ettiklerini ifade eden Merkel, "AB’ye 10 yeni üye ülke aldık. Bunlara Bulgaristan ve Romanya da eklenecek. Türkiye ile sıkı bir yakınlaşma istiyorum. Ancak böyle büyük bir ülkeyi alacak durumda değiliz. Bunu Türkiye Başbakanı’na da söyledim. Çoğu vatandaşımız benim görüşlerimi paylaşıyor. Müzakereler sonucunda tam üyelik gerçekleşmezse Türkiye’yi ortada bırakamayız" diye konuştu.