Savaş Ay, küfür etmek istiyor!

Savaş Ay maçlarda küfür edilmesini istiyor. Ay, önemli kişilerin bile küfür ettiklerini söylüyor. Ay, bazı küfürlere örnek vererek bunlara hayran olduğunu açıkça belirtiyor..

Savaş Ay Sabah'taki köşesinde, maçlarda küfür edilmesini argo bir şekilde savunuyor. Ay, herkesin küfür etmesinin doğal olduğunu ve bazı küfürlerin bir zenginlik içerdiğini söyleyerek insanları maçlarda küfretmeye çağırıyor...




Neymiş?.. "Maçlarda küfür etmek çok bir ayıpmış." Hadi leeen!.. Küfür etmek ayıplı bir şeyse her yerde ayıptır. Küfredilecek-küfredilmeyecek yerler diye bir de harita mı bastıracağız yani? Cemal Süreya üstad ne buyurmuş: "Küfür süsüdür insanın." Memlekette kaç kişi Can Baba gibi küfredebilir mesela? Halit Çapın küfre başladı mı ağzı bal çeşmesi olur. Neyzen Tevfik'in sinkaflarını n'etcez yani? Nazım Hikmet'in: "Ve merasimsiz ağlayan. Ve ana avrat küfreden ki onlardır" dedikleri; "Toprakta karınca, suda balık ve havada kuş kadar çokturlar" di mi?..

Durum küfrü icat etme!..
Sen şimdi böyle böyle bir insanlara ahlak dersi ver, hemi de maçta, hemi de zembereklerin en bir boşaldığı yerlerde: "Hiişiiit!.. Küfretme. Ağzına biber koyarım hee!.. Olcek şey mi bu yav?" Hangi milletin küfür edebiyatı tarihinde, sinkaf hazinesinde şunlar, şu küfürler vardır bir bakalım. Bizi bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahili ve hariciler kimlerdir akıllarına şaşalım. Bir de halkımızın "durum komedisi" yapar gibi "durum küfrü" icat etmekteki maharetine saygıynan şapka çıkaralım. Örneğin, söz timsali; "Seni Boğaz Köprüsü'nün ortasında şey ederim. Hem Asya seyreder hem Avrupa!" küfrünü hangi başka toplumsal muhayyele üretebilir. Burada coğrafi avantajın kullanılması söz konusu değil midir?..

Ağzı bozulanlar her yerde
Yaban güllerinin: "Geçme Namık Kemal köprüsünden ürkütürsün vakvakları. Birtakım yerlere(!) çam diktim. Git topla kozalakları!.." küfrünü edebilmeleri için bir vatan şairlerinin olması, sonracıma o şiiri böyle hacamat edecek de dehşetengiz bir zekâya sahip olması gerekmektedir di mi?.. Şimdi burada daha birçok misal gösterebilirim ama, öptür edin. Meclis'te kocaman adamlar(!), okulda hocalar, hastanede doktorlar, gazetelerin içinde o güya da küfre karşı koyan koca koca yazarlar, sokaklar dolusu insanlar, evde işte... Kahvaltıda, kokteylde. Velhasıl her yerde ağzını bozanlarla dolup taşacağız. Sonra maçta küfür yapmayacağız. Yok yaaa? Olur mu len öyle şey? Küfürsüz hayatın, küfürsüz maçın tadı olur mu? Bu memlekette yaşayıp da, küfretmeyen adam mı olur?

KAYNAK:SABAH