Sarızeybek Ergenekonu yazdı
Sarızeybek’ten ergenekon davasıyla ilgili inanılmaz iddiaların bulunduğu yeni kitabı yine çok tartışılacağa benziyor.
Abone olBugüne kadar var olduğu iddia edilen Ergenekon örgütünü duymayan kalmamıştır. 2007’de Ümraniye’de bulunan el bombaları sonucu Savcı Zekeriya Öz’ün araştırmayı derinleştirmesiyle dava bambaşka alanlara kaydı. Herkesin bu davayla ilgili olumlu ya da olumsuz fikri var.
“Şemdinli’de Sınırı Aşmak”, “Hesaplaşma”, “” gibi çarpıcı kitaplarıyla adından söz ettiren Emekli Albay Erdal Sarızeybek “” kitabıyla yine çok tartışılacağa benziyor.
Soruşturmadaki köstebekler
Önceki kitaplarından farklı olarak bu kez Ergenekon meselesine değinen Sarızeybek inanılmaz iddialarda bulunuyor. Soruşturmadaki köstebeklerden bahseden Sarızeybek; Yalçın Tanfer ve Tuncay Güney arasındaki gizli ilişkileri gün yüzüne çıkarıyor. “” kitabında sabıkalı sahtekar dediği Tanfer’in Ergenekon Davası’nın gizli tanıklarından biri olduğunu belirten Sarızeybek, aynı kişinin Veli Küçük’le arasının çok iyi olduğunu ileri sürüyor:
“Hayatında çok sayıda yalan olan Tanfer hakkındaki doğru iddialardan biri Veli Küçük ile yakın ilişkisi. Veli Küçük onunla nasıl tanıştığını Ergenekon soruşturmasında gözaltına alındıktan sonra ifadesinde şöyle anlatıyor:
‘Yalçın Tanfer, 1979 senesinde ben Manisa Kırkağaç tabur komutanıyken Salihli'den gelerek benimle tanıştı. Av merakı olduğunu söyledi ve benimle yakınlık kurdu. Salihli'de ikamet eden avukat Osman Tanfer'in oğludur. Bizimle aile dostluğu ve yakınlığı kurdu. Ben Kırkağaç’tan Nusaybin tabur komutanlığına tayin olduğumda yine av maksadıyla geldi ve samimiyetini devam ettirdi. Bu yakınlığımız 1996 yılına kadar devam etti.’”
“Veli Küçük onu bazı komutanlarla tanıştırırken ‘Devlete istihbarat sağlayan önemli bir kişidir’ demişti.”
****
Tanfer-Güney İkilisi Derin Köstebekler mi?
Erdal Sarızeybek’in ikinci büyük iddiası ise Yalçın Tanfer’le Tuncay Güney’in ilişkisi. Yalçın Tanfer’in Veli Küçük’le dostluğu başladıktan sonra Tuncay Güney’le de yakın ilişkilerinin olduğunu söyleyen Sarızeybek bu iki kişi arasındaki ilişkiler detaylandırılırsa birçok olayın açığa çıkacağını söylüyor:
“Yalçın Tanfer ile Tuncay Güney birbirini tanıyor ve karanlık işlerin içinde her ikisi de…”
Güney, 2001 yılı polis sorgusunda, ikinci kez “Tanfer” adını Sabancı suikastı ile ilgili olayları anlatırken kullanıyor, nasıl mı, işte söyledikleri:
T.G: Fakat…, “Naylon Katil Fehriye Erdal“ diye böyle bir şey, Strateji de. Fakat onu Veli paşayla on yıllık arkadaşı olan Yalçın Tanfer getirmişti, fakat bana değil, Ümit Oğuztan’la o zaman bi dönem görüşüyordu. Ama Yalçın’ın getirdiğini, Tanfer’in getirdiğini çok iyi biliyorum. Yani kendileri de zaten Turgut Büyükdağ da Ümit Oğuztan da söyledi. Niye adam bunları kazıklayıp gidince bana döndüler, sen bunları Veli paşaya anlat dediler. O sayıda Yalçın Tanfer’in getirdiğini şey yaptım fakat…
Savcı : Neyi getirdi?
T.G. : İşte yayınladık, saptırdı, yani manipüle etti şeyi. Onun yüzünden Beşiktaş Devlet Güvenlik Mahkemesi soruşturma açtı dergi hakkında, Strateji hakkında, ama yalan bilgilerdi, manipüle amaçlı. Fakat bence tarafsız bakmak gerekirse, Yalçın Tanfer’e de bu resimleri ve manipüle edilmesini söyleyenler Veli Küçük’tü. Çünkü Yalçın Tanfer’e daha önceden Karadeniz bölgesinde yakalanan bazı fotoğrafları vermişti Veli paşa. Turgut Büyükdağ da orda, kışladaydı, ondan haber yapmışlardı.”
Kayıp silahlar, gömülü mühimmat meselelerine de değinen Erdal Sarızeybek’in “” kitabı tam bir yakın tarih belgesi gibi. Herkesin çok dikkatli okuması gereken bu çarpıcı kitap Ergenekon davasının seyrini değiştirecek gibi.