CHP Yüksek Disiplin Kurulu'nca partiden ihraç edilen Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül parti yönetimini topa tuttu. Sarıgül, CHP kurmaylarını 'cuntacılık'la suçladı.
Abone olCumhuriyet Halk Partisi'nden (CHP) ihraç edilen Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, "CHP'yi, 'küçük olsun, bizim olsun' mantığıyla hareket edenlerden kurtaracağız ve CHP'yi mutlaka iktidara taşıyacağız" dedi. CHP'nin 13. Olağanüstü Kurultayı'nı şiddet ve kaos ortamına çevirdiği iddiası ile partiden ihraç edilen Mustafa Sarıgül, belediye binasında basın toplantısı düzenledi. Sarıgül, hakkındaki ihraç kararına şaşırmadığını belirterek, "Sarıgül'ü ihraç etmekle memur tayin edilmiş bulunan CHP Yüksek Disiplin Kurulu, bugün görevini yerine getirmiş bulunmaktadır. 30 yıldır her kademesinde görev yaptığım partimden, zorbalık ve emir komuta zinciriyle kağıt üzerinden ihraç edildim. Bu karar maalesef ki beni şaşırtmadı. Kendi koltuğunu bir süre daha koruyabilmek için CHP'yi demokratik bir parti olmaktan çıkarıp bir arkadaş partisi yapmak isteyen Deniz Baykal tarafından beni ihraç etmekle görevlendirilmiş bir Disiplin Kurulu'ndan farklı bir karar çıkmasını da beklemiyordum" dedi. Partiye duyduğu saygı nedeniyle, geçtiğimiz hafta davet edildiği Yüksek Disiplin Kurulu toplantısına katılarak kurul üyelerini bilgilendirdiğini ifade eden Mustafa Sarıgül, "Hukuken ortaya koyduğumuz açıklama ve delillerde, hakkımızdaki iddiaların hiç bir haklı tarafının olmadığı açıkça görülmesine rağmen kurul üyeleri bu gerçekleri gözardı ederek CHP yönetiminin kendilerinden beklediği sonucu ortaya koymuşlardır. Sadece bu olay bile partimizde parti içi hukukun üyelik hakkının ne durumlara düştüğünün göstergesidir. CHP yönetimi artık demokrasinin en temel unsurlarından biri olan farklı düşünme özgürlüğünü bırakın dile getirmeyi, beyinlerden bile silmek istemektedir. Bir siyasi düşünce ile mensubiyet ilişkisinin kesilebilmesi için o düşünceye ihanet etmek gerekir. Mustafa Sarıgül CHP'ye, partinin düşüncelerine, felsefesine hangi ihaneti yapmıştır? Soruyorum, yıllardır partiyi iktidara taşıyamayanlar, muhalefete mahkum edenler mi ihanet içindedir, yoksa partisine yüzde 70 oy kazandıranlar mı?" diye konuştu. Sarıgül, Deniz Baykal'ın, bu soruların cevabını halka vermek zorunda olduğunu belirterek, "Deniz Baykal ve arkadaşlarının benim için yazdığı senaryo Danıştay'da yırtılıp atılmıştır. Buradan tüm kamuoyu ve partimize ilan ediyorum. Bundan böyle CHP'de hukuk ve özgürlük mücadelesi başlamıştır. Üyelik hukuku, mensubiyet hakkı bir cuntanın işaretiyle kaldırılamaz, buna izin vermeyeceğiz. Her türlü yasal hakkımızı arayacağız. Deniz Baykal'ın başkanlığındaki cuntanın aldığı bu karar, Türk hukukundan geri dönecektir, buna inanıyorum. CHP'yi özgürleştirme ve onu iktidara taşıma talebimiz eskisinden daha haklı bir zemine oturmuştur. Hiç bir şekilde cunta bizi yok edemez, halk bu zalimlere gerekli cevabı verecektir. Partililerimizden ricam, partilerinden istifa etmesinler. CHP'yi bu cuntadan kurtaracağız. CHP'yi, 'küçük olsun, bizim olsun' mantığıyla hareket edenlerden kurtaracağız ve CHP'yi mutlaka iktidara taşıyacağız" açıklamasında bulundu. Açıklamasının ardından soruları cevaplayan Sarıgül, "Yeni bir parti kurmayı düşünüyor musunuz?" sorusu üzerine, "Hiç bir zaman 'yeni bir parti kuralım' düşüncesini taşımadık. Ben CHP gençlik kollarından gelen bir insanım. Kimse ile bu konuda bir görüşmemiz olmadı. Mutlaka CHP'yi iktidara taşıyacağız" dedi.