Gazeteci Can Dündar'ın Mustafa Kemal Atatürk'ün son günlerini anlattığı eseri ''Sarı Zeybek'' Çince ve Uygurca basıldı. Kitabın tanıtımı Pekin Büyükelçiliği'nde yapıld
Abone olCan Dündar'ın Mustafa Kemal Atatürk'ün son günlerini anlattığı eseri ''Sarı Zeybek'' Çince ve Uygurca basıldı. ''Sarı Zeybek''in Çin Milliyetler Yayınevi tarafından yapılan Çince ve Uygurca baskılarının tanıtımı amacıyla Türkiye'nin Pekin Büyükelçiliği'nde bir resepsiyon düzenlendi. Can Dündar, resepsiyonda Türk, Çinli, Uygur ve Azeri konuklara hitaben yaptığı konuşmada, ilk defa bir kitabının yabancı dile çevrildiğine ve o dillerin dünyada en çok konuşulan Çince ve Uygurca olduğuna işaret ederek, ''Bu, bir yazar için en büyük rüyadır. Çok heyecanlı olduğumu itiraf etmeliyim'' dedi. Kitabın adının aslında bir halk oyunundan alındığını ve Atatürk'ün hasta olduğu dönemde bir davette orkestrayı durdurup, Sarı Zeybek oynadığını söyleyen Dündar, şöyle konuştu: ''Atatürk'ün o gün yaptığı şey ölüme meydan okumaydı, o güne kadar bütün düşmanlarını yenen bu kişi ölümü de yeneceğini düşünüyordu. Ne yazık ki o gün zatürre kaptı ve hastalığının ağırlaştığı son 300 günlük dönemi başladı.'' Dündar, bu kitabın Atatürk'ü insani yönüyle yeniden tanımasını ve sevmesini sağladığını ifade etti. Dündar, sözlerini ''Bu kitap Asya'nın iki ucundaki insanları Atatürk aracılığıyla yeniden bir dostluk ortamında buluşturdu'' diyerek bitirdi. 'YURTTA SULH, CİHANDA SULH' SÖYLEMİ... Büyükelçi Rafet Akgünay, Türkçe ve Uygurca yaptığı konuşmada, Atatürk'ü büyük kılan ve onu çağlar ötesine taşıyan özelliklerin yalnızca askeri dehası ve meziyetleri olmadığını, yaptığı reformların ve imparatorluktan genç bir Cumhuriyet yaratmasının Atatürk'ü tarihin tanıdığı en büyük şahsiyetler arasına koyduğunu kaydetti. Atatürk'ün reformlarının ve politikalarının gerçekçilik, barış ve istikrar temeline dayandığını belirten Akgünay, Atatürk'ün ''Yurtta sulh, cihanda sulh'' sözlerinin içi boş bir söylem olmadığına, Türkiye'nin dış politikasına yön veren ve komşularında güven tesis eden ilkeler olduğuna işaret etti. Akgünay, 1954 yılında Çin tarafından ortaya atılan egemenliğe ve toprak bütünlüğüne karşılıklı saygı gösterilmesi, karşılıklı saldırmazlık, birbirinin içişlerine karışmama, eşitlik ve karşılıklı yarar ve barış içinde bir arada yaşama şeklindeki ''Barış İçinde Bir Arada Yaşamanın Beş İlkesi''nin Atatürk'ün ilkeleriyle örtüştüğü görüşünü dile getirdi. Akgünay, tarih kitapları dışında Atatürk hakkında bu türde Çin'de basılan ilk eser olan bu kitapta ''insan üstü bir dehanın insani yönlerinin yoğun duygusallıkla anlatıldığını'' belirtti. RUKİYE HACI: KIVANÇ DUYUYORUM ''Sarı Zeybek''i Uygurca'ya çeviren Çin Uluslararası Radyosu Türkçe Bölümü spikeri Rukiye Hacı, konuşmasında, bu kitabı Türkiye Cumhuriyeti'nin 80. yıldönümüne armağan olarak, Türkçe'den Uygur diline çevirip Çinli okuyuculara ve Çin'deki kütüphanelere sunmaktan dolayı kıvanç duyduğunu söyledi. Uygur milliyetinden olan Rukiye Hacı, Çin burjuva devriminin önderi Sun Yat Sen'in, Mustafa Kemal'in devriminden çok defalar büyük takdirle söz ettiğini hatırlatarak, bu kitabın çevirisiyle ''Türkiye'nin gerçek bağımsızlığı ve egemenliğini sağlamak için ömrü boyunca savaşan büyük tarihi şahsiyet Mustafa Kemal Atatürk'ü andığını'' belirtti. Rukiye Hacı, şunları söyledi: ''Türkiye'ye ilk gittiğimde 7'den 70'e her Türkün Atatürk'e olan derin sevgi ve mihri muhabbetine kendi gözümle şahit oldum. Her yerde Atatürk'ün resimleri ve dahiyane sözleriyle karşılaştım. Bu kitabın yayınlanmasının Çin ile Türkiye arasındaki dostluğun daha da sağlamlaşıp gelişmesinde önemli rol oynayacağına inanıyorum.'' Kitabı çevirirken Atatürk'e olan sevgisi ve saygısının daha da arttığını belirten Rukiye Hacı, ''Okuyucuların da bu kitabı okuduktan sonra Atatürk'e olan saygılarının daha da artacağına inanıyorum'' dedi.