TBMM Adalet Komisyonu'nda, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu (CMUK) Tasarısı görüşmelerinde tartışma yaratan "gizli izleme"ye imkan veren önerge reddedildi.
Abone olTBMM Adalet Komisyonu, tasarı üzerindeki görüşmelerine, sabahki oturumda tartışmaya neden olan ve üzerinde uzlaşılamayan “gizli izleme” önergesinin oylamasıyla başladı. Bazı suçların örgüt faaliyetleri kapsamında işlenmesi hususunda kuvvetli şüphe sebepleri bulunması ve başka surette delil elde edilmemesi halinde şüpheli veya sanığın her türlü faaliyetlerinin teknik araçlarla izlenmesi, ses ve görüntü kaydı alınabilmesine imkan tanıyan önerge, yapılan oylamada reddedildi. Böylece, tasarıda “gizli izleme' ile ilişkin herhangi bir düzenleme yapılmadı. Komisyon'un dünkü toplantısında uzun süre tartışılan ve uzlaşılamayan, “Cumhuriyet savcılarının duruşmalarda hakim ve mahkeme heyetiyle aynı oturma düzeni içinde bulunmayacaklarını” içeren önerge de reddedildi. ADLİ KONTROL Kabul edilen bir önergeyle, üst sınırı 3 yıla kadar (3 yıl dahil) hapis cezasını gerektiren bir suç sebebiyle yürütülen soruşturmada şüphelinin tutuklanması yerine adli kontrol altına alınması mümkün olacak. Tutuklama yasağı öngörülen hallerde de adli kontrol kararı verilebilecek. Adli kontrol kararı verilmesi halinde hükümlüye şu tedbirler uygulanabilecek: Yurt dışına çıkamamak; hakim tarafından belirlenen yerlere, belirtilen süreler içinde düzenli olarak başvurmak; hakimin belirttiği mercii veya kişilerin çağrılarına ve gerektiğinde mesleki uğraşlarına ilişkin veya eğitime devam konularındaki kontrol tedbirlerine uymak; her türlü taşıtları veya bunlardan bazılarını kullanamamak ve gerektiğinde kaleme makbuz karşılığında sürücü belgesini teslim etmek; özellikle uyuşturucu, uyarıcı veya uçucu maddeler ile alkol bağımlılığından arınmak amacıyla hastaneye yatmak dahil tedavi veya muayene tedbirlerine tabi olmak ve bunları belirlenecek bir güvence miktarını yatırmak; silah bulundurmamak veya taşıyamamak, gerektiğinde sahip olunan silahları makbuz karşılığında adli emanete teslim etmek; Cumhuriyet savcısının istemi üzerine hakim tarafından miktarı ve ödeme süresi belirlenecek parayı suç mağdurunun haklarını güvence altına almak üzere ayni veya kişisel güvenceye bağlamak; aile yükümlülüklerini yerine getireceğine ve adli kararlar gereğince ödemeye mahkum edildiği nafakayı düzenli olarak ödeyeceğine dair güvence vermek.