Türk sinemasının emektar oyuncusu ve basın kartı sahibi Hüseyin Baradan öldü. Bir süredir akciğer kanseri tedavisi gören Baradan 400'ün üzerinde filmde oynamıştı.
Abone olTürk sinemasının "iyi kalpli kötü adamı" Hüseyin Baradan (72), bir süredir tedavi gördüğü Suat Seren Göğüs Hastalıkları Hastanesi'nde dün vefat etti. Baradan, Türk sinemasında yaklaşık 400 filimde rol aldıktan sonra çok sevdiği mesleği gazeteciliğe tekrar dönüş yapmıştı. İzmir'de Ege Koop'da Basın Halkla İlişkiler Müdürlüğü görevini sürdüren Hüseyin Baradan, bir süre önce akciğerindeki rahatsızlık nedeniyle Suat Seren Göğüs Hastalıkları Hastanesi'nde ameliyat geçirmişti. 55 yıl sigara içtikten sonra 14 yıl önce sigarayı bıraktığını ve gençlere bu durumunun örnek olmasını isteyen Baradan, dün akşam tedavi gördüğü hastanede öldü. Hastane Başhekimi Salih Zeki Güçlü, Baradan'ın hastane tanıtımı için özel görevler üstlendiğini, kaybından büyük üzüntü duyduklarını söyledi. Güçlü, “Hastanemiz için açılan yardım kampanyasının filmlerini çekmişti. Bir babadan daha yakın bir dostu kaybettim. Sevip saydığım tanımaktan gurur duyduğum bir insanı kaybettim” dedi. Baradan, Cuma günü Alsancak Hocazade Camii'nde öğleyin kılınacak cenaze namazından sonra Bornova Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Baradan, İzmir'de uzun yıllar Demokrat İzmir, Eksper gazetelerinde foto muhabirliği yapmıştı. Birçok ödül ve sürekli basın kartı sahibi olan Baradan, İzmir Gazeteciler Cemiyeti ve Foto Muhabirleri Derneği üyesiydi. OĞLU LEVENT BARADAN: TÜRK SİNEMASINDA AZ AMA ÖZ DOSTLARI VARDI Hüseyin Baradan'ın oğlu Levent Baradan, “Babamın Türk sinemasında az ama öz dostları vardı” dedi. Levent Baradan, Suat Seren Göğüs Hastalıkları Hastanesi'nde gazetecilere yaptığı açıklamada, babasının gençlik yıllarında günde 2-2.5 paket sigara içtiğini ve bunun kendisinde büyük etkiler bıraktığını belirtti. Babasının, her zaman gençlere, “sigara içmeyin, beni örnek alın” dediğini kaydeden Levent Baradan, şunları söyledi: “Babam 14 yıl önce sigarayı bırakmıştı. Ama bugünkü sonda bunun payı olduğunu defalarca gazeteci arkadaşlarına söylemişti. Ameliyattan sonra yaklaşık 1 aydır hastanede iyi durumdaydı. Son bir haftadır aldığı ilaçların etkisiyle kalp ve solunumunda problemler yaşıyordu. Bu akşam hastanede birden bire fenalaşarak kollarıma düştü. Doktorlar ellerinden gelen gayreti gösterdiler. Ancak yaşama döndüremediler. Çok üzgünüm. İzmir'i çok seviyordu. O İzmir aşığıydı.” Levent Baradan, kalp krizi sonucu geçtiğimiz günlerde yaşamını yitiren Ahmet Piriştina'nın ölümünün de babasını çok sarstığını kaydetti. Çocukluğunda babası Hüseyin Baradan'ın İstanbul'da film çevirdiğini, ama bu süre zarfında annesini ve kendisini hiç ihmal etmediğini anlatan Levent Baradan, şöyle devam etti: “Yaklaşık 20 yıl kaldığımız İstanbul'da, Türk sinemasında babamın az ve öz dostları vardı. Rahmetli Necdet Tosun ve Hulusi Kentmen çok yakın dostlarıydı. Çekimler için İstanbul dışına gittiğinde bugünkü gibi teknik imkanlar olmamasına rağmen bizi oralardan habersiz koymazdı. Bizi hiçbir zaman ihmal etmedi. Gazeteciliği çok severdi. Gerek gazeteciliğinde, gerek film çalışmalarında sorunlarını eve taşımazdı.” Levent Baradan, babasının son olarak hayatını anlattığı “Bu Gözler Neler Gördü” adlı kitabını genişletmek için çalıştığını bildirdi. BARADAN YAKLAŞIK 450 FİLMDE OYNADI Hüseyin Baradan, “Feleğin Sillesi” filmiyle ile girdiği sinemada yaklaşık 450 filmde rol aldı. Baradan, anılarını topladığı ve 1988 yılında yayımladığı “Bu Gözler Neler Gördü” adlı kitabında sinemaya girişini şöyle anlatmıştı: “1950 yılında Kemeraltı'ndaki ünlü Şükran Lokantası'nda yemek yerken yanıma İzmir Film'in sahibi Necdet Bükey gelmişti. Bana (çevireceğim bir film için sizin tipinizdeki birine ihtiyacımız var, acaba kabul eder misiniz) dedi. Ben de kendisine (hiç filmde oynamadım, beni affedin) cevabını verdim. Israrcı olan Bükey, ardından bana (Feleğin Sillesi) yazılı bir senaryo uzattı. Senaryoyu çok beğendim ve Kemal Kan'ın yönettiği bu film ile sinemaya adım attım. Bu filmden iki takım elbiselik İngiliz kumaşı karşılığı bir para almıştım. İlk başrol oynadığım filmim 10 bin lira karşılığında oynadığım (Hüseyin Baradan-Çekilin Aradan) isimli filmdi. Bu filmde Gönül Yazar ve Süphe Tekniker ile oynamıştım.” Hüseyin Baradan, kitabında Lütfi Kopan ile “Karakediler” isimli bir ikili oluşturarak sahneye de adım attığını yazmıştı.