Beşiktaş yazarı Kazım Kanat günahı Tigana'ya çıkardı. "Şimpiyonluk gitti" dedi. Rıdvan Dilmen'in yorumu ise...
Abone olFenerbahçe, şampiyonluk düğümünü çözecek maçta ezeli rakibi Beşiktaş'ı 1-0 yenerek, puan farkını 5'e çıkardı. İşte tarihi derbi sonrası, yazarların yorumları...
Kazım Kanat/Sabah
Sağ kanatta Tuncay Şanlı, Baki Mercimek ile alay etti... Solda ise Mustafa Doğan'ın üzerine giden herkes Beşiktaş ceza alanına girdi. Sağda ise Mustafa Doğan neden ısrarla çakılı oynadı? Elbette korkak ve kişiliksiz futbolun tek sorumlusu Mösyö Jean Tigana'nın futbol felsefesiydi. Maçın futbol felsefesini iki sakatlık belirledi. Mustafa Doğan çıkınca Tigana tüm riskleri alıp hücuma çıktı. Tuncay Şanlı çıkınca Fenerbahçe de savunmaya çekildi.
Son söz: Şampiyonluk Tigana'nın aptalca hataları ile bağıra bağıra Fenerbahçe'ye gitti. Yazık!..
Rıdvan Dilmen/Milliyet
Fenerbahçe'yi özellikle ilk yarıda tahminimin üzerinde iyi buldum. Düşünün, takımın morali en alt düzeyde. Kaybederseniz şampiyonluğu büyük ölçüde vereceksiniz. Baskı altındasınız. Tüm bunlara rağmen sahada sakin, stressiz, kendine güvenen, sürekli ayağa top yaparak kontrolü elinde tutan bir Fenerbahçe vardı. Beşiktaş'ın savunmasının sezon başından beri en büyük zaafından da yararlanarak öne geçtiler. Tuncay hiç de alışık olmadığı bir pas attı, Kezman çok alışık olduğu pozisyonda golü yaptı. Sonuçta Fenerbahçe çok kritik bir maçı kazasız atlattı. Bir futbol mucizesi yaşanmazsa da bu işi bitirdi.
Erman Toroğlu / Hüriyet
Beşiktaş taş devrinde uygulanan bir ofsayt taktiğini hala deniyordu. Nitekim, öyle bir pozisyonda da golü yediler. Beşiktaş, bu taktiği bir İtalyan, bir İngiliz, bir Alman takımına yapsa seni 20 dakikada beşler.
Ahmet Çakar / Sabah
Ligin kader maçıydı ama şimdi Fenerbahçe belki de şampiyon oldu. Beş puanlık fark üç haftada kapanır mı? Teorik olarak "Evet" ama pratik olarak çok zor. Beşiktaş stresten çok etkilenmiş. Takımlar arasında da yaratıcı oyuncu farkı özellikle ilk yarıdaki tabloyu getirdi. İlk 45 dakika fevkalade iyi oynayan ve skoru da bulan Fenerbahçe'ydi. Beşiktaş ise neredeyse tüm maç topla kavga eder gibiydi.
Ziya Şengül / Star
Maçın hemen başında Tümer’in bir pozisyon yakaladı. Fakat öylesine kötü bir vuruş ve sonrasında kaçan bir gol vardı. Sonrasında Tuncay’ın gol pasıyla Kezman, sakin ve düzgün bir vuruşla topu ağlara gönderip Fener’i öne geçirdi. Bu arada kaleci Serdar, Beşiktaş’ın mutlak gol olacak bir pozisyonunu kurtaran adam oldu.
Altan Tanrıkulu / Hürriyet
Fenerbahçe, mutlaka kazanmak zorunda olan tarafmış gibi başladı maça.. Atak ve arzulu.. Beşiktaş ise, sanki beraberliğe razı bir tempoda ve onbirle çıktı sahaya..
Ercan Saatçi / Hürriyet
Fenerbahçeli futbolcular özveriyle mücadele ettiler ve bir anlamda kendi hatalarını biraz olsun telafi ederek bu maçı taraftarlarına hediye ettiler. Hakettiler...
Adnan Aybaba / Star
Beşiktaş bu maça kupa derbilerinin şablonu gibi, aynı çıktı. Tek forvet, Burak yine 11’deki yerinde... Geride solda Baki... Tamam maça böyle başlayabilirsin. Bu bir tercihtir... Böyle devam ederken de bakıyorsun bir gol geliyor ve 1-0 mağlupsun. Burada ofsayt taktiğini de tartışmak lazım. Beşiktaş bunu gerçekten çalışmış mı, sahada uygulayabiliyor mu, yoksa futbolcular kendi kafalarına göre bir şeyler mi yapıyorlar?
Tigana’nın mağlup duruma düştükten sonra en azından bu kadronun üzerinde değişiklik yapmaz lazımdı.
Can Bartu / Hürriyet
Fenerbahçe de Beşiktaş da canını dişine takarak mücadele etti ve ilk 45 dakika başa baş bir oyun oldu. İlk yarıda her iki takımın da 2’şer gol pozisyonu vardı. Görünen bir şey var; Fenerbahçe’nin kondisyonu biraz sırıtmaya başladı.
Ali Sami Alkış / Star
Beşiktaş ilk yarıda pozisyonlar bulmasına rağmen; oyunun hakimi değildi. F.Bahçe’de oluşan bu panik anlarından yararlanamadı... Nobre, Burak, Serdar ve İbrahim Akın’ın şutları sonuçsuz kaldı.
F.Bahçe zamanla sakinleşti ve rakibinin ataklarını soğukkanlılıkla karşılamayı başardı. Böylece yenilgi, Beşiktaş’ın şampiyonluk umudunu bitirdi. Yani: Geçti Bor’un pazarı, sür eşeği Niğde’ye... İnşallah seneye!
Atilla Gökçe/Milliyet
Hayır bu maç antrenörlerin maçı değildi. Çünkü ikisi de maçın patronu olamadı. Ezberimizdeki yıldızların maçı da değildi bu... Tuncay Şanlı için özel bir paragraf açmalı... Çocuk rüzgar koşularını, özverisini ve enerjisini bu defa içinde tutup aklını soktu devreye...
Beşiktaş'ın ezberini bozdu... Çizgi defans ve ofsayt tuzağı olarak haftalardır hükmünü icra eden eskimiş savunma anlayışını yukarıdan ölçülü biçili U dönüşlü bir topla deliverdi. Yine haftalardır gol için çırpınan, emek yoğun koşular atan, yüksek adrenalin istek ve enerjiyle hem öfkesini hem emeğini sergileyen Kezman o topla buluşup yıla damgasını vuruverdi.