Futbol taraftarları nasıl birbirlerini dönerci bıçağı ile parçalıyorsa, bir gün gelecek siyasi partilerin 'fanatik' yandaşları da....
Abone olADNAN BERK OKAN - ANALİZ
Her Salı günü bir kâbusa dönüşüyor…
Sırayla gurup toplantısı yapıyorlar…
Birbirlerine “Allah ne verdiyse” sövüp sayıyorlar…
Niçin yapıyorlar bunu?...
“Azgın” taraftarlarına “gaz” vermek için…
Onlara (Liderlere) sorarsanız, partililerin gazını alıyorlar…
Yalan!..
Aksine; ortamı daha da geriyor, “fanatik” partilileri birbirlerine düşman ediyorlar…
Futbol taraftarları nasıl birbirlerini dönerci bıçağı ile parçalıyorsa, bir gün gelecek (aslında o günleri yaşıyoruz) siyasi partilerin “fanatik” yandaşları da birbirlerini paramparça edecekler…
Peki ne yapılmalı?..
BAŞBAKAN ERDOĞAN:
1.) "Yalan söylüyorsunuz yalan. Kalkıp da halkımızı aldatmayın... ...... Onlar mafayayla çeteyle görüşür biz askerle görüşürüz farkımız bu... ......... Bu kadar mahirdiniz milletin size verdiği iktidar görevini niçin 3.5 yılda kaçıp gittiniz? Siz test edilmiş siyasi partisiniz..."
2.) "Geceyi Cizre'de geçirdik. Orada çürümüş kamyonlar gördük. Oradaki teşkilattan arkadaşlar çürümüş kamyonları gösterip soruna çözüm istemişlerdi. Şimdi oraya gidin sıfır km kamyonlar var. Bu denli bir değişim var. Bunu gerçekleştiren kim? AK Parti. DGM'yi kaldıran kim? Toplantı ve Yürüyüş Kanunu ne çabuk unutuldu TRT Şeş orada duruyor. Vesayete karşı kim dik duruş sergiledi? Çetelerle kıyasıya mücadele edenler kim?" |
Elbette bu liderlere “Salı günleri gurupta konuşma yapmayın” veya “konuşun ama birbirinizi karalamayın” diyemeyiz…
Ama biz medya (ille de internet medyası ve TV’ler) liderlerin konuşmalarında sadece toplumun genelini ilgilendiren “siyaset içerikli” bölümleri yayımlar, “kavga – küfür” olan kısımları ise görmezden gelebiliriz…
İçinde rakibine “küfür – hakaret” olan cümlelerin ne gibi bir “siyasi değeri” var?..
Hiç!...
DENİZ BAYKAL:
1.) "Türkiye'nin sorunu muhalefetin darbeci olması değil, iktidarın komplocu olmasıdır... ....... Sen türkiyeyi birbirine katıyorsun diyor, milleti etnik kökenine göre kuşku duyar hale getirdin... .......... Medya patronunun emekli olmasına Başbakan karar verince, bir yayın yönetmenini gitmesine Başbakan karar verince mi demokrasi gelecek... ........... Bu Meclis'in yarısı hukuktan kaçanlardan oluşuyor. Kendi kalpazanlıktan yargılanıyor..."
2.) "Açıklanan verilere göre Doğu ve Güneydoğu'daki 21 ilde 1979'da milli gelirden alınan pay yüzde 8,2 iken 2001'de 7,1'e düşmüş, daha sonraki yıllarda da yüzde 7'nin altına düşmüş. O bölgeye sahip çıkmak istiyorsan PKK açılımı yapacağına GAP açılımı yap! Bir an önce bölgedeki insanların gerçek sorunlarına çözüm olacak değerlendirmelere ihtiyaç var." |
Ortada yer alan “kutucuklarda” liderlerden alıntı iki ayrı bölüm var…
Birinciler “Küfür – hakaret” içeriyor, ikinciler ise “siyaset”…
Okuduktan sonra lütfen söyler misiniz?..
Bu konuşmalardan hangi bölümleri vermek daha “akılcı”?..
Küfür ve hakaret içerenler mi?..
Yoksa “siyasi fikir” olanlar mı?..
***
Siyaset seviye düşürdü mü; FANATİK “yazar” ve “okur” da onları izliyor…
Bilhassa kimi okurlar (azgın azınlık olan fanatikler) da her yazardan kendi düşüncelerini pekiştiren şeyler yazmasını istiyor…
Aksi oldu mu geçiyor klavyenin başına başlıyor küfür ve hakaret etmeye…
DEVLET BAHÇELİ:
“Bu hükümetle geçirilecek her ilave gün daha fazla tahribat, daha fazla kışkırtma, daha fazla istismar, daha fazla yoksulluk ve daha fazla dayatma demektir. AKP iktidarı tükenmektedir. Ancak beraberinde Türkiye'yi de için için tüketmektedir. Ve Türk milletinin ve Türkiye'nin kaybedecek zamanı ve israf edilecek geleceği kalmamıştır.”
“…. küresel dayatmalar karşısındaki ürkek ve teslimiyetçi tavrının ve içine düşülen sıcak para, borç, faiz ve taviz döngüsüyle AKP kadrolarının bunu başaramayacaklarını…..” |
Sonunda, etki altında kalan ve sadece “okur gönlü yapmaya” meyilli olanlar haliyle, okurlarının sevmediği liderlere küfür ve hakaret etmeye başlıyorlar…
Peki…
Bu kavgalarda hangi lider/ler kazanıp, hangileri kaybediyor?...
Bakalım o zaman…
En beğenilen lider kim?..
Kamuoyu araştırmalarında “en beğendiğiniz lider” sorusuna her 100 denekten 32’si “Tayyip Erdoğan” derken, 5’i “Bahçeli,” 4’ü ise “Baykal” cevabını veriyor…
Neden?..
Çünkü Baykal ve Bahçeli “Saldıran” adam…
Erdoğan ise “Savunan” adam olarak algılanıyor…
Oysa ne Erdoğan bu kadar desteği hak ediyor…
Ne de Baykal ve Bahçeli, Başbakan’ın bu kadar gerisinde kalmayı…
Ama dedim ya…
Salı konuşmaları sadece Başbakan’a yarıyor…
Yani, “Savunan Adama”…
Medya ve okur, siyasetçi kavgalarını ve küfürleşmelerini görmezden gelse yarış çok daha “demokratik” ve “adil” olacak oysa…