Sakarya Üniversitesi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi son günlerde ortaya atılan soykırım iddialarına cevap niteliğinde bir basın açıklaması yaptı.
Abone olTürkiye’nin Avrupa Birliği’ne giriş sürecinde önünde bulunan engellerden birinin Ermeni Sorunu olduğu açıktır. Şüphesiz Ermeniler bu konuda Avrupa kamuoyunu etkilemeye çalışacaklardır. AB'nin Başbakanı denebilecek statüde olan Komisyon Başkanı Jose Manuel Durao Barroso, Ermeni Sorunu ile ilgili bir soruya verdiği cevapta: "Bunlar yüzyılların yaralarıdır. Böyle dışardan kararlarla bir günde yara iyileşmez. Ancak, önümüzde 10 yıllık bir müzakere süreci var. Tam üyeliğe doğru, pek çok şey daha hoşgörülü ve esnek bir ortamda kendiliğinden çözümlere ulaşılabilir." diyordu. Bu sözler, liderler zirvesinden, şimdilik, "Ermeni lobisinin sonuç alamayacağının" bir göstergesi idi. Zaten, Fransız Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü'nün de açıklama yaparak, "Ermeni soykırımı iddiasının bir iletişim sapması sonucu gündeme taşındığı" mesajını vermesi, tartışmalarla Türkiye'nin gereksiz enerji harcamamasını vurgulamıştır. Ermeni Sorunu ile ilgilenen devletlerin başında Fransa geliyordu. Fakat Fransa da bile bir çok etkili çevre Ermeni Sorununun tartışılacağı yerin Avrupa Birliği olmadığını, bunu Türklerle Ermenilerin tartışarak halletmesi gerektiğini söyledi. Fransa’nın bu tavrını bir fırsat bilmek ve bu konu üzerinde eğilmek Türkiye açısından oldukça önemlidir. Taşnak Ermenilerinin baskılarından dolayı daha önce denenen ve sonuçsuz kalan karşılıklı olarak görüşme sürecini başlatmak gereklidir. Tabii Ermeni diasporasının ve Ermenistan’ın niyeti gerçekten bu konuyu çözmekse, bu görüşmeler bir sonuç verebilir. Türk Tarihçileri, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu idaresinde bu konuda hazır olduklarını bildirdiler. Fakat Ermenilerden henüz bir cevap alınamadı. Erivan Hükümeti, AB liderlerinin Türkiye'nin AB üyeliği ile ilgili görüşmelerinin başlatılması yönündeki daha önce hazırlamış olduğu ve Avrupa Parlamentosu'nun kabul ettiği önergeyi alkışladı. Belgeye, Ermeni soykırımının tanınması ve Türkiye'nin Ermenistan sınırını açması gibi iki sorunun dahil edildiğini belirten Ermenistan Dışişleri Bakanı Vartan Oskanyan, bu belge için "siyasi önem" taşıyan belge ibaresini kullandı. Türkiye ile bir aralık ilişkileri bozulmaya başlayan ABD.’nin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Richard Boucher, Ermeni toplumunun başına gelen 'korkunç trajediyi' kabul ettiklerini söyledi. Boucher, Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki gelişmeleri çok yakından takip ettiklerini belirterek, “bu konuda Türk liderleriyle temasta olmayı sürdüreceğiz” dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ermenistan ile Türkiye arasındaki sınır kapısını, karşı taraftan olumlu yaklaşım gördükleri taktirde açabileceklerini belirtti. Dört komşusundan ikisiyle soğuk bir savaşın içinde saplanıp kalan Ermenistan, son birkaç ayki kadar yalnız kalmamıştı. Kafkasya’da en büyük destekçilerinden olan Rusya bile, terör konusundaki endişelerini bahane ederek, eylül ayında iki ülke arasındaki ana ticaret güzergahını oluşturan Ermenistan sınırını kapattı ve yaklaşık iki ay boyunca kapalı tuttu. Bu şartlar altında, ne istediğini bilmeyen ve bütün politikalarını Türk düşmanlığı üzerine kuran Ermenistan ve Ermeni diasporası, bunların yanında görünmeyi iç politika malzemesi ve Türkiye’ye karşı baskı aracı olarak kullanmak isteyen Avrupa ve ABD. yöneticileri, bu tutumlarından vazgeçmeli ve samimi olarak sorunun halledilmesine gayret göstermelidirler. Aksi taktirde sorunun aşılması ve Türkiye’nin Ermenistan sınırlarını açması imkansızdır.