Sahurda nasıl ve neler yemeli?

Sahurda fazla yemek tüketimi başta reflü olmak üzere sindirim sitemi hastalıklarına ve kilo alımına yol açabilir.

Doruk Sağlık Grubu Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Dr. Sevhan Uygun, yazın sıcak günlerine denk gelen Ramazan ayını, sağlık problemiyle karşılaşmadan geçirebilme telaşına girenlere, beslenme konusunda önerilerde bulundu.

Uygun, Ramazan ayıyla birlikte alışık olunan beslenme düzeninin değiştiğini ve buna bağlı olarak da vücutta fizyolojik bazı değişiklikler meydana geldiğini belirtti. Uygun, uzun süre aç kalınması sonucunda kan şekerinin düşmesi, vücut ısısının azalması, üşüme, baş ağrısı, uyku hali gibi sorunlara karşı uyardı.

Sahurda yenecek besinlerin hafif, doyurucu aynı zamanda enerji veren yiyecekler olması gerektiğini belirten Dr. Uygun, şunları dile getirdi: "Kahvaltıda süt yumurta, domates, salatalık, yeşil sebzeler ve tam buğday, çavdar veya kepekli ekmek tüketilebilir. Kahvaltıya alternatif olarak az yağlı çorba, sebze ve zeytinyağlı yemeklerden oluşan öğünlerin yanı sıra yoğurt ile sütlü bir tatlı da tercih edilebilir. Gün içinde sıvı kaybının çok olması nedeniyle yeterince sıvı alınması gerekir. Aşırı yağlı, yağda kızartılmış yiyecekler ve susuzluğu arttıracak tuzlu yiyeceklerden uzak durulmalıdır."

REFLÜYE DİKKAT

Sahurda ağır yemek yenmesi ve fazla yemek tüketiminin başta reflü olmak üzere sindirim sitemi hastalıklarına ve kilo alımına yol açabileceğini ifade eden Dr. Sevhan Uygun, şu uyarıda bulundu: "Uzun süre aç kalmak kan şekerini düşürür, vücut ısısını azaltır, üşüme, baş ağrısı, uyku hali, halsizlik gibi sorunların yaşanmasına neden olabilir. Yemeklerin fazla olarak ve birden tüketilmesi de kilo alımına, sindirim ve boşaltım sisteminde problemlere neden olabilir. Aşırı sıvı tüketimi ise şişkinlik ya da idrar sıkışıklığı oluşturabilir."

İFTARDA HIZLI VE AŞIRI YEMEYİN

Dr. Sevhan Uygun, aç kalınan günün ardından sabırsızlıkla beklenen ve çeşit çeşit yemekler, tatlılar ile donatılan iftar sofralarının Ramazan boyunca en çok dikkat edilmesi gereken öğünü olduğunun altını çizdi. Uygun, şöyle devam etti: "Gün boyunca kan şekeri düşmüş olduğundan ve kendini ödüllendirme isteği ile birden ve aşırı miktarda besin tüketilir. Boş mideye yapılan bu yüklenme ile midede yanma, bulantı, gaz ya da kabızlık görülebilir, Ramazan'ın ikinci yarısında ise kilo alımı başlayabilir. Yapılması gereken orucu bir bardak su ile açmaktır (ya da bir bardak su ile birlikte 1-2 adet hurma ya da zeytin ile açmak). Ardından hafif bir çorba içilmesi uygun olur. Çorbadan sonra yemeğe vereceğiniz yarım saatlik bir ara midenin zorlanmasını ve aşırı besin alımını engeller. Aradan sonra yemeğe az yağlı sebze veya ızgara, fırında ya da haşlanmış olarak yapılan yine az yağlı et. Et yemiyorsak yerine 1 tabak kurubaklagil yanında 1 kase yoğurt(cacık ya da ayran da olabilir), yağsız salata ile tam tahıllı ekmek yenmelidir. Öğün sayısı azaldığından dolayı kabızlıkla karşılaşmamak için pirinç pilavı yerine bulgur pilavı ve meyve tüketilebilir."

İki öğüne düşen beslenmeyi 3 öğüne çıkarmak için iftardan 1-2 saat sonrasında ara öğün yapılması gerektiğini ifade eden Uygun, kabuğu yenen yaş ya da kuru meyve tüketiminin kabızlığın önlenmesine de yardımcı olacağını söyledi. Uygun, tatlı tercihinde ise şerbetli ve ağır tatlıların yerini, sütlü tatlılar (sütlaç, muhallebi, güllaç gibi) veya dondurmanın almasının uygun olacağını belirtti.

BOL SIVI TÜKETİN

Hava sıcaklığı ve gün boyu su kaybı nedeniyle iftardan sahura kadar 2 litre su tüketilmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Uygun, sıvı tüketimini arttırmak için ayran, taze sıkılmış meyve sularının da tercih edilebileceğine dikkat çekti. Uygun, iftardan 1-2 saat sonra yapılacak yarım saatlik yürüyüşün kilo alımını engellemede, sindirim sistemini rahatlatmada ve metabolizmayı hızlandırmada yararlı olacağını belirtti.