Eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, İmralı'nın talimatıyla bakanlıktan alındığını söyledi.
Abone olOrdu Milletvekili İdris Naim Şahin, terörün bitirileceği bir dönemde devlet içerisinde bazı grupların İmralı'ya akıl vererek, dağılmakta olan PKK'yı yeniden canlandırdıklarını iddia etti. Kendisinin İmralı'nın isteğiyle görevden alındığını iddia eden Şahin, medyadaki bazı sözcülerinde bu sürece destek verdiğini söyledi.
İdris Naim Şahin, Bugün TV'de gündeme ilişkin soruları cevapladı. Programda "10 yıl önce bugün terör konusunda konuşulanları konuşsaydık bugün bu TV kanal basılırdı" diye konuşan Şahin, gündemin ısıtılarak servis edildiğini söyledi. Hükümetin, örgüte bölgeyi çözüm süreciyle teslim edildiğini anlatan Şahin, kendi bakanlığı döneminde devlet politikası olarak İmralı'ya ziyaretlerin kesildiğini ifade etti. Şahin programda şöyle konuştu:
"Terörle mücadelenin değişik kriterleri vardır. Bunlardan bir tanesi de Öcalan'ın, ziyaretine gelenler aracılığıyla, Kandil'e yazılı talimatlar gönderildiği bilgisi vardı devlette. Bu bilgi akışını kesmek için adayla olan bu tür görüşmeler kesildi, bu hükümet politikasıydı. Örgüt tam bu yıllarda, örgüt beynini yitirmek üzereydi. Örgüt ne yapacağını bilmiyordu.
OLİGARŞİK YAPI AKIL VERDİ
Daha sonra devletin içerisindeki bazı bürokratların da akıl vermesiyle, cezaevlerinde ölüm oruçları başladı. Bu konuda Sayın Adalet Bakanı şimdi Hatay adayı olan Sadullah Ergin Bey'e "Ne oluyor bu cezaevlerinde" dedim. Bir insan açlığa 10 gün dayanır 20 gün dayanır. Ölmelerini istemiyoruz ama 40 gün oldu, ölüm yok. Tedbir alınsın istiyoruz, ölümlerin olmaması için. O da galiba ölmeyecek kadar yediklerini söyledi. Göstermelik bir eylemdi bu! Bunun arkasında devletin de bazı kurumları ve kişileri var. Sonuçta terörist başıyla yeniden görüşmenin de önü açılmış oldu. Medya yazmaya başladı. Bu işi çözse çözse İmralı'daki bilge adam çözer dedi. Böylelikle bu sessizlik bozulmuş oldu. Bu süreç bakan olarak benimle paylaşılmadı. Bildiğim, izlediğim bir süreç ama benden gizlendi.
"BENİ İMRALI ALDIRDI"
İmralı'nın görüşme sonrası bazı bakanlara selam söylediğini biliyoruz. Faşist olarak nitelendirdiği benim için üzerinde durulması gerektiğini söylüyor. Bu süreç netice itibariyle Ocak ayında bitti. Daha sonra da benim görev değişikliğim gerçekleşmiş oldu.
Ben görevden alındıktan sonra BDP'den bir yönetici, benim ismimi vererek, Allah bunun gibi bir adamı Türkiye'de bakanlığa getirmesin diye konuştu. Sabrettim, bu konuda parti sözcüleri cevap verirler diye bekledim. Cumartesi ayrıldım, Salı günü yapılan grup toplantısında, MHP'nin Genel Başkanı Devlet Bahçeli, alınmamdan kaynaklanan rahatsızlığını dile getirdi. Takdir onun benimle bir bağlantısı yok. Sonuçta özgür bir ülkedeyiz, siyaset yapılıyor belki de siyasetin nadir olaylarından biridir. Muhalefet parti lideri bir iktidar partisinin bakanı konusunda olumlu değerlendirle yapıyor. Ben bekledim ki Sayın Başbakan kürsüden o gün diyebilirdi ki BDP'lilere "Sizin ne haddinize, bu bakan benim bakanımdır, hükümet içerisinde değişiklik olabilir" gibi bir cevap vermesini ben bekledim şahsen. Bir baktım ki BDP yerine MHP'ye sataştı. Ben buna hala izah bulmaya çalışıyorum.
BDP'NİN İSTEĞİ Mİ OLDU?
Ordu'nun Büyükşehir Belediyesi olmasıyla ilgili kanun çıkarılırken, BDP "İdris Naim Şahin oradan aday olmaması temennisiyle oy veriyoruz" dediğini duyduk. Ben bunu önemsemedim; ancak Sayın Başbakan Ordu'da yaptığı konuşmasıyla, Ordu'da aday gösterilen adayın nasıl ve kimin desteğiyle aday olduğunu göstermektedir.
45 YILLIK BERABERLİĞİ HATIRLATTI