FIFA’nın, İstanbul’da oynanan İsviçre maçıyla ilgili olarak Türkiye’ye verdiği ceza, Meclis kürsüsüne taşındı. Devlet Bakanı Şahin, kararda FIFA başkanının etkisini anlattı
Abone olTBMM Genel Kurulu’nda, Danışma Kurulu önerisi görüşülürken, FIFA’nın kararı tartışıldı. Genel Kurul’un gelecek hafta çalışma saatleri ve gündemine ilişkin Danışma Kurulu önerisi aleyhinde konuşan DYP Denizli Milletvekili Ümmet Kandoğan, Meclis ile Türkiye’nin gündeminin farklı olduğunu savundu. FIFA kararının Türkiye gündemini oluşturduğunu belirten Kandoğan, kararı "siyasi" olarak değerlendiren Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin’e, "Madem karar siyasiydi, bunu niye engellemediniz? Hani dünya liderleri Başbakan’ın dostuydu. Neredeydi Başbakan, niye dostu Blair ve Berlusconi nezdinde girişimlerde bulunmadı?" dedi. Hükümetin, Futbol Federasyonu seçimlerine müdahale ettiğini ve kendi adayını seçtirmek için çalıştığını ileri süren Kandoğan, "Eğer Hükümet, Futbol Federasyonu seçimlerinde gösterdiği gayretin yüzde 1’ini bu karar öncesinde gösterseydi, karar bu yönde çıkmazdı" görüşünü ileri sürdü. Türkiye’nin, AK Parti iktidarı döneminde sporda hiçbir başarı göstermediğini savunan Kandoğan, "sporun tüm branşlarında çöküntü yaşanırken, iktidarın futbol federasyonu başkanının kim olacağıyla ilgilendiğini" söyledi. FIFA KARARI... Kandoğan’ın kendisine sataştığı gerekçesiyle söz isteyen Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, FIFA kararını değerlendirdi. Kandoğan’ın, bir yandan kendilerini ulusal federasyonlara müdahale etmekle suçlarken, diğer yandan Dünya Futbol Federasyonları Birliği’ne neden müdahale etmediklerini sorduğunu belirterek, "Ulusal federasyonlara siyasetin müdahale etmemesi gerektiği doğru olduğu gibi, uluslararası federasyonlara da siyaset, siyasetçiler, devlet ve hükümetler müdahale edemez. Bu konuda ülkelerin hak ve hukukunu, federasyonlar birliği korur" dedi. FIFA’nın kararının son derece ağır ve kendileri tarafından kabul edilemez olduğunu ifade eden Şahin, federasyon yetkililerinin hem FIFA hem de spor mahkemesi nezdinde itirazda bulunacaklarını kaydetti. Şahin, maçtan hemen sonra ve henüz gözlemci raporları FIFA’ya ulaşmazken, tarafsız olması gereken FIFA Başkanı’nın, Türkiye’yi adeta mahkum eden bir açıklama yaptığını; kararın bu maçtan uzun bir zaman sonra açıklandığına dikkati çekti. Olaydan sonra konuyu yakinen takip edeceklerini belirttiklerine işaret eden Şahin, "İsviçreli FIFA Başkanı’nın etkisi altında kalınarak böyle bir karar verildiğini kanaatindeyiz" dedi. "SPOR SAHİPSİZ DEĞİL" "Türk sporunun son derece kötü bir dönem yaşadığını asla kabul etmediğini" ifade eden Şahin, bazı eksikliklere rağmen 2005 yılının, önceki yıllarla karşılaştırıldığında daha başarılı bir yıl olduğunu söyledi. Başarının ölçütünün alınan madalyalar olduğuna dikkati çeken Şahin, Türkiye’nin, 2005 yılında katıldığı tüm organizasyonlardan daha çok madalyayla döndüğünü söyledi. Türkiye’nin, Akdeniz ve UNIVERSIAD oyunlarında başarılı olduğunu ifade eden Şahin, Basketbol Milli Takımı’nın son Avrupa şampiyonasında başarılı olamadığını ancak, sadece 24 takımın katılmayı başardığı Dünya Basketbol finallerine katılma hakkı kazanmayı elde ettiğini; ayrıca Voleybol Bayan Milli Takımı’nın dünya bayanlar voleybol milli takımlar şampiyonası finallerine katılma hakkını elde ettiğini hatırlattı. Yıllardan sonra güreşte alınan 2 altın madalyanın görmezden gelinemeyeceğini kaydeden Şahin, "Eğer halterde bazı sporcularımız hata yapmasaydı, federasyon daha dikkatli olsaydı, doping numunesi vermekten kaçınma gibi bir durum ortaya çıkmasaydı, son dünya şampiyonasında altın madalyalarla dönecekti" dedi. Şahin, yakında TBMM’ye sevk edecekleri Dopingle Mücadele Yasa Tasarısı’nı çok önemsediklerini belirterek, Türkiye’nin dopingle mücadelede örnek bir ülke haline gelmesini istediklerini bildirdi. Şahin, ayrıca, özerk federasyonların mali denetimini sürekli yapacak kurumsal yapıya ihtiyaç olduğuna işaret ederek, "Özerklik başıboşluk değildir. Özerklik, istediği harcamayı istediği gibi yapma imkan veren bir şey değildir. Bununla ilgili bir düzenleme hazırlıyoruz" dedi. Türkiye’de sporun sahipsiz olmadığını vurgulayan Şahin, genç nüfusun iyi yetiştirilmesi halinde, ülke olarak sporda en ön sıralarda yer alabileceğini söyledi.