Sağlıklı beslenen riski azaltıyor

Kanserin en önemli nedenlerinden sayılan beslenmenin kontrol altına alınması, riskin azaltmanın en önemli yollarından biri...

Uzmanlar, beslenme düzenindeki yanlışlıkların, kansere zemin hazırladığını belirtiyorlar. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Dairesi Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer, yanlış beslenme ve beslenme bozukluklarının günümüzde çok yoğun yaşandığını, bu beslenme düzeninin değişmemesi halinde, sindirim sistemi kanserlerinin önümüzdeki 10-20 yıl içinde en fazla artma gösterecek kanser türü olduğunu söyledi. Kanser riskini azaltmanın en önemli ve kolay yollarından birinin diyete dikkat etmek olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Tuncer, kanser olgularının yüzde 80'inin çevresel etkenlere bağlandığına, bu etkenler arasında da beslenmenin önemli bir yer tuttuğuna işaret etti. Tüm kadınlarda görülen tümörlerin yüzde 50'sinin, erkeklerde görülen tümörlerin ise yüzde 30'unun beslenmeye bağlı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Tuncer, şişmanlarda kanser görülme riskinin 2 kat daha fazla olduğunu kaydetti. Alınan besinlerde doymuş yağın fazla olmasının göğüs, rahim ağzı, yumurtalık, bağırsak ve rektum kanserlerine yol açabildiğini ifade eden Prof. Dr. Tuncer, ''Mümkünse aldığınız doymuş yağlar günlük toplam kalorinin yüzde 20'sini geçmesin. Doymamış yağ asidi içeren kolesterolsüz yağları seçin. Çok düşük kolesterol seviyelerinin de kalın bağırsak kanserlerine yol açabileceğini düşünerek hiçbir zaman aşırıya kaçmayın'' diye konuştu. Proteinler Prof. Dr. Tuncer, sağlıklı bir yetişkinin vücut ağırlığının her kilogramı için günlük ortalama 1 gram protein alması ve günlük beslenme miktarının yüzde 15'inin proteinli besinlerden oluşması gerektiğini kaydetti. Protein ihtiyacını karşılamak için kırmızı et yerine balık, tavuk, hindi etinin tercih edilmesini isteyen Prof. Dr. Tuncer, ''Sürekli kırmızı et yiyen kişilerin kanser olma riski, ayda bir kez kırmızı et yiyenlere göre 2.5 kat daha fazla'' dedi. Yemekleri tuzlayarak değil dondurarak saklayın Aşırı tuzdan sakınılmasını isteyen ve tuzun mide kanserine neden olabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Tuncer, tuzlayıp saklama, turşu, salamura gibi yöntemler yerine dondurarak saklama yönteminin tercih edilmesini istedi. Prof. Dr. Tuncer, ''Yapılan araştırmalar, dondurarak saklama yönteminin tercih edildiği ülkelerde mide kanseri görülme sıklığının yüzde 64 azaldığını göstermiştir'' dedi. Prof. Dr. Tuncer, lahana, brokoli, salatalık, maydanoz, soya fasulyesi gibi sebzeler ile C, E vitamini, selenyum, çinko, soya, zeytinyağı, ayçiçeği, balık yağının kansere karşı koruyucu olduğunu bildirdi. Öneriler Kalsiyum ve posalı, lifli besinlerin tüketilmesinin bağırsak kanserleri riskini azalttığını söyleyen Prof. Dr. Tuncer, şu önerilerde bulundu: -Kızartma yerine haşlama, fırınlama, buhar yöntemlerini tercih edin. Izgarada pişirmede yapacaksanız ısıyı 150 derecenin altında ayarlayın. -Günlük besin tüketiminizin çeşitli olmasına dikkat edin. Özellikle bitkisel gıdalara ağırlık verin. Her gün sebze ve meyve yemeye özen gösterin. -Hayvansal yağlar yerine bitkisel yağları kullanın. -Günlük tuz tüketimini azaltın. Günde 1 çay kaşığı tuz yeterli. -Az şekerli besinleri tercih edin. -Mangalın kömürlerinden gelen duman ve alevler kanser yapıcı maddelerin oluşumuna yol açar. -Fast food olarak adlandırılan ayaküstü yemek yeme alışkanlığı kalın bağırsak kanserine yol açar. En uygun beslenme lifli, posalı, sulu yemekler ile sebze ve meyvelerle sağlanır. -Vücudunuzun mükemmel şekilde çalışması için fiziksel olarak aktif olun, formunuzu koruyun. Günde 35 dakika düzenli egzersiz kanser riskini azaltır.