BIST 8.625
DOLAR 34,35
EURO 37,48
ALTIN 3.024,70
HABER /  GÜNCEL

Sağlık hizmetleri daha da iyi olacak!

Başbakan Erdoğan, 14 Mart Tıp Bayramı'nı kutladı. İşini özveriyle yapan doktorlara övgüler yağdıran Erdoğan, sağlık hizmetlerini daha da iyi olacağını vurguladı.

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hekimliğin, fedakarlıkla icra edilen, mayasında özveri, sabır ve tahammül olan kutsal mesleklerin en kutsalı olduğunu belirtti. Başbakan Erdoğan, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü tarafından Grand Cevahir Otel'de düzenlenen 14 Mart Tıp Bayramı kutlamalarına katıldı. Burada konuşan Erdoğan, Kanuni Sultan Süleyman'ın sağlığın önemine atıfta bulunan sözlerine değinerek, ''Evet bir nefes sıhhat her birimiz için en büyük devlet, en büyük nimettir. Bu önemin idrakinde olan ve insanımız için bu kutsal hizmeti verenler ise başta hekimlerimiz olmak üzere sağlık çalışanlarıdır'' dedi. Hekimlerin yaptığı mesleğin, herkesin hayatı için önem arz ettiğini vurgulayan Erdoğan, ''Hekimlik fedakarlıkla icra edilen, mayasında özveri, sabır ve tahammül olan kutsal mesleklerin belki de en kutsalıdır'' diye konuştu. Erdoğan, hekimlerin mesleklerini şefkat ve metanetle yerine getirdiklerini, şifa dağıtan kimlikleriyle saygı duyulan bir meslek icra ettiklerini belirterek, konuşmasına şöyle devam etti: ''Yeri gelmişken, geçtiğimiz günlerdeki bir ifademin, bağlamından, gerekçesinden koparılarak kamuoyuna yansımasından duyduğum üzüntümü ifade etmek istiyorum. Ben bir üniversitede sadece pratik bilginin önemini vurgulamak için 'iğne-hemşire' örneğini verdim. Makine mühendisliğinden mezun olan öğrencilerin önlerine makine konulduğunda anlamadıklarını ifade ettim. Hekimlik mesleği ile hemşirelik mesleğini karşılaştırmadım. Sadece iğne ile hemşirelerin daha çok hemhal olduğunu söyledim. Niye? Çünkü hemşireler onunla yatıyor, onunla kalkıyor. Çoğu zaman da doktorlarımız iğne işini hep yanındaki hemşiresine yaptırıyor. Hemşirenin görevi odur. Onun için bu görevi ifa ediyor. Benim bu sözlerimi kullanmazlar. Bunun hiçbirini söylemezler. Ve yaşadığım bir olayı anlattım. Sağ olsun birkaç doktorda bu tecrübeyi yaşadım. Hakikaten bu noktada çok ciddi sıkıntı yaşadım. 'Doktor bey bundan sonra hemşireyi getir de iğneyi o yapsın' dedim. Ama farklı yere doğru çektiler. Hekimler zaten kendi mesleğinin doruğundadır. Burada hemşire-doktor çatışması da meydana getiremeyiz. Doktorlarımız, hekimlerimiz ne kadar önemli konumdaysa, hemşirelerimiz de o derece önemli konumdadır. Onun için hekimlerimizle bundan dolayı yanlış iletişim kurulmuşsa, ben eğer gönüllerini kırdıysam, buradan da kendilerinden özür dilemeyi gayet iyi bilirim. Bir nefes sıhhatin kadrini kıymetini bildiğimiz gibi, geceler boyu şifa bekleyen hastalarımızın başındaki fedakar hekimlerimizi, hemşirelerimizi ve diğer sağlık personelimizin çabalarını, bilgilerini takdir etmemek mümkün değildir.'' SAĞLIK HİZMETLERİNİN İYİLEŞTİRİLMESİ Hükümet olarak 2 yıldır reform sayılacak işlere imza attıklarını belirten Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, eğitim, sağlık, adalet ve güvenliği öncelikli konular arasına aldıklarını söyledi. Erdoğan, eğitim ve sağlık konusunda yatırım yapan kişilerin bu harcamalarının yüzde 100'ünü vergiden düşebilme imkanı sağladıklarını hatırlattı. Başbakan Erdoğan, sağlık hizmetlerinin yıllardır ihmal edildiğini, bunları süratle iyileştirmenin kendilerinin görevi olduğunu belirterek, şunları kaydetti: ''Bir tarafta hak ettiği hizmeti alamayan vatandaşın sıkıntıları, öbür tarafta üzüntüleri, çaresizlikleri vicdanları yaralayan şekilde süren bir süreçle karşı karşıyayız. Diğer yandan başta hekimlerimiz olmak üzere sağlık çalışanlarımız da hak ettikleri çalışma şartlarını maddi ve manevi olarak bulamıyorlar. Sağlıkta dönüşüm programıyla sağlık hizmetlerinin sunumunda önemli aşamalar kaydettik. Bir yandan aile hekimliği çalışmalarını sürdürürken, kamu sağlık hizmetlerini Sağlık Bakanlığı çatısı altında topladık. Özlük hakları konusunda ideal olan bir rakam getirilebildi mi? Ben getirilebildiği iddiasında değilim. Ama bilesiniz ki ben de Başbakan ve milletvekiliyim. Elimde sizlerden pek farklı maaşım yok. Benim başbakan olarak başbakanlık tazminatım 220 milyon lira, milletvekilliği maaşını da zaten biliyorsunuz. Yani aramızda çok ciddi farklar yok. Ama bu kaderi beraber paylaşacağız. Ama nedir? Onurlu bir görev icra ediyoruz. Bu işin bir sevda işi olduğunu ifade etmek isterim.'' KENT İÇİNDEKİ HASTANELER Bütün vatandaşların kamu sağlık hizmetlerinden eşit ve adaletli olarak yararlanmasının önünü açacaklarını belirten Başbakan Erdoğan, kentin içindeki hastanelerin yerine, daha uygun yerlerde modern ve çağdaş hastaneler yapacaklarını söyledi. Şişli Etfal Hastanesi'ni bu konuda örnek veren Erdoğan, bu hastanenin yerine Seyrantepe'de modern bir hastane yapacaklarını ifade etti. Sağlıkta reform sürecinde bazı sıkıntılar da yaşandığını bildiren Erdoğan, SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığı'na devrinden sonra eczanelerde yaşanan sıkıntılara işaret ederek, 16 bin eczane ile anlaşma yapıldığını, bu konudaki sıkıntıların da süratle giderileceğini söyledi. Erdoğan, protokol gereği eczanelere 45 gün içinde ödenmesi gereken ilaç paralarının da zamanında ödenmesi için tüm gayreti gösterdiklerini, eczanelerin hak kaybına uğramasını istemediklerini belirtti. ''PERFORMANSA DAYALI SİSTEM DEVAM EDECEK'' Vatandaşlara daha nitelikli sağlık hizmeti verilmesi, hekimlerle diğer sağlık çalışanlarına hak ettikleri ücretin ödenebilmesinin önünü açan performansa dayalı katkı payı ödeme sistemine devam edeceklerini belirten Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bu uygulama ile hastanelerde mesaiye uyma konusunda duyarlılığın arttığını, mesai saatlerinin gönüllü olarak uzadığını söyledi. Erdoğan, 1500 hekimin muayenehanelerini gönüllü olarak kapattığını, bunun yaptıkları işin ne kadar doğru olduğunu ve hekimler tarafından da benimsenmesinin göstergesi olduğunu kaydetti. Tüm hekim ve sağlık çalışanlarının bayramını kutlayan Erdoğan, konuşmasının ardından başarılı çalışmalarıyla ödüle değer bulunan 81 ilden birer hekime plaket verdi. Bu arada, Başbakan Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, aynı otelde AK Parti İstanbul İl Başkan Yardımcısı ve Teşkilat Başkanı Nureddin Nebati'nin oğlu Muhammed Süleyman Nebati'nin basına kapalı olarak yapılan sünnet törenine de katıldılar.