Gerekli önlemler alınmazsa alarm vermekte olan Türkiye'nin sağlığı tamamen bozulacaktır.
Abone olTürk Sağlık Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, çalışanların sağlık haftasını sıkıntılı karşıladıklarını belirterek, idarecilerin sağlık personelinin sorunları üzerine daha fazla eğilmelerini istedi.
Kahveci ayrıca, Türkiye'nin sağlık sisteminin kötü performans gösterdiğini belirterek, "Gerekli önlemler alınmaz, sağlığa yeterli bütçe ayrılmazsa, alarm vermekte olan Türkiye'nin sağlığı tamamen bozulacaktır" dedi.
Türkiye Kamu-Sen'e bağlı Türk-Sağlık Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, 07-13 Nisan Dünya Sağlık Haftası dolayısıyla Türk sağlık alanında yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Kahveci, Türkiye'de özellikle son yıllarda salgın ve bulaşıcı hastalıklarda yaşanan gelişmelerin kaygı verici boyutlara ulaştığını belirterek, son dönemde Türkiye'de özellikle büyük şehirlerde binlerce insanının ishale yakalandığını hatırlattı. Gıda zehirlenmesinin inanılmaz boyutlara oluştuğunu belirten Kahveci, kanser vakalarında da artış yaşandığını kaydetti. Kahveci sadece geçen yıl 19 bin civarında yeni verem hastasının saptandığını ifade ederek, Türkiye'de verem sıklığının 100 binde 26 iken bu rakamın İstanbul'da 2005 yılı için 100 binde 57 olduğunu kaydetti.
Özellikle bulaşıcı ve salgın hastalıklarda yaşanan artışın temel nedenin koruyucu sağlık hizmetlerinin ihmal edilmesi olduğunu iddia eden Kahveci, artık sağlıkta nihai amacın insanların hasta olmamasını sağlamak olduğunu belirtti. Sağlık politikalarının temel eksininin tedavi hizmetleri olmaktan çıkarılmasına bağlayan Kahveci, erişebilir ve yaygın bir sağlık hizmetinin vatandaşa verilmesi için bunun şart olduğunu ileri sürdü. Ülkelerin sağlıkta gelişmişlik düzeylerini belirleyen bazı göstergelerin Türkiye'nin sağlıktaki durumun gözler önüne serdiğini vurgulayarak açıklamasına şöyle devam etti: "Türkiye, bugün Birleşmiş Milletler'e üye 189 ülke içinde 5 yaş altı çocuk ölümleri sıralamasında 108.'dir.
Türkiye'de bebek ölüm hızı yüzde 29'dur. Ülkemizde görülen Anne ölümlerinin 4/5'i önlenebilir nedenlerden meydana gelmektedir. AB ülkelerinde sağlığa ortalama bin 700 dolar ayrılırken, bu rakam Türkiye'de 400 dolar civarındadır. Dünya Sağlık Örgütü'nün bizim gibi ülkeler için sağlığa genel bütçeden ayrılması gereken pay en az yüzde 10 iken biz yüzde 5 bile ayırmıyoruz. UNICEF 2004 yılında yayınladığı raporda Türkiye, sağlıkta dünyanın en zayıf 20 ülkesi arasında yer aldığını, ülkemize bu raporda 10 üzerinden 0,5 puan verildiği unutulmamalıdır. Tüm bu göstergelere baktığımızda Türkiye'nin sağlık sisteminin kötü performans gösterdiğini görüyoruz. Gerekli önlemler alınmaz, sağlığa yeterli bütçe ayrılmazsa, alarm vermekte olan Türkiye'nin sağlığı tamamen bozulacaktır."
Kahveci, sağlık çalışanlarının sağlık haftasını sıkıntılı karşıladığını belirterek, sağlıkta ücret yetersizliği, yabancı personel ithali, adaletsiz döner sermaye dağıtımı, sağlık kurumlarındaki iş sağlığına aykırı çalışma şartları, can güvenliği gibi birçok sorunun çözüm beklediğini, idarecilerin sağlık haftasında birazda sağlık personelini düşünmelerini istedi.