Sadece farkettirin baskı yapmayın

Eğitim başlarken öğrencilere “Sana şu kadar masraf yaptım. Bunca masrafı boşa çıkarma” gibi ifadeler öğrencilerin psikolojilerini olumsuz yönde etkiliyor.

Yeni eğitim sezonuyla birlikte ailelerin eğitim harcamalarına dikkat çeken Yard. Doç. Dr. M. Zeki Ilgar, “Bu masrafların aile bütçesinden yapıldığını hissettirmeniz yeterli, daha fazlası hatalı olur.” dedi.


Uzmanlar, alışverişlerin aile bütçesinden yapıldığının çocuğa fark ettirilmesinin yeterli olacağını kaydediyor.

Okul masrafları özellikle dar gelirli ailelerin bütçesini zorlarken, veliler de büyük stres yaşıyor.

Türk Eğitim-Sen’in yaptığı ankete göre ilköğretim okullarına bağlı anasınıfına başlayan bir öğrencinin okula ilk adımının maliyeti 369,33 YTL ile 843,90 YTL arasında değişiyor. Çocuğunu ilköğretime yeni kayıt yaptıracak aileler de ortalama 417,35 YTL harcama yapıyor. Ebeveynler çocuğunu okula eksiksiz göndermek istiyorlar ise bu rakam 1.297,71 YTL’ye kadar çıkabiliyor. Ortaöğretim çağına gelmiş çocukları bulunan ailelerin işi daha da zor. Genel liseye başlayacak bir öğrencinin ailesine maliyeti 656,97 YTL ile 1.787,72 YTL arasında değişiyor.

Atatürk Üniversitesi Kâzım Karabekir Eğitim Fakültesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. M. Zeki Ilgar, ailelerin, çocuklarının sağlıklı bireyler olmaları, toplumun ve ailelerin geleceği için yatırım yaptıklarının şuuruna varmaları gerektiğini söyledi. Ilgar, ailelerin, çocuklarına eğitim amaçlı yapılan harcamaların aile bütçesinden yapıldığını hissettirmelerinin yeterli olacağını söyleyerek, “Senin için şunu yaptım, senden şu karşılığı bekliyorum.” şeklinde bir yaklaşımın hatalı olduğunu vurguladı. Aynı şekilde sene sonunda başarısız olan bir öğrenciye “Sen üzerine düşeni yapmadın. Emeklerimiz, harcamalarımız boşa gitti.” şeklinde, yapılanları sürekli yüze vurmanın da hatalı olduğunu ifade eden Ilgar, “Sorumluluk bilincini oluşturmak en sağlıklı yoldur.” dedi. Psikolog Doktor Cüneyt Kaya ise, çocuğa zamanı gelmeden hesap sormanın henüz kişiliği olgunlaşmamış, oturmamış olan çocuklarda derin yaralar açabileceğine vurgu yapıyor. Böyle bir çocuğun okul, aile yaşantısı ve arkadaş çevresi ile olan ilişkilerine dair kendi içinde bir boşluğa düştüğünü ifade eden Kaya, çocuğun kendi geleceğine dair adımlar atacağı bu dönemde ciddi hatalar yapabileceğine dikkat çekiyor.

Kaynak: www.zaman.com.tr