Sabancı'dan AK Parti'ye övgü

Erol Sabancı "Önceleri zayıf görünen noktaları, pozitife dönüştü” diyerek hükümeti beğendiğini söyledi.

Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Erol Sabancı, AKP iktidarı ile ilgili endişelerinin yersiz çıktığını belirterek, “Yeni hükümetin girişimleri, onların, sorunların çözümüyle başa çıkabilecek ve bizim de iş konuşabileceğimiz doğru insanlar olduklarını kanıtladı; önceleri zayıf görünen noktaları, pozitife dönüştü” dedi. Erol Sabancı uluslararası bankacılık dergisi The Banker’in son sayısında yayımlanan söyleşide bankacılık reformu, Türkiye’nin siyasi ve ekonomik görünümü ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Sabancı, Türk halkının ve yabancı iş ortaklarının yeni hükümet ile ilgili endişelerinin yersiz çıktığını görmekten mutlu olduğunu belirtti. Tek parti hükümetinin Türkiye için “hayırlı” olduğunu ifade eden Sabancı, hükümetin Irak sorununda doğru davrandığını vurguladı. Sabancı, hükümetin en büyük ekonomik sorunun ise IMF/Dünya Bankası programlarını koordine ve yüksek enflasyonla mücadele etmek olduğunu ifade etti. Sabancı, Türkiye’deki enflasyon oranın yıllarca yüzde 70’in üzerinde seyrettiğini, yıllık enflasyonun 2003 yılı sonunda yüzde 18-19 civarına düşürülmesinin büyük bir başarı olduğunu belirtti. Yüksek enflasyon nedeniyle hem nominal hem de reel olarak yıllarca çok yüksek faiz oranlarıyla yaşanıldığına dikkat çeken Erol Sabancı, “Faiz oranları yüzde 75-80 düzeyindeydi. Bugün bileşik faiz oranları yüzde 28’lere kadar gerilemiş durumdadır. O yüksek rakamlardan yüzde 28’e inebilmek büyük başarıdır” dedi. Sabancı, 2003’te ekonomik politikaların doğru şekilde uygulanması sonucunda döviz kurunda da istikrar sağlandığını ifade etti. Performans ve kilit ekonomik faktörlerdeki düzelmelerin yatırımcıyı ve halkı daha da rahatlattığına dikkat çeken Erol Sabancı, “Ancak bizi etkileyen, özellikle de özelleştirme faaliyetlerimize yansıyan uluslararası sorunlar mevcut. Bu uluslararası sorunlar hükümetin 2003 için belirlediği 4 milyar dolarlık özelleştirme hedefine ulaşmasını engelledi`` dedi. Sabancı, bunu, uluslararası kuruluşların kendi ülkelerindeki sorunlar nedeniyle Türkiye’ye gelmekte isteksiz olmalarına ve Türkiye’yi cazip bulmamalarına bağladı. Sabancı, “Türk Hükümeti de bu nedenle ağırdan alıyor. Amaç, ne olursa olsun verilen fiyatı kabul etmek değil, zaten şu anda hükümetin buna ihtiyacı da yok, gerekli cephanesi var” dedi. Son iki yıl içinde bankacılık sisteminde ciddi yeniden yapılanma çalışmaları gerçekleştirildiğine değinen Sabancı, daha önceleri bankacılık lisanslarının fütursuzca dağıtıldığı, sahip ve yöneticilerinin kim olduğu ciddi düşünülmeden bankalara faaliyet iznini verildiği bir dönem yaşandığını hatırlattı. Sabancı, bu bankaların bazılarının sisteme büyük sorunlar getirdiğine işaret ederek, özel bankalarda yaşanan bu gelişme sonrasında 22 tanesinin sistemden ayıklandığını söyledi. Sistemde büyük pay sahibi olan devlet bankalarının ise verimlilik konusunda son derece dikkatsiz davrandığını dile getiren Sabancı, “Çok fazla personel barındırıyorlardı ve kredilendirme politikaları gevşekti. Bugün gelinen noktada, geriye kalan üç devlet bankasının yönetiminde profesyonel ekipler görev yapıyor, fazla personel ile zayıf kredilendirme sorunları çözülüyor” şeklinde konuştu. Sabancı, sınırsız mevduat garantisinin bankacılık sektöründe büyük sorunlar yarattığını belirterek, ``Çünkü sınırsız güvence sağlayan bu şemsiye sayesinde zayıf ve kalitesiz bankalar büyük meblağlarda fonlar topladı. Sistem onlara olağanüstü fonlama imkanları sağladı” dedi. Sabancı, bu ortamda güçlü bankaların da çaresizlikten bu eğilimi belli ölçülerde izlemek zorunda kaldığını, bunun da faiz oranlarını gereksiz derecede artırdığını kaydetti. Sabancı, Akbank’ın, son 25 yılın 18’inde en karlı Türk şirketi olduğunu, diğer yedi yılda da ikinci sırada yer aldığını vurgulayarak, “Sabancı Holding dışında bulunan ve serbestçe alınıp satılan yüzde 29’luk Akbank hisselerinin önemli bir kısmı, yüzde 70’i, kurumsal yatırımcıların elinde. Bu bize ilave bir rahatlık veriyor. Menkul Kıymetler Borsası’nda kote edilmiş bulunan 300 hissemize bakıldığında Akbank en değerli şirket konumunda ve bugünkü değeri 6.2 milyar dolar” diye konuştu. Borsadaki en değerli banka olmanın önemli olduğunun altını çizen Erol Sabancı, 2003’ün ilk dokuz ayında borsada kayıtlı 10 bankanın vergi öncesi karlarının toplamı içinde Akbank’ın payının yüzde 61 olduğunu vurguladı. Sabancı, genel görünümün hem Akbank hem de Türkiye için olumlu olduğuna dikkat çekerek, “Bilhassa AB üyeliği ve Kıbrıs’ta çözüm gibi önemli siyasi gelişmelerin hayata geçeceği çok daha iyi yılları dört gözle bekliyoruz” dedi.