Milletle cumhuriyeti DYP’nin bağdaştırdığını belirten Ağar, güçlü bir siyaset geleneğinden geldiğini söyledi.
Abone olMilletle cumhuriyeti DYP’nin bağdaştırdığını belirten Ağar, ‘Sabah Eyüp Sultan’da namazımızı eda eder, akşam Cumhuriyet Balosu’nda smokinimizle varoluruz? dedi. DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, milletle cumhuriyeti tanıştıran ve bağdaştıran güçlü bir siyaset geleneğinin devamı değil, kendisi olduklarını savunarak, ‘Biz sabah gider Eyüp Sultan’da sabah namazımızı eda ederiz, akşam da gider Cumhuriyet Balosu’nda smokinimizle var oluruz.’ dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın tartışma yaratan ‘Çalışmak istediğim adamların benimle frekansları tutacak, vücut dilini, leb demeden leblebiyi anlayacak’ sözlerini bir televizyon programında değerlendiren Ağar, hükümetin bürokrasi politikasını, ‘365 mebusum var diye kadrolaşma yapamazsın’ sözleriyle eleştirdi. Ağar, ‘Memurlar için Kamu Personel Sınavı vardır, biliyorsunuz. Onun yerine her halde şimdi vücut dilinden anlama sınavı koyacaklar’ dedi. Ağar, şunları söyledi: ”Başbakanımız diyor ki; ‘Leb demeden leblebiyi anlayacak vücut dilini çözecek memurlar arıyorum.’ O zaman önce bir vücut dili eğitimi okulları açılmalı, memurlara altı aylık eğitimler. Tek tip adamlarla doldurmaya başladığın vakit bunun bir kabul edilebilirliği olmaz. Ondan sonra işte böyle vücut dili jimnastiği filan kurslar açmak gereği olur.” AKP ve GP’nin merkez sağ partiler olup olmadığı yolundaki sorulara, ‘Kimin neresi benziyor’ cevabını veren Ağar, siyasetin bir gelenek olduğuna dikkat çekti. Milletle cumhuriyeti tanıştıran ve bağdaştıran güçlü bir siyaset geleneğinin devamı değil, kendisi olduklarını savunan Ağar, şöyle dedi: ‘Biz sabah gider Eyüp Sultan’da sabah namazımızı eda ederiz, akşam da gider Cumhuriyet Balosu’nda smokinimizle var oluruz orada. Hiç kimse yadırgamaz bizi. Bizim olduğumuz düzende millet rencide ettirilmez, devlet de tedirgin olmaz.’ Baraj problemleri olmadığını savunan Ağar, parti kongrelerinden sonra sokağa çıkıp dolaştığını belirtirken, ‘İşimiz bu, insan sarrafıyız, gözler yalan söylemez. O ilgiyi, alâkayı görüyoruz’ dedi.