BIST 9.725
DOLAR 35,19
EURO 36,71
ALTIN 2.967,32
HABER /  EKONOMİ

Rusya için tehlike çanları çalıyor!

RUSYA ekonomisi alarm veriyor. Petrol fiyatlarının 30 doların altına düşmesi ekonomisi petrole dayalı olan Rusya için kriz beklentisini güçlendirdi.

Abone ol

Petrol fiyatları 30 doların altına indi.

Piyasa uzmanlarının yayınladığı raporlara göre fiyatlarda düşüş sürecek. Öyle ki petrolün varil fiyatı 20 doları görebilir.

Petrolün varil fiyatının 20 dolara düşme demek Rusya ekonomisi için çöküş anlamına geliyor. Gelir kaynakları başlıca petrol ürünleri ve doğalgaz olan Rusya, petrol fiyatları düştükçe ekonomisinde kriz beklentisi de yükseliyor. 

RUSYA PETROL FİYATLARINDAN 100 MİLYAR DOLAR KAYBETTİ

Rusya Maliye Bakanı Anton Siluanov, geçen cumartesi yaptığı açıklamada, ülkesinin 2016 bütçesinin, petrol fiyatlarının varil başına 50 dolara göre planlandığını belirterek, gelecek yılın bazı dönemlerinde fiyatların 30 doların altına inebileceğine dikkati çekti. Siluanov, son açıklamasında ise Rusya'nın, petrol fiyatlarında yaşanan düşüş nedeniyle 90 ila 100 milyar dolar kaybettiğini vurguladı.

Rusya ekonomisi petrol fiyatları

Buna ek olarak Rusya gerek döviz rezervlerinde, gerekse petrol ve gaz gelirlerini topladığı varlık fonunda erime gören ülkelerden. Ancak bir teselli, dolar karşısında değer kaybeden rublenin özellikle ufak petrol ihracatçılarını nispeten koruması. Elbette bu durum, sıradan Ruslar için geçerli değil.

PETROL FİYATLARINDAKİ DÜŞÜŞ EN ÇOK HANGİ ÜLKELERİ ETKİLİYOR?

ABD: ABD düşen petrol fiyatlarından hem olumlu, hem olumsuz etkilenen ülkelerden. Düşük vergi oranı nedeniyle pompa fiyatları sadece son 1 yıl içinde % 40'tan fazla azaldı. Bu durum, hem şirketlerin hem hanelerin enerji giderlerinde, ekonomiye iç talep olarak da dönen büyük bir tasarruf demek. Buna mukabil petrol fiyatları yüksekken kâr eden, borçları fazla kaya petrol şirketleri için durum hiç iç açıcı değil. Bu şirketler harcamalarını kısıp verimliliklerini artırsalar da zarar ediyor ve borçlarını çevirmekte güçlük çekiyorlar. Beraberinde getirdiği işten çıkarmalar ile bu durum, ABD ekonomisini de olumsuz etkileyebilir.

KANADA: Kanada'nın durumu ABD'den daha kötü. Kanada tipi ağır petrolün varili kısmen 20 doların altına indiği için ülke ekonomisi geçen yıl neredeyse resesyona giriyordu.

VENEZUELA: Petrol fiyatlarının düşüşünden en kötü etkilenen OPEC üyesi Venezuela. Ekonomisi neredeyse tamamen her gün yaptığı yaklaşık 2 milyon varillik petrol ihracına bağımlı ülke için petrol fiyatındaki her 1 dolarlık düşüş, senelik 720 milyon dolar gelir kaybı demek. Bu durum, Venezuela'nın iflasın kıyısına gelmesine yol açtı.

BREZİLYA: Güney Amerika'nın en önemli petrol üreticilerinden Brezilya da durumu pek iç açıcı olmayan ülkelerden. Düşen fiyatlar, devlet petrol şirketi Petrobras'ın, içine cumhurbaşkanı Dilma Rousseff'i de alan yolsuzluk soruşturmaları, Rio 2016 olimpiyatının getirdiği maddi yükle birleşince Brezilya, ülke tarihinin en büyük ekonomik buhranlarından birine girmekte.

petrol fiyatları

NİJERYA, ANGOLA, CEZAYİR, LİBYA: Batı Afrika'daki iki OPEC üyesi Nijerya ve Angola da düşen petrol fiyatından olumsuz etkilenenlerden. Her iki ülke de neredeyse tamamen petrol ihracından geçindiğinden, ekonomik büyüme hızları birkaç yıl öncesine göre yarıya inmiş durumda.

Kuzey Afrika'daki iki OPEC üyesinden Cezayir de düşen petrol fiyatlarının etkisini ekonomisini çeşitlendirerek azaltmaya çalışıyor. Fakat sadece geçen yıl içinde ülkenin döviz rezervleri 2014 sonunda 180 milyar dolarken, bu yılı 150 milyar dolar civarında kapattı. Libya'da ise düşük petrol fiyatları, ülkenin içinde bulunduğu siyasi krizde çarpan etkisi yaratıyor.

SUUDİ ARABİSTAN: Suudi Arabistan'ın petrol fiyatı yüksekken biriktirdiği döviz rezervleri, yılbaşından beri büyük değer kaybetti.Erime bu hızda devam ederse, bütçe açıkları ile beraber ülkenin birkaç yıl içinde çok zor durumda kalması kaçınılmaz.

Krallık 2016 bütçesinde akaryakıta % 50, doğalgaza % 66 zam yapmasına rağmen devlet gelirlerinde hatırı sayılır bir azalma bekliyor ve bu nedenle devlet petrol şirketi Saudi Aramco'nun kısmen de olsa özelleştirilmesinden dahi bahsedebiliyor.

IRAK: Yaşadığı siyasi sorunların üstüne düşen petrol fiyatları, Irak için de büyük sorun.

Yaklaşık 9 milyonluk iş gücünün 7 milyonunun devlet memuru olduğu Irak'ta maaşların devlete yükü aylık 4 milyar dolarken, 2015'te ülkenin aylık ortalama petrol ihraç geliri 3.8 milyar dolarda kaldı.

İRAN: Ortadoğu'daki petrol üreticileri arasında düşen fiyatlardan etkilenenlerden biri de İran. Fakat bu etkiyi hafifleten bir etken var: Ülke zaten dört yıldır uluslararası yaptırımların etkisi altında ve petrol ihracatını yarıya indirmiş durumda. Yaptırımların sonunun yaklaşması, İran'ın petrol ihracını yüksek ölçüde arttırıp düşen fiyatların etkisini azaltabilmesi ihtimalini barındırıyor.

ÇİN VE HİNDİSTAN: Dünyanın en önemli petrol ithalatçılarından Çin ve Hindistan ucuz petrolden faydalanan ülkelerden.

Her iki ülke de düşen pompa fiyatları nedeniyle özellikle benzin tüketiminde çok yüksek artış görürken, diğer taraftan stratejik petrol rezervlerini dolduruyorlar. Ayrıca Hindistan, düşük fiyatları fırsat bilip akaryakıt sübvansiyonlarını kaldırıyor.

AVRUPA BİRLİĞİ: Çoğunlukla petrol ithalatçılarından oluşan Avrupa da düşen fiyatlardan olumlu etkilenen bölgelerden.

Pompa fiyatlarındaki düşüşler, Avrupa ticareti için önemli bir girdi olan dizelin litresinin 1 avronun altına inmiş olması, Yunanistan krizinden halen tamamen düze çıkmamış AB ekonomisini rahatlatan bir unsur.

TÜRKİYE: Türkiye petrol fiyatındaki düşüşten faydalanan, fakat bu faydanın bir kısmını döviz kuru nedeniyle kaybeden ülkelerden.

Benzerini Merkez Bankası başkanı Erdem Başçı'nın geçtiğimiz hafta bakanlar kuruluna yaptığı sunumda gösterdiği aşağıdaki grafik, hızla yükselen akaryakıt talebine cevap vermek için Türkiye'nin ham petrol ithalindeki artışa rağmen enerji ithalat giderinin azaldığını gösteriyor.

Türk lirasının dolar karşısındaki değer kaybı, petrol fiyatındaki düşüşünün pompaya yansımasını engelleyen bir etken. Bu etken olmasaydı, bugün benzinin litresi 3 lira olabilirdi.