ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Rus askerlerini Suriye'den çekeceği yönündeki açıklamasını değerlendirdi.
Abone olABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Rus askerlerini Suriye'den çekeceği yönündeki açıklamasına ilişkin, "Eğer Rusya çekilecekse bu onların seçimi fakat biz müttefiklerimizle ülkede istikrar sağlamaya devam edeceğiz." dedi.
Sözcü Nauert, günlük basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Putin'in Rus askerlerini Suriye'den çekeceği yönündeki açıklamasının gündeme getirilmesi üzerine bu konuya değinen Nauert, şöyle konuştu:
İSTİKRAR SAĞLAMAYA DEVAM EDECEĞİZ: "Çok ilginç; Rusya, Suriye'de görevin bittiğini düşünebilir. Suriye'de bizim işimiz bitmedi. 'Biz' derken ABD'yi, bütün koalisyon güçlerini kastediyorum. DEAŞ'ın elinde olan yerler var, ülkede hala istikrarın sağlanması gerekiyor. Eğer Rusya çekilecekse bu onların seçimi fakat biz müttefiklerimizle ülkede istikrar sağlamaya devam edeceğiz."
ABD'NİN ESED İLE ANLAŞTIĞI İDDİASI: Nauert'e, ABD'de yayın yapan New Yorker dergisindeki bir makalede geçen "ABD, Esed'le 2021 yılına kadar görevde kalması konusunda anlaştı." iddiası soruldu.
ABD'nin Suriye konusunda Cenevre sürecini takip ettiğini belirten Nauert, "Suriye'nin geleceğinde Esed'in olacağını düşünmüyoruz. Bu, Suriye halkının vereceği bir karardır." yanıtını verdi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, ısrarlı sorular üzerine, "Makalede 2021'e kadar Esed'in iktidarda kalmasını kabul ettiğimiz yazılıyor. Biz böyle bir şeyi kabul etmedik." açıklamasını yaptı.
"RUSYA ANLAŞMALARA GELİNCE DÜRÜST BİR TARAF DEĞİL"
Ayrıca Nauert'e, Rusya'nın ABD'ye "Birbirimizin içişlerine karışmayalım." teklifinin neden Başkan Donald Trump yönetimi tarafından "reddedildiği" sorusu da yöneltildi.
Rusya'ya güvenilemeyeceğini söyleyen Nauert, "Komik olan, sanki teklifi biz reddetmişiz gibi bir hava estiriliyor. Size hatırlatmak isterim ki Rusya anlaşmalara gelince dürüst bir taraf değildir." diye konuştu.
Nauert, bu sözlerine gerekçe olarak Minsk anlaşmasını ve Orta Ölçekli Nükleer Güç Anlaşması'nı gösterdi.