BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Rumsfeld'in pişkinliği insanı çıldırtır

Iraklı esirlere yapılanları doğal karşılayan Rumsfeld, Irak'ta Cenevre Sözleşmesi'ne aykırı bir durum olmadığını söyledi.

Abone ol

Radikal Gazetesi'nin haberine göre, Senato komisyonunda terleyen Rumsfeld, Ebu Garib'i teftiş etmek için dün sürpriz biçimde başkent Bağdat'a gitti. Rumsfeld, uçakta gazeteciler tarafından işkence konusunda 'ahret sualine' tutuldu.

Amerikan Savunma Bakanı: Irak'ta Cenevre Sözleşmeleri'ne uyuluyor. Yeni işkence görüntülerini, sözleşmeye aykırı olduğu için yayımlamadık

ABD Kongresi üyeleri Pentagon'un sunduğu Iraklı esirlere yönelik yeni işkence ve cinsel taciz görüntülerini dehşetle izleyip öncekilerden bile vahim bulurken, Savunma Bakanı Donald Rumsfeld'den birbiri ardına pişkin açıklamalar geldi. Önceki gün Senato'ya verdiği ifadede Iraklı esirlere uygulanan sorgu tekniklerinin Cenevre Sözleşmesi'ni
ihlal etmediğini savunan Rumsfeld, senatörlerin sert eleştirileri üzerine dün sürpriz biçimde Irak'a gidip Ebu Garib Hapishanesi'ni teftiş etti. Rumsfeld, uçakta kendisini soru yağmuruna tutan gazetecilere, bu kez yeni işkence görüntülerini Cenevre Sözleşmeleri'ni ihlal etmeme kaygısıyla yayımlamadıklarını söyledi.

Senato'nun tahsisler komitesinin savunma alt komisyonunda ifade veren Rumsfeld, "Irak'ta fiziksel ve psikolojik manipülasyonu içeren sorgu süreçlerine izin verilebilir" dedi. Cenevre Sözleşmesi'nin Irak'taki tüm esirlere uygulandığında ısrar eden Rumsfeld, 'terörle savaş' kapsamında Guantanamo Üssü'nde tutulan esirlere ise her muamelenin mubah olduğunu savundu: "Onlar terörist. Savaş kanunlarına uymuyorlar. Masum sivilleri öldürüyorlar."

Sorgu teknikleri...

Esirlere kötü muamelenin cezalandırılacağını söyleyen Rumsfeld, senatörlerin Pentagon'un izin verdiği sorgu yöntemlerinin işkenceye yol açtığı eleştirisini ise reddetti. Pentagon'un sorgu tekniklerinden bazıları şöyle: Haşince korkutma, sorguda askeri köpeklerin hazır bulunması, esirlerin en fazla 72 saat uykusuz bırakılması, beslenme değişiklikleri, 30 günden uzun süren tecrit, esirlerin en fazla 45 dakika boyunca aşağılayıcı pozlara sokulması, esirlerin başına günlerce çuval geçirilmesi...

1949 tarihli Cenevre Sözleşmesi'nin 17. maddesinde ise şöyle deniliyor:

"Savaş esirlerine bilgi vb şeyler elde etmek için fiziksel-zihinsel işkence ve baskı uygulanamaz. Yanıt vermeyi reddedenler tehdit edilemez, hakarete uğratılamaz, hiçbir nahoş ve aleyhte davranışa maruz bırakılamaz."

Nitekim Demokrat senatör Richard Durbin, ABD'nin yöntemlerinin sözleşmenin
'çok ötesine geçtiğini' belirtirken, Irak'ta esirlere işkencenin intikamı olarak ABD vatandaşı Nick Berg'in kafasının kesildiğini ve kaçırılan başka Amerikalılar olduğunu hatırlattı.

'Cehennemin katları'

Önceki gün kapalı bir odada 1600'den fazla işkence fotoğrafını inceleyen Kongre üyeleri, tiksinti ve öfkeye kapıldı. Durbin, hislerini "Sanki cehennemin katlarına iniyormuşuz gibi. Maalesef bu cehennemi biz yarattık. Bunun üst düzeydekilerin bilgisi dışında olduğuna inanamıyorum" diye dile getirdi. Cumhuriyetçi senatör John Warner ise, Amerikan askerlerinin akıbetini olumsuz etkileyeceği gerekçesiyle görüntülerin yayımlanmasına karşı çıktı. Esirlerin hırlayan köpeklerin önünde diz çökmeye, erkeklerin eşcinsel ilişkiye, kadınların göğüslerini göstermeye zorlandığı, köpek ısırıklarının yol açtığı yaralar ve çok sayıda cesedin sergilendiği görüntüler arasında ABD askerlerinin aralarında kurdukları cinsel ilişkiler de var.

'Aslında ben istiyorum...'

Irak'a giderken uçakta gazetecilerin ısrarlı sorularıyla köşeye sıkıştırdıkları Rumsfeld ise, bu görüntüleri medyaya vermeme gerekçesini Cenevre Sözleşmesi'ni ihlal etmeme kaygısıyla açıkladı!: "Aslında ben tüm görüntülerin yayımlanmasını istiyorum. Ancak Pentagon avukatları, buna, esirlerin kimliklerinin belli olacağı, küçük düşecekleri ve Cenevre Sözleşmesi'nin ihlal edileceği temelinde karşı çıkıyorlar."

Irak'ta ABD güçlerinin komutanı korgeneral Ricardo Sanchez ile hapishanelerin komutanı tümgeneral Geoffrey Miller'ı hizaya çeken ve Ebu Garib'i teftiş eden Rumsfeld, "Esirlere uygun davranılmasını, askerlerin doğru hareket etmesini önemsiyoruz" dedi.
Amerikan televizyonları, Bush kasımda ikinci kez seçilse bile, Rumsfeld'in görevini sürdürme şansı kalmadığı görüşünde.

'Başkanlığa uygun değil'

Financial Times gazetesi de, Rumsfeld ile komutanın tüm üst kademesini kovmasını isteyerek, "Bush, ABD Başkanlığı'na uygun değil. Bu ahlaki değil, pratik bir yargı. Bush'un sahte sofuca basitliği ve küstah tek taraflılığı için bu dünya çok karmaşık ve tehlikeli" diye yazdı.