ABD Savunma Bakanı Rumsfeld, geçen yıl Irak’ta Ebu Garib hapishanesindeki işkence skandalı sonrasında iki defa Başkan Bush’a istifasını sunduğunu, ortaya çıktı.
Abone olABD Savunma Bakanı Rumsfeld, geçen yıl Irak’ta Ebu Garib hapishanesindeki işkence skandalı sonrasında iki defa Başkan Bush’a istifasını sunduğunu, ancak reddedildiğini söyledi. Rumsfeld, Almanya’da gelecek hafta düzenlenecek güvenlik konferansına, bu ülkede kendisi hakkında açılan bir savaş suçu davası nedeniyle gitmeyebileceğini bildirdi. CNN televizyonunda Larry King’in sorularını yanıtlayan Rumsfeld, “O dönemde Başkan Bush’a iki kez istifamı sundum ve benim kalıp kalmayacağım konusundaki kararı onun vermesi gerektiğini hissettiğimi söyledim. Başkan, benim kalmamı istediği yönünde kararını verdi” dedi. Rumsfeld’e, terörizmle savaş ve Irak’ta aldığı pozisyon çerçevesinde; askeri komutanlar, istihbarat topluluğu ve ABD Kongresi’nin pek çok üyesinden sert eleştiriler yöneltilmişti. Ebu Garib skandalının patlamasıyla tüm dünyadan büyük tepki toplamıştı. Skandalla ilgili hazırlanan raporda, Rumsfeld ve askeri komutanların, işkence olaylarında “yönetim hatası” olduğu sonucuna varılmış ve Rumsfeld’in istifası istenmişti. Ancak ABD Başkanı Bush, kamuoyu önünde Rumsfeld’in çalışmalarını öven üst üste açıklamalarıyla desteğini ortaya koyarak tartışmalara son vermişti. ALMANYA’YA GİTMEMESİ GÜNDEMDE Bu arada Rumsfeld, Almanya’da iki gün sürecek güvenlik konferansına bu ülkede hakkında açılan bir savaş suçu davası nedeniyle katılmayabileceğini belirti. ABD Savunma Bakanı, “Almanya’daki konferansa katılmasının, söz konusu dava nedeniyle mi? belirsiz olduğu sorusuna “bu, dikkate almamız gereken bir husus” yanıtını verdi. Rumsfeld’i, 2002’deki konferansta yardımcısı Paul Wolfovitz temsil etmişti. New York merkezli Anayasal Haklar Merkezi, Alman savcılarla, Rumsfeld’in de içinde bulunduğu ABD yetkilileri Ebu Garib’daki işkencelerden sorumlu tutan bir dava dosyası hazırlamıştı. Rumsfeld hakkındaki dosya, Alman yasalarının, ulusal sınırlar dışında işlenen savaş suçları ve insan hakları ihlallerinin takip edilebilmesine olanak tanıdığı için Almanya’da hazırlanmıştı. Dava dosyası, bu ülkenin Uluslararası Ceza Mahkemesi üyesi olmaması nedeniyle ABD’de hazırlanmadı.