Rumsfeld Belçika Hükümeti'ni böldü

ABD Savunma Bakanı Belçika'da bulunan bir yasanın değiştirilmemesi halinde NATO'nun taşınabileceğini ileri sürdü.

Brüksel'de NATO Savunma Bakanları toplantısına katılan ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfled, yeni kurulan Belçika Hükümeti'ni böldü. Rumsfeld, "Şayet Belçika'nın soykırım yasası değiştirilmezse, NATO karargahını başka yere taşırız" demişti. Belçika'da, dünyanın başka hiçbir ülkesinde bulunmayan bir yasa, yabancıların, bu ülkede yaşamasalar ve kendi ülkelerinde dokunulmazlıkları olsa dahi, bir başka yabancıyı "insanlık suçu" ithamıyla mahkemeye vermelerine imkan tanıyor. 16 Haziran 1993 tarihinde yürürlüğe giren ve 10 Şubat 1999'da kapsamı genişletilen bu yasa çerçevesinde, savaş suçu, soykırım veya insanlığa karşı suç işlemekle itham edilen kişilerin, suçun işlendiği yer ile zanlı ya da mağdurların milliyeti dikkate alınmaksızın Belçika mahkemelerinde yargılanmasına imkan tanınmıştı. Yasaya istinaden, İran eski Devlet Başkanı Haşimi Rafsancani, Çad eski Devlet Başkanı Hissene Habre, Küba Devlet Başkanı Fidel Castro ve Filistin Lideri Yaser Arafat gibi isimler aleyhinde suç duyurusunda bulunuldu ve soruşturma açıldı. Son olarak Iraklı 7 aile, söz konusu yasaya istinaden Sabancı cinayeti sanığı Fehriye Erdal'ın avukatı Jan Fermon'a başvurarak ABD'li General Tommy Franks'i dava etmişti. Belçika'da, üst seviyedeki Amerikan yetkililerine karşı dava açılması üzerine ABD de yasayı sert biçimde eleştirmiş ve yasanın değiştirilmesi için girişimlerde bulunmuştu. Kısa süre önce yapılan düzenlemelerle yasanın kapsamı daraltılmış ve açılan davaları menşe' ülkelere iade etme imkanı tanınmıştı. Bu değişikliğe rağmen Rumsfeld, "Şayet Brüksel'e gelen görevlilerimizin yakalanıp hapse girme riskleri varsa, rahattlıkla NATO'daki toplantılara katılamayacaklarsa, NATO karargahının başka yere taşınması daha iyi olur" dedi. Liberaller ve sosyal demokratlardan oluşan Belçika Hükümeti, bu sözlerin ardından ikiye bölündü. Sosyal demokratlar, "ABD'lilerin istediği yasayı feshedemeyiz. NATO'daki diplomatik temaslar için ülkeye gelen herkesin geliş gidişinin emniyet içimde gerçekleşmesi için yasa garantisi var. ABD'nin amacı başka" diye yorum yaptı. Belçika Dışişleri Bakanı Louis Michel de, "ABD'ye taviz yok" derken, hükümette yer alan ve başbakan çıkaran liberallerin başkanı ise, şu değerlendirmeyi yaptı: "Yasada değişiklik gerekir. Demokratik olan ülkelerle olmayanlar arasında fark yapmalıyız. Brüksel, uluslararası diplomasinin başkenti olmaya devam etmelidir." Yasayla ilgili tartışmalar devam ederken, Belçika basınında yer alan haberlerde hükümetin ikiye bölündüğü belirtildi.