AB'nin Genişlemeden Sorumlu Üyesi Günter Verheugen, Aralık 2004 zirvesinde Rum yönetiminin veto hakkına sahip olacağını hatırlattı.
Abone olAB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Günter Verheugen, Türkiye'nin AB'ye tam üyelik müzakerelerine ilişkin karar alınması beklenilen Aralık 2004 zirvesinde Rum yönetiminin veto hakkına sahip olacağını hatırlatarak, Rum tarafının bu gücünü uygulamaya geçirmesinin mümkün olduğunu söyledi. CNN-Türk'teki Manşet programına konuk olan Verheugen, Ada'daki iki tarafa BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın planı üzerinden müzakerelere yeniden başlanması çağrısında bulundu. Rum kesiminin AB'ye katılım tarihi olan Mayıs 2004'ten önce soruna bir çözüm bulunamaması durumunda, ek bazı sorunların ortaya çıkacağını belirten Verheugen, şunları söyledi: ''Eğer Ada'da durum değişmezse o zaman şu kararı vermek gerekecek: Acaba Türkiye'ye müzakerelerin başlaması için bir tarih verilebilecek mi? Bu kuşkusuz bir engel olacak. Yasal açıdan baktığımız zaman Türk birliklerinin Ada'nın kuzeyindeki mevcudiyeti zaten uluslararası hukuka aykırı.'' Verheugen, Rum tarafının 2004 yılının Aralık ayında veto gücüne sahip olup olmayacağının ve bu gücü kullanıp kullanamayacaklarının sorulması üzerine de, şöyle konuştu: ''Evet, tam olarak böyle. Elbette kullanabilirler, sadece teorik açıdan değil bunu uygulamaya da geçirebilirler. 1 Mayıs 2004'ten sonra Kıbrıs tam üye olacak ve diğer üyelerle aynı hak ve yükümlülükler geçerli olacak. Avrupa hukuku Ada'nın kuzeyinde askıya alınmış denecek ve bu gerçekten de çok endişe verici bir durum olur. Çünkü Kıbrıs Rum hükümetinin veto hakkı olacak. Türkiye'nin müzakerelerini engelleme hakkı olacak.'' Verheugen, Türkiye'nin de Kıbrıs'taki varlığının ''Ada'nın bir parçasının, yani AB üyelerinden birinin bir aday ülke tarafından işgali'' anlamına geleceğini de ileri sürdü. TÜRKİYE'NİN ÜYELİK SÜRECİ AB Komisyonu'nun Türkiye için yayımlayacağı İlerleme Raporu'nun 5 Kasım'da açıklanacağını hatırlatan Verheugen, bu raporda Türkiye'de kat edilen mesafenin kabul edilerek, bazı sorunların üzerine gidilmesinin tavsiye edileceğini kaydetti. Verheugen, Türkiye'nin uygulama üzerinde odaklanması gerektiğini söyleyerek, bu odaklanmanın özellikle ''temel özgürlükler, ifade özgürlüğü, dini özgürlük, işkenceye karşı mücadele, dernek ve vakıf kurulması özgürlüğü, yolsuzluğa karşı mücadele'' gibi alanlarda olması gerektiğini bildirdi. Eski DEP milletvekillerinin yeniden yargılanmasının sembolik açıdan önemli olduğunu da ifade eden AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Günter Verheugen, yeniden yargılanma olduğu zaman bunun çok adil ve çok açık olması gerektiğini bildirdi.