AB Genel Sekreteri Büyükelçi Oğuz Demiralp, AB müzakere sürecinin yavaşlamış olmasının sorumluluğunun Türkiye'ye ait olmadığını söyledi.
Abone olAB Genel Sekreteri Büyükelçi Oğuz Demiralp, AB müzakere sürecinin yavaşlamış olmasının sorumluluğunu Türkiye'ye atfetmenin yanıltıcı olacağını belirterek, en büyük engelin Rum cephesinden geldiğini söyledi.
Demiralp, Türkiye-İtalya Dostluk Birliği'nce düzenlenen ''Türkiye-İtalya Medya ve Ekonomik Forumu''nda yaptığı konuşmada, müzakere sürecinin yavaşlamasına rağmen Türkiye'nin AB standartlarına ulaşmak için yapılması gerekeni bildiğini ifade etti.
Müzakere sürecinde oyunun kuralına göre oynanmadığını dile getiren Demiralp, ''AB süreci, Kıbrıs konusunun rehinesi durumuna geldi'' dedi.
8 faslın Kıbrıs ile hiç ilgisi olmadığını, AB kurucularından olan bir ülkenin 5 faslı keyfi olarak açtırmadığını kaydeden Demiralp, ''AB müzakere sürecinin yavaşlamış olmasının sorumluluğunu Türkiye'ye atfetmek yanıltıcıdır. En büyük engel Rum cephesinden geliyor'' şeklinde konuştu.
Eski Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin de Arap-İsrail sorunu, her zaman bir krize dönüşme ihtimali bulunan İran'ın nükleer programı, ABD'nin çekilmesinden sonra Irak'taki durum ve Afganistan-Pakistan sorununun sadece bölgenin değil, Avrupa'nın da sorunu olduğunu vurguladı.
Türkiye'nin, bu sorunların çözümünde önemli bir ülke olduğuna dikkati çeken Çetin, Türkiye'nin katkısı olmadan bu sorunların çözülemeyeceğini söyledi. Uygarlıklar çatışması ya da dinler arası çatışma denilen olayda tarafların genelde bunun İslam ile Batı veya İslamiyet ile Hristiyanlık arasındaki sorundan kaynaklandığına inandıklarını anlatan Çetin, burada da Türkiye'nin AB üyeliğinin öneminin ortaya çıktığını söyledi.
Çetin, ''AB olmadan da Türkiye devam eder, ama dünyaya Hristiyanlarla Müslümanlar arasında sorun olmadığını nasıl kanıtlayacaksınız?'' diye sordu.
Türkiye'nin ayrıca enerji haritasında da çok önemli bir yeri bulunduğunu kaydeden Çetin, Avrupa için enerjiye ulaşma açısından güvenli ve çevreye zarar vermeyen bir ülke konumunda bulunduğunu kaydetti.
Türkiye'nin, Müslüman, laik, demokratik ve çağdaş yapısıyla Batı dünyası içinde yer alırken, İslam dünyasıyla da yakın bağları bulunduğunu ifade eden Çetin, radikal grupların çatışmalarının önlenmesinde Türkiye'nin hayati rol oynayacak tek ülke olduğunu vurguladı.
Çetin, Türkiye'nin İslam dünyasına, ''Önümüzdeki çağ, demokrasinin, piyasa mekanizmasının, laikliğin geçerli olacağı bir çağdır'' mesajını vermeye çalıştığını dile getirdi.
Türkiye'nin AB'ye, AB'nin de Türkiye'ye ihtiyacı olduğunu ifade eden Çetin, ''Avrupa'daki bazı ülkelerin siyasetçilerinde bir vizyon eksikliği görüyorum'' dedi.
Türkiye ve İtalya'dan medya mensuplarının yer aldığı foruma, Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Hilmi Bengi de katıldı.