RTÜK'ten Üst Kurul atamalarına ilişkin usulsüzlük iddialarına sert yanıt. RTÜK, atamalarla Deniz Feneri davasında bir ilişki olmadığı belirtildi.
Abone olRTÜK, Üst Kurul'a yapılan atamalarda "akrabalık ilişkilerinin dikkate alındığı ve bu sayede Deniz Feneri davasına etki edilmeye çalışıldığı' yönündeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını bildirdi.
RTÜK'ten yapılan yazılı açıklamada, "Bu iddialarla asıl baskı altına alınmaya çalışılan bağımsız yargımız ve çok değerli bir hukukçu olan Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Sayın Hüseyin Boyrazoğlu'dur." denildi.
Cumhuriyet Halk Partisi Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Ali Kılıç'ın basında yer alan asılsız iddiaları nedeniyle açıklama yapılmasına gerek görüldüğü ifade edilerek, söz konusu haberlerde Emekli Albay Ahmet Arın'ın Savunma Sekreterliği'nden zorla istifa ettirildiği, yerine de Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Boyrazoğlu'nun kuzeni, emekli Jandarma Kıdemli Albay Mehmet Boyraz'ın atanmak istendiğinin iddia edildiği hatırlatıldı.
Emekli Albay Ahmet Arın'ın Savunma Sekreterliği'nden zorla istifa ettirildiği iddiasının tümüyle gerçek dışı olduğu belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Kendisi yaklaşık bir buçuk yıl önce 11 Şubat 2008'de kurulumuza verdiği dilekçesinde Savunma Sekreterliği görevinden ayrılarak uzman denetçi olarak atanma talebinde bulunmuştur. Şahsın bu talebi üzerine Üst Kurul 21 Şubat 2008 tarihli toplantısında 'Savunma Sekreteri Ahmet Arın'ın Uzman Denetçiliği kadrosuna atanma isteğine ilişkin talebini uygun bularak, Uzman Denetçiliğe atanmasına oy birliği ile karar vermiştir.' denildi. Toplantıya katılan Başkan Zahit Akman'ın yanı sıra, diğer tüm üyelerin de bu kararı onayladığı vurgulandı. Bu sürecin hemen ardından boş kalan Savunma Sekreterliği kadrosuna atanmak üzere başvuran kişilerin arasında bir değerlendirme yapıldı. Başvuranlar arasından bu makama uygunluğu tespit edilen ve yıllarca terörle mücadele konusunda tecrübe kazanmış Emekli Kıdemli Albay Mehmet Boyraz'ın atanması için Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği'nin uygun görüşü alınmıştır. Resmi atama prosedürü işletilmiştir, ancak bu süreç devam ederken Mehmet Boyraz'ın başka bir işe girmesi neticesinde kendi isteği üzerine atamadan vazgeçilmiştir."
Açıklamada, söz konusu iddiaların hukuka yapılmış çirkin bir saldırı ve ucuz bir siyaset örneği olduğu vurgulanarak, şu ifadelere yer verildi: "Ne siyaset, ne kurumlar, ne de hukuk böyle gayrı ahlaki saldırılara maruz kalamayacak kadar kutsaldır. Yaklaşık bir buçuk yıl önce gündeme gelen ve gerçekleşmeyen bir atama sürecini yeni başlatılan bir uygulama gibi sunmak hiçbir insani değerle telif edilemez. Bu ve buna benzer yalan, iftira ve kamuoyunu yanıltmaya yönelik haberleri açıklamayı ve yayınlamayı alışkanlık haline getirenleri bir kez daha şiddetle kınıyor ve takdiri kamuoyuna bırakıyoruz."