BIST 8.619
DOLAR 34,28
EURO 37,52
ALTIN 3.024,53
HABER /  MEDYA

RTÜK, Spotify ve FOXplay’e 72 saat süre verdi! Yoksa erişimi engellenecek

Lisans başvurusu yapmadığı gerekçesiyle aralarında Spotify ve FOXplay'in de bulunduğu bazı yayın kuruluşlarına ihtarname gönderen RTÜK, eğer bu kuruluşlar 72 saat içinde başvuruda bulunmazsa erişimin engellenmesi başvurusu yapacak.

Abone ol

İnternet radyo ve televizyonlarının RTÜK denetimine girmesinin ardından lisans başvurusu yapmayan Medyaport TV, Paylas FM, Spotify ve FoxPlay'e 72 saat süre verdi.

RTÜK denetimine giren internet radyo ve televizyonlarından "Netflix", "Amazon Prime Video", "Mubi" gibi yayıncılar lisans için başvuru süreçlerini başlatırken, bazı kuruluşlar başvuruda bulunmadı. RTÜK'ten yapılan duyuruda belirtilen URL adresleri için 72 saat süre verildiği ifade edildi.

RTÜK açıklamasının tam metni 

Radyo, Televizyon ve İsteğe Bağlı Yayınların İnternet Ortamından Sunumu Hakkında Yönetmeliğin "İnternet ortamından yayın lisansı almadan yapılan yayın hizmetleri" başlıklı 10 uncu maddesi kapsamında;

İnternet ortamından yürütülen yayıncılık faaliyetine ilişkin olarak yayın lisansı başvurusunda bulunabileceği, başvuru talebini içeren dilekçesi ve eki taahhütname ile birlikte üç aya tekabül eden yayın lisans ücretini peşin olarak ödemesi halinde üç ay süresince yayınlarına devam edebileceği,

Belirtilen süre içerisinde internet ortamından yayın lisansı verilmesi işlemlerinin tamamlanmaması ve bu süre için de hesaplanacak yayın lisansı ücretini peşin olarak ödemesi halinde ilave üç ay daha yayın hizmetlerini sunabileceği,

Başvuru talebini içeren dilekçesiyle birlikte taahhütnameyi sunmaz ve üç aya tekabül eden yayın lisans ücretini peşin olarak ödemez veya yayın hizmetlerine bu duyuruyu müteakiben yetmiş iki saat içerisinde son vermez ise Üst Kurul tarafından 6112 sayılı Kanunun 29/A maddesinin ikinci fıkrası uyarınca sulh ceza hâkiminden söz konusu yayınla ilgili olarak erişimin engellenmesi talebinde bulunulacağı ve ayrıca aynı Kanunun 33 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunulacağı, İhtar olunur.

Lisans şartı

İnternetten yayın yapan platformlarının RTÜK'ten yayın lisansı alması şart koşan yönetmelik 1 Ağustos 2019 tarihli Resmi Gazete'de "Radyo, Televizyon ve İsteğe Bağlı Yayınların İnternet Ortamından Sunumu Hakkında Yönetmelik" adıyla yayınlandı. 1 Eylül itibariyle de yürürlüğe girdi.

Böylece Netflix, BluTV ve Puhutv gibi dijital platformlar Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) denetimi kapsamına alındı.

Sansür yasası olarak nitelendirilen bu yönetmelikle birlikte yayıncı kuruluşlar artık RTÜK'ten lisans almadan yayın hizmetleri veremiyor. İnternet üzerinden radyo lisansı için 10 bin TL, internet üzerinden televizyon yayını için 100 bin TL ve internet üzerinden isteğe bağlı yayın hizmeti yayını için de 100 bin TL lisans ücreti alınıyor.

İnternet ortamından yayın iletim yetkilendirme ücreti de yıllık 100 bin TL olarak uygulanıyor. Yönetmelik gereği yıllık gelirlerinin binde 5'ini de her yıl RTÜK'e verecek olan yayıncı kuruluşlar, RTÜK'ün uygun bulmadığı içerikleri de kataloglarından çıkarmak durumunda.

Bu yayın platformları ayrıca koruyucu sembol sistemi kullanarak izleyicileri program hizmetlerinin içeriği hakkında sesli veya yazılı olarak bilgilendirmekle de sorumlu.

Temsilci bulundurma zorunluluğu

Öte yandan Türkiye'de 1 Ekim'de de İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Yasa adlı yeni bir düzenleme de yürürlüğe girmişti.

Sansür endişesiyle tartışmalara neden olan yasa, günlük erişimi 1 milyondan fazla olan dış kaynaklı her sosyal ağ sağlayıcıya Türkiye'de temsilci bulundurma şartı getirdi. Aksi takdirde aşamalı olarak söz konusu platformlara erişim engeli getirilmesi planlanıyor.

Yasanın yürürlüğe girmesinden sonra en çok kullanılan sosyal medya platformlarından Facebook ve Instagram'ın Türkiye'de temsilcilik açmama kararı aldığı Türk basınına yansımıştı. Ancak bu konuda Facebook ve Instagram'dan resmi bir açıklama yapılmadı.

Uluslararası kuruluşların Türkiye'de sansüre neden olan düzenlemelere tabi olmaktan kaçındığı ifade ediliyor.