Seçimden geriye uçuk vaatler, atışmalar kaldı. Ve tabii liderlerin sözleri..
Abone olCumhurbaşkanlığı seçiminde Meclis'in kilitlenmesiyle başlayan erken seçim sürecinde sona gelindi. Bugün son mitingler yapılacak, son sözler söylenecek. Meydanlardaki coşku ve karşılıklı atışmalardan geriye renkli görüntüler kaldı.
Sertleşen üslupları, ilginç polemikleri tarih kaydetti. Kürsüden fırlatılan urgan, Başbakan'ın kolundaki saat, futbolcu Sergen Yalçın'ın transferi, liderlerin yaşı, mazot fiyatlarında indirim yarışı, uçuk vaatler, CHP'nin reklamındaki fotoğrafın yalan çıkması, seçim sürecinin unutulmazları arasına girdi.
70 yaş polemiği: Liderlerin yaşı, ilginç polemiklerden biriydi. Ekmek karnesi tartışması alevlenince Erdoğan, 70 yaşındaki Baykal'ın o günleri iyi bildiğini söyledi. Baykal, "Daha 70 olmadım. Olsam ne fark eder, sen olmayacak mısın?" karşılığını verdi. Erdoğan'ın Baykal'ın mitinglerden ziyade televizyon programlarını tercih etmesini eleştirmesi siyasi literatüre yeni bir kavramı daha soktu. Başbakan'ın 'ehlikeyf' benzetmesine CHP lideri bir hayli alındı. "Ne ehlikeyfi, meyhaneye bile gitmem" dedi.
Rodos'a yüz, Hakkari'ye yürü: Liderler, iddialarını iddialı sözlerle süslerken hemen karşı hamleler geldi. Baykal, seçimi kazanamaması durumunda Rodos'a kadar yüzeceğini, Ağar ise Edirne'den Hakkari'ye yürüyeceğini söyledi. Her iki lidere Başbakan'dan cevap gecikmedi. Gergin ortamı biraz olsun yumuşatan esprilerdi bunlar: "Baykal yüzmeye, Ağar yürümeye şimdiden başlasın. Ancak varırlar."
Özal gibi çekilme resti çekti: En ciddi bombayı Erdoğan patlattı. Tek başına iktidar olamaması durumunda siyaseti bırakacağını açıkladı. Baykal ve Bahçeli'nin aynı sözü halka vermeleri çağrısında bulundu. İki lider de, bu manevra karşısında temkinli davrandı. Baykal, "Artık gidici olduğu tescillendi." derken, Bahçeli, "Siyasi eceli gelmiş." ifadelerini kullandı.
Dürüstsen kardeşini ve babanı getir: GP lideri Cem Uzan ile Başbakan arasında 'İmar Bankası' tartışması yaşandı. Uzan'ın "2003'te ağabeyimden ne istedin, açıkla." sözlerine Başbakan, Uzan'ın kardeşinin, ÇEAŞ ve Kepez'in geri verilmesini istediğini, buna karşılık, "Siz önce borçlarınızı ödeyin, sonra bunu tartışırız" diye cevap verdiğini belirtti. Erdoğan, "Önce kardeşini ve babanı Türkiye'ye getir." çağrısı yaptı.
'Gemicik' tartışması: Başbakan Erdoğan'ın oğlunun aldığı gemi, muhalefetin meydanlara taşıdığı polemikler arasında yer aldı. Erdoğan, "Gemi var, gemicik var." şeklindeki sözleriyle cevap verdi. Baykal fırsatı kaçırmadı ve, "Gemiciğin boyu 94 metre, yakanıza takın." dedi.
Altın vuruş: Muhalefet, muhtaç ailelere ihtiyaç malzemesi dağıtılmasını 'seçim rüşveti' saydı. İktidarın, seçmene altın dağıttığı iddiası ortaya atıldı bu arada. Baykal, "Yardım malzemelerini alın; ama oy vermeyin. Oy verirseniz haram olur." dedi. Başbakan, fakirlere 4,5 yıldır yardım yaptıklarını söyledi ve sordu: "Baykal bundan niye rahatsız?" Ardından ekledi: "Altın dağıttığımızı ispatlamazsa Baykal namerttir."
Sergen Yalçın, Eskişehirspor'da: AK Parti'nin Eskişehir adayı Kemal Unatıkan, renkli bir kampanya yürüttü. Futbolun sevildiği ilin takımı Eskişehirspor'a Sergen Yalçın gibi bazı 1. Lig oyuncularını transfer ettiren Unakıtan, hızını alamadı, "İsteyin Alex'i, Ronaldinho'yu da alayım." dedi.
CHP başörtüsü dağıttı: Eski seçimlerin alevli tartışmalarından biriydi başörtüsü sorunu. Bu kez, DP lideri gündeme getirdi ve 'çözeceğiz' vaadinde bulundu. Son haftalarda da Bahçeli aynı vaadi verdi. Bu arada, ilginç bir gelişme yaşandı. Yasağın yılmaz savunucusu CHP, Yozgat'ta halka başörtüsü dağıtttı.
Talihsiz kazalar yaşandı: CHP liderini taşıyan helikopterin pervanesi koptu. Olayda bir vatandaş hayatını kaybetti. Bahçeli'nin Manisa'da dinlendiği otelin asansörü fazla kişi binince düştü. Bazı partililer yaralandı. Ağar'ın Isparta mitinginde seçim otobüsünden düşen vatandaşın parmağı koptu.
Bahçeli Konya'da: 'Sevgili Bursalılar': Liderler, sert polemikler arasında dil sürçmelerine de imza attı. Baykal, Bolu'da Başbakan'ın oğlunun gemisinden bahsederken, ağzından, "Gemicikmiş, sevgili Bolucuklular." sözleri çıktı. Bahçeli'nin meydanı dolduran Konyalılara, "Sevgili Bursalılar" diye hitap etmesi de kalabalığa tebessüm ettirdi.
CHP'nin fason ilan gafı: CHP, gazete ilanlarıyla hükümeti köşeye sıkıştırmaya çalışırken büyük bir gafa imza attı. Bir ilanda, "Yalanını da al git" vurgusuyla esnafın perişan edildiği mesajı işlendi. Ancak, ilanda fotoğrafı kullanılan işyerinin kapanmadığı, taşındığı için boşaltıldığı anlaşıldı. CHP sorumluluğu reklam şirketine attı.