SSK'ya fahiş fiyatla ilaç alımına ilişkin Roche eski Genel Müdürü Faruk Yöneyman'ın da aralarında bulunduğu 17 sanıktan 16'sının ifadesinin alınma işlemleri tamamlandı.
Abone olDuruşmada ifade veren Faruk Yöneyman, Roche'ta 34 yıl çalıştığını, bunun 13 yılını genel müdür olarak sürdürdüğünü belirterek, 1 Mart 2005 tarihinde de görevinden ayrıldığını söyledi. İddianameyi okuduğunda, sonuç olarak hangi eylemlerden suçlandığı konusunda tereddüde düştüğünü anlatan Yöneyman, savcılığa soruşturma sırasında verdiği belge ve bilgilerin dikkate alınmadığını öne sürerek hiç hak etmediği muamelelere maruz kaldığını kaydetti. Satılan ilaçlardaki fiyat farklarının alıcıların ihale seçimlerindeki farklılıktan kaynaklandığını belirten Yöneyman, dava konusu ilaçta tekelleşmenin söz konusu olmadığını, başka ecza depolarının da ihaleye girmek istediği konusunda kendisine bilgi gelmediğini savundu. Yöneyman, ''Roche, hiçbir zaman ihaleye girmek isteyen ecza depolarını engellememiştir'' diye konuştu. İDDİALAR HAYAL ÜRÜNÜ Beşer Ecza Deposu'nun sahiplerini tanımadığını da belirten Yöneyman, iddia edildiği gibi çıkar amaçlı suç örgütü oluşturmadığını savunarak, ''Örgüt iddialarının temeli olmayıp, hayal ürünüdür'' diye konuştu. Kendi isteğiyle savcılığa gelip, sanık sıfatıyla ifade vermesine rağmen daha sonra gözaltına alındığını, mükerrer olarak ifadesinin alınmaya çalışıldığını öne süren Yöneyman, ellerine arkadan kelepçe takılarak görüntüsünün alınmasının sağlandığını, bu şekilde mağduriyetinin artırıldığını öne sürdü. Mahkeme heyeti başkanının, Veysi Mungan ile aralarında husumet olup olmadığını sorması üzerine Yöneyman, çok uzun süredir tanıdığı Mungan ile arasında husumet yaratacak bir diyalog geçmediğini söyledi. Beşer Ecza Deposu'nun ortaklarından Ahmet Sarıbay da ifadesinde, davanın sanıkları arasında bulunan SSK yöneticilerini tanımadığını, Roche yöneticilerini de sadece görevlerinden dolayı tanıdığını belirterek, söz konusu 1.8 trilyon lira zararın kendi ecza depolarından değil, diğer 2 ecza deposundan kaynaklandığını öne sürdü. Roche ile sadece kendilerinin çalışmadığını, dava konusu ilaçların hepsinin de kendileri tarafından satılmadığını savunan Sarıbay, SSK'nın yaptığı ihalelerde grup yöntemi uygulanmadığını anlattı. Sarıbay, ''Fiyat farkı nedeniyle yüksek kar elde edildiği öne sürülmektedir. Oysa fiyat farklılıkları ihaleye çıkış şeklinden kaynaklanmaktadır. Devlet ve üniversite hastaneleri, grup ihale yapmaktalar. Burada önemli olan grubun tamamına verilen fiyattır. Hangi kaleme ne kadar yazdığımızın önemi yoktur. SSK grup ihalesi yapmaz'' şeklinde konuştu. Dava konusu ilaçları 3.9 trilyon liraya aldığını ve 4.2 trilyon liraya sattığını, kazancının da ortada olduğunu belirten Sarıbay, hakkındaki iddiaların gerçeği yansıtmadığını savundu. Diğer sanıklar da ifadelerinde, haklarındaki suçlamaları kabul etmediklerini söylediler. Duruşma, müşteki-sanık Veysi Mungan'ın ifadesinin alınması ve tanıkların dinlenmesi amacıyla ertelendi.