BIST 9.673
DOLAR 35,19
EURO 36,64
ALTIN 2.959,51
HABER /  GÜNCEL

Robert Fisk: Haydarpaşa'da anma yapan cesur Türkler

Independent gazetesinden Robert Fisk, Türkiye'nin 1915 olaylarını "soykırım" olarak tanımamasını ve Çanakkale'deki kutlamaların zamanlamasını eleştirirken Haydarpaşa'da düzenenlenen anma törenine katılan Türkleri övdü.

Abone ol

İngiliz Independent gazetesinin deneyimli Orta Doğu muhabiri Robert Fisk, 1915 olaylarının yıldönümüyle ilgili kaleme aldığı yazısında Türk hükümetini, olayları 'soykırım' olarak tanımamakla eleştirirken İstanbul'daki Haydarpaşa garında dün düzenlenen anma törenine katılan Türkleri ve Ermenilerin övdü ve katılımcıların cesur insanlar olduğu yorumunu yaptı.

Aralarında mühendis, doktor, yazar, gazetecilerin de bulunduğu yaklaşık 250 Ermeni aydın 24 Nisan 1915'de tutuklanmış ve Haydarpaşa'dan sürgüne gönderilmişti.

Dün Haydarpaşa'da bir araya gelen bir grup ellerinde karanfiller, kaybedilenlerin resimleri ve dövizlerle bir anma töreni gerçekleştirdi.

Yazısına bu gösteriye övgüyle başlayan Fisk daha sonra, başkan olarak seçilmesinden önce söz verdiği halde 'soykırım' tanımını kullanmayan ABD Başkanı Barack Obama'yı, yine bu kavramı kullanmayan İngiltere'yi ve 24 Nisan'da Çanakkale anm töreninde yer alan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirdi.

Fisk daha sonra 'onur bir Türk' olarak tanıttığı akademisyen Prof. Dr. Ayhan Aktar'ın Çanakkale'deki kutlamalarla ilgili görüşlerine yer verdi.

Fisk, özetle şöyle yazıyor:

"İlk Ermenilerin yakalanıp bir araya getirildiği 24 Nisan'da Gelibolu'da kesinlikle hiçbir şey olmadı. Muharebe bir sonraki gün, İrlandalı ve Lancashire'dan askerlerin yarımadaya inmesiyle başladı. Ankara'daki Erdoğan hükümeti Gelibolu'yu bir sis perdesi olarak kullanıyordu."

"Sesi öfkeyle gümleyen Ayhan Aktar, 'Erdoğan'ın neden 24 Nisan'ı seçtiğini biliyoruz ve de tabii ki bunun bir soykırım olduğunu'. 'Ankara hiçbir zaman 'soykırım' kelimesini kullanmayacak. Türklerin yüzde altmışı bir gün bu kelimeyi kullanacak ve Ankara hala 'hayır' diyecek. Evet, düşmanlar kazandım ama çok ilginç arkadaşlar da. Her şey buna değer."

Fisk, Aktar'ın anlatımlarına şöyle devam ediyor:

"Ermeni gazeteci arkadaşım Hrant Dink'e, Şubat 2007'de gazete bürosunun önünde bir Türk milliyetçisi tarafından suikast gerçekleştirilince şoke oldum, çok kötü oldum."

"Hrant'ın ölümü nedeniyle kendi kendime, 1915 hakkında yazma sözü verdim. Bir meslektaşımla birlikte belgeleri araştırdık ve Ermenilerin tehcirine direnen Türk bürokratlar hakkında yazdık. Daha fazla ve daha fazlasını okudum ve 'soykırım' kelimesini kullanmaya başladım. Bu, gerçekti."

Fisk, Aktar'ın, Kütahya Valisi Faik Ali, Konya Valisi ve Lice Kaymakamı Hüseyin Nesimi'nin 1915'te tehcire karşı çıktığını söylediğini aktarıyor ve Aktar'ın sözleriyle devam ediyor:

"Hepsi zulme uğrayan Ermenileri beslediler, onların öldürülmesini reddettiler. Faik Ali ve Hüseyin Nesimi'nin ikisi de azledildi. Nesimi, Vali Dr. Reşit'in tarafından öldürdürttü."

Fisk, "Onlar, utanç saatinde, ülkelerinin onurunu korumaya çalışan iyi Türklerdi" dedikten sonra Haydarpaşa'daki anma törenine katılanlardan da 'onurlu Türkler' diye bahsetti.