BIST 9.420
DOLAR 34,37
EURO 36,33
ALTIN 2.832,00
HABER /  GÜNCEL

Rezilliğin bu kadarına da pes!

Öğrencisini hamile bırakan, evli ve 3 çocuk babası okul müdürü tutuklandı

Abone ol

Isparta'nın Şarkikaraağaç İlçesi'ndeki Anadolu Öğretmen Lisesi Müdürü evli ve 3 çocuk babası H.A.A.'dan hamile kalan 10'uncu sınıf öğrencisi 16 yaşındaki E.Y., Isparta'da gizlice kürtaj yaptırarak bebeğini aldırdı. Olayın ortaya çıkması üzerine okul müdürü tutuklandı.

Isparta Valisi Memduh Oğuz, DHA muhabirine yaptığı açıklamada, Şarkikaraağaç Anadolu Öğretmen Lisesi'nde öğrenim gören 10'uncu sınıf öğrencisi E.Y.'nin bir kaç gün üst üste okula gitmeyince, müdür yardımcılarından birinin neden okula gelmediğini sormak amacıyla aradığında, öğrencinin hamile kaldığı için kürtaj yaptırdığını öğrendiğini söyledi.

Bunun üzerine yapılan araştırmada kız öğrencinin okul müdürü tarafından hamile bırakıldığının anlaşıldığını anlatan Vali Oğuz, yapılan ilk incelemede okul müdürünün kız öğrencinin rızasıyla birlikte olduğunun anlaşıldığını, olayın öğrenilmesi üzerine konunun Cumhuriyet Savcılığı'na bildirildiğini açıkladı.

Evli ve 3 çocuk babası okul müdürünün hemen açığa alındığını ve gözaltına alınan müdür H.A.A'nın ifadesi alındıktan sonra çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklandığını belirten Vali Oğuz, "Konuyu araştırması için iki milli eğitim müfettişi Şarkikaraağaç'a gönderildi. Müfettişler konuyu ayrıntısıyla inceleyip, rapor hazırlayacak. Konunun üzerinde ciddiyetle duruyoruz" dedi 

KADINLAR GÜNÜNDE KADINA YAPILANAN BAKIN!

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Pendik Kurtköy Mahallesi Yeşilırmak Caddesi üzerinde bulunan Özel Kurtköy Tıp Merkezi'nde saat 02.00'da meydana geldi. İddialara göre, 2 çocuk annesi Azeri uyruklu Diyar B. (40), evinde kaldığı boşanma davası süren eşinin amcasının oğlu Ö.B ile tartıştıktan sonra eşyalarını alıp evden ayrıldı

Çocuklarını evde bırakarak aynı mahallede bulunan tıp merkezine gelen Japarzade kalacak yerinin olmadığını söyledi ve çalışanlardan sabaha kadar oturmak için izin istedi. Çalışanlardan izin alan kadın, bekleme salonunda oturmaya başladı. Yakınlarından Japarzade'nin tıp merkezinde kaldığını öğrenen Ö.B yaklaşık 1,5 saattir bekleme salonunda bulunan kadının yanına geldi. Yanında getirdiği ruhsatsız silahı çıkartan Ö.B kadına ateş etmeye başladı. Vücuduna 4 kurşun isabet eden kadın tuvalete kaçtı. Ö.B ise hızla olay yerinden ayrıldı.

TÜM MÜDAHALELERE RAĞMEN KURTARILAMADI

Yaralı kadına ilk müdahale tıp merkezi çalışanları tarafından yapılırken, olay yerine ambulans çağrıldı. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri yaralı kadına müdahalede bulundu. Tüm müdahalelere rağmen Diyar B. hayatını kaybetti. Diyar B.'nin cenazesi polis ekiplerinin yaptıkları incelemelerin ardından Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırıldı. Kaçan Ö.B ise polis ekipleri tarafından kısa sürede yakalanarak, Pendik Asayiş Büro Amirliği'ne götürüldü. Ö.B'nin polisteki ilk ifadesinde 'Bana iftira attığı için öldürdüm' dediği öğrenildi. Polisin olayla ilgili araştırmaları sürüyor.

CİNAYET GÜVENLİK KAMERASINDA

Olay sonrası polis ekipleri tıp merkezinin güvenlik kamera görüntülerini inceledi. Görüntülerde kadının bekleme salonunda oturduğu ve bir süre sonrada orta yaşlı saldırganın bekleme salonuna gelerek, montunun içinden çıkarttığı silahla ateş ettiği görülüyor.

PARK ETME TARTIŞMASI KANLI BİTTİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Sopa ve bastonla dövülüp ardından bıçaklanma anı güvenlik kamerası tarafından saniye saniye görüntülendi.

Mersin'de 25 yaşındaki Cuma Gül, araç park etme yüzünden tartıştığı kişilerin yakınları tarafından sopa ve bastonla dövülüp bıçaklandı. Bıçaklanma anı, güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi.

Olay, Mersin Devlet Hastanesi yakınlarındaki tıbbi malzeme satan işyerinde meydana geldi. İddiaya göre, geçen 1 Mart günü 4 kişi, Cuma Gül'ün çalıştığı işyerinin önüne araçlarını park etmek istedi. Bunun üzerine Cuma Gül, şüphelileri dükkanın önüne araçlarını park etmemeleri konusunda uyardı. İki grup arasında çıkan tartışma, bir süre sonra kavgaya dönüştü. Taraflar birbirlerini yumruklarken, olay çevredekilerin müdahalesiyle büyümeden sonlandırıldı.

Ertesi gün Cuma Gül, sabah işyerine gelip bazı malzemeleri kapı önüne çıkartırken, aynı kişilerin saldırısına uğradı. Güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedilen saldırı sırasında şüpheliler, işyerinden aldıkları baston ve sopalarla dövdükleri Gül'ü çeşitli yerlerinden bıçakladı. Bir kadının ayırmaya çalıştığı saldırganlar olay yerinden kaçarken, yaralanan Cuma Gül götürüldüğü Mersin Devlet Hastanesi'nde tedavi alındı.

Güvenlik kamerası kayıtlarının incelemesi sonucu kimliği saptanan saldırganlardan V.O. ile R.O., gözaltına alınarak tutuklandı.

YARIM BIRAKACAĞIM İŞİ TAMAMLAYACAĞIM

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Aysel Ulusu Deniz, her gün dayak yediği kocasından ayrılmak isteyince dünyası karardı. Deliye dönen koca yüzüne asit döküp yaktı. Bir gün nezarethanede tutulup serbest kalan koca tehditlerine devam ediyor. Devlet sadece izliyor

Aysel Ulusu Deniz Türkiye'de şiddet gören kadınlardan biri. 7 yıl önce Alper Deniz ile severek evlenen Aysel Ulusu Deniz, kocası işssiz kalınca bir markette çalışarak evin geçimini sağlamaya başladı. Ancak talihsiz kadın, çok geçmeden kıskançlık nedeniyle şiddet görmeye başladı. Kocasından neredeyse her gün dayak yiyen kadın evi terketmek isteyince olan oldu.

ETLERİM PARÇALANDI

Genç kadın geçtiğimiz yıl 19 Temmuz günü yaşadığı o anları şöyle anlattı: "Yatak odasında üzerimi giyinirken arkamdan geldi. Eterli bezi ağzıma dayadı. Birden gözlerim kaydı, ellerim tutmadı. 5 yaşındaki oğlum 'Baba yapma' diye haykırıyordu. Onun sesi ile biraz kendime geldim. Oğlumun dayak sırasında kırılan yatağının kenarına dayanarak ayağa kalktım. Koşarak mutfağa gitti. Beni bıçaklayacağını zannederek dış kapıya doğru koştum. Elimi tam kapının koluna atmıştım ki saçımdan yakaladı ve göğsüne doğru bastırdı. Elindeki asiti üzerime döküyordu. Ben çığlıklar atarken, oğlum da beni kurtarmaya çalışıyordu. Onun üzerine de asit döktü. Şişeyi son damlasına kadar üzerime boşalttı. Etlerimin parçalandığını hissettim. Oğlumla beni hastaneye kaldırdılar. O koşarak bizden önce hastaneye gitmiş. Asit kendisine de sıçradığı için onun vücudunda da yanıklar oluşmuş. 'Karım beni de çocuğumu da yaktı' demiş."

NEZARETTE BİR GÜN KALDI

Sadece bir gün nezarethanede tutulduktan sonra serbest bıraktılar. Karşılıklı şikayet olduğu ve görgü tanığım olmadığı için onu serbest bıraktılar. Taburcu olduktan sonra babamın evinde kalmaya başladım. Evden kendime ve oğluma ait bazı eşyaları almak için babamla birlikte gittiğimizde sokakta yine bize saldırdı. Şikayetçi olduk ama bir şey olmadı."

MAHKEME TUTUKLADI

"11 Ekim'de boşanma davası açtım, bir yandan da ceza davası açıldı. Ceza davasında 'Eşim beni aldatıyor çocuğu göstermiyor' dedi. İkinci duruşma 24 Ocak'ta görüldü 5.5 yaşındaki tek tanığım olan oğlum yaşananları anlattı, komşular benim yaşadığım şiddeti anlattı ama yine de bir tutuklama olmadı. Davanın ağır ceza mahkemesinde görülmesini ve tutuklanmasını istedik ama mahkeme bu yönde karar vermedi. Adli Tıp'a sevk etti."

KORUMA İŞE YARAMIYOR

"Hakkımda bir sürü koruma kararı var ama işe yaramıyor. Evimin önünden arabayla geçiyor. Oğlunu almaya geldiğinde saldırıyor, tehdit ediyor. Nafakayı bile ödemiyor. Benim, annemi, kardeşlerimin numarasını internete vermiş hayat kadını diye. Telefonlarımızı kapamak zorunda kaldık. 'Anneni ve seni vururum' diye tehdit ettiği konuşmasını kaydettim, savcılığa verdim ama yine bir şey olmadı. İlk olarak evden uzaklaştırma kararı çıkarttık. Daha sonra üç tane iletişim yoluyla ulaşmama kararı, kötü söz ve davranışta bulunmama kararı, silahı teslim etme kararları çıkartık. Ama bir işe yaramıyor. Etrafındakilere, 'Yarım bıraktığım işi tamamlayacağım' diyor, tehdit ediyor. Bütün bunlara rağmen hâlâ eli kolu serbest dolaşıyor. "

BİR DE TAZMİNAT İSTİYOR

Bütün bu olaylara rağmen eşini açtığı boşanma davasında kendisinden maddi ve manevi toplam 80 bin TL tazminat istediğini dile getiren Aysel Deniz, "Benim onu aldattığım gerekçesiyle böyle bir talepte bulundu. Ceza davasında şu anda hakaret, tehdit, yaralama ve basit yaralama suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor. Ben de yaralama suçundan yargılanıyorum. Benim ağır ceza mahkemesinde yargılanmam için savcılığa yazı yazmışlar savcılık reddetti. Bunun üzerine savcıya 'Siz doktor niteliğinde karar veriyorsunuz biz mağduruz diyerek yeniden yazı yazmışlar. 8 aydır yaşadığını bir ben bir de Allah bilir. Benim deli olduğumu, ağır kişilik bozukluğum olduğunu bile söylediler" dedi.

ÖLDÜRÜLMESİNİ Mİ BEKLİYORLAR?

Aysel Ulusu Deniz tedavisinin sürdüğünü belirterek şunları söylüyor: "Yüzümdeki izler azaldı ama sağ kolumda ciddi hasar var. Estetik operasyon olmam gerekiyor, yanıklardan dolayı kasma var. Asitten dolayı gözlerimde problem var, görme bozukluğu yaşıyorum. Korktuğum için çalışamıyorum, hastaneye giderken bile korkuyorum. Beni öldürmesini mi bekliyorlar. Beş dava açtım. Babamı tehdit suçundan da yargılanıp altı ay hapse mahkum oldu ama hükmün açıklanması geriye bırakıldı ancak bir sonuç yok."