Rekabet Kurumu üreticiden son kullanıcıya sebze meyvenin seyrini raporladı. Rapor meyve-sebze üretimindeki çarpık tabloyu ortaya koydu. Buna göre meyve-sebze üretiminde tüm çileyi çiftçi çekerken tüccar, komisyoncu, sevkiyatçı ve marketler ise kârını alıyor.
Abone olTürkiye'de son 5 yıldır ani fiyat hareketleriyle gündemden düşmeyen, özellikle son dönemde afaki oranlarda artışlarla tüm dikkatleri üzerine toplayan yaş meyve-sebzede çarpık tablo Rekabet Kurumu'nun raporuyla ortaya çıktı. Sabah'ta yer alan habere göre rapora göre üretimde bütün yükü çiftçi çekerken kârı tüccar, komisyoncu, sevkiyatçı ve marketler alıyor.
Raporda üretim, tedarik ve maliyet kalemlerinin senaryoları hesaplandı. Bütün aşamalarda maliyet kalemlerinin eklendiği tabloda çiftçi hiç kâr edemezken aracılar cebini dolduruyor.
1 TL olan ürün nerelere geliyor!
Örnek senaryoda kilogram fiyatı 1 TL olarak belirlenen 10 bin kilogramlık üründe, gelir vergisi stopajı ve Bağ-Kur vergisi düşüldüğünde çiftçinin eline 9 bin 700 TL kalıyor. Bu üründe tacirin ise kârı yüzde 16 olurken, Antalya Hal'indeki komisyoncu yüzde 8 kâr alıyor.
Yola çıkan bu ürüne İstanbul ya da Ankara'daki Hal komisyoncusu da yüzde 8 kâr ekliyor. Ardından markete ürünü ulaştıracak olan sevkiyatçı devreye giriyor ve ürüne o da yüzde 17 kâr ekliyor.
Aynı ürüne son kârı ise yüzde 16 ile market koyuyor. Böylece kilogramı 1 TL olan ürün tüketiciye ulaştığında en az 2.81 TL'yi buluyor. Tüm bu süreçte çileyi çiftçi çekerken, aracı, komisyoncu, sevkiyatçı ve marketler ise tatlı kârını alıyor.
Raporda dikkat çeken bir başka tablo da Hal Kayıt Sistemi'ne (HKS) kayıtlı üretici ve aracı sayıları oldu. Buna göre komisyoncu ve tüccar sayısı, sisteme kayıtlı üretici sayısını geçti. Rapora göre HKS'ye kayıtlı üretici sayısı 12 bin 166 iken, sistemdeki tüccar ve komisyoncu sayısı 15 bin 438 oldu.
Tarımda fiyatları düşürecek ve üretimi artıracak yol haritası
İthal girdiler için kurdaki hareketliliğe karşı kısa dönemde sübvansiyon, uzun dönemde ise sözleşmeli tarım modeli devreye alınmalı
Çiftçilerin güçlendirilmesi için üretici birlikleri ve kooperatiflere üyelik teşvik edilmeli ve sistem bu organizasyonlar üzerinden yürütülmeli. Birlik ve kooperatiflerin etkin bir şekilde faaliyet göstermesi sağlanmalı
Üretim planlaması yapılmalı. Teşvik politikası uzun dönemli olmalı, ekim öncesi açıklanmalı ve üretim planlaması ile uyumlu olmalı
Üretimi engelleyen ya da düşüren don, hastalık vs durumlara karşılık, sigorta gibi risk yönetim araçları etkin uygulanmalı
Doğru, karşılaştırılabilir ve zamanlı bilgi konusunda piyasa şeffaflığı artırılmalı (Zorunlu fiyat bildirimlerine ek olarak, üretim, kapasite, stok, ticaret gibi piyasa verilerine çiftçilerin ulaşımının sağlanması)
Aracıların üstlendiği fonksiyonları, yeniden yapılandırılması gereken üretici birlikleri ve kooperatifler üstlenmeli (Ortak satın alma, ortak satış ve pazarlama, nakliye, soğuk zincir, depolama, ortak tedarik vb. faaliyetlerin yerine getirilmesi)
Haksız ticaret uygulamalarına yönelik kurallar etkin bir şekilde uygulanıp, denetlenmeli
Finansman için yeni fonlar ve mekanizmalar geliştirilmeli
Gelir ve kırsal kalkınma desteği sağlanmalı
Gıdada vergi indirimi öncesini baz alan raporda, ürünün çiftçiden başlayıp tacir, komisyoncu, sevkiyatçı, komisyoncu, market ve tüketiciye varan tüm süreçleri incelendi. Çözüm haritasının da çıkarıldığı raporda, tarım ürünlerinde gerçekleşen fiyat dalgalanmaları ve diğer konulardaki çok sayıdaki incelemenin yapıldığı vurgulandı. Bu kapsamda sektörde yapısal düzenlemeler yapılmasına karar verilmesi gerektiğinin altı çizildi. Bu aşamada temel çözüm olarak görülen "çiftçilerin güçlendirilmesi" amacı doğrultusunda üretici organizasyonları ve kooperatifler üzerine yoğunlaşılması gerektiğine dikkat çekildi.