BIST 9.640
DOLAR 34,65
EURO 36,66
ALTIN 2.942,05

Reis kimin için var?

Elinizi vicdanınıza koyarak söyleyin, Türkiye’ nin geçtiği böylesine kritik süreçte Cumhurbaşkanı Erdoğan bir şans değil mi?

Türkiye son derece kritik bir süreçten geçiyor…

Oyun sürüyor!..

İç ve dış mihrakların hedefi Recep Tayyip Erdoğan değil!..

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bölünmez bütünlüğünü koruyup kollayan, eğilmeden bükülmeden bütün dış aktörlere karşı dik bir duruş gösteren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dır!..

Çünkü önlerindeki en büyük engel sahip olduğu o büyük irade…

15 yıldır;

Partisinin bütün yükünü omzuna almış…

Üzerine pusu üstüne pusu kurulmuş…

Hepsini milletin desteği ile bertaraf etmiş..

Gece gündüz demeden her yere koşmuş…

Şöyle son bir haftaya bakın..

Dünyanın bir ucundan öteki ucuna koşmuş..

Çin’den ABD’ye, oradan Brüksel’e…

15 yılda nerede ise 15 gün dinlenmemiş!

Halka hizmet Hakk’a hizmettir” anlayışı ile yolunda yürümüş…

Dünya siyaset tarihinde onun dışında 15 yıldır aralıksız tek başına iktidarda kalan olmamış…

2002’de dünya siyasetinde onunla  aynı anda görevde olanların hepsi tarihe karışmış..

Nerede Chiraclar, Scheröderler, Blairler, Bushlar, Obamalar ve niceleri…

O ise kendini önce Allah’a sonra milletine emanet ederek  15 yıldır ülkesinin başında…

Öyle bir yürüyüş ki!...

Hiç kimseye eğilmeden, bükülmeden, minnet etmeden!

Rest ise karşı rest…

Kısas ise karşı kısas…

Ankara’da ne söylemişse Brüksel’de de, Washington’da da, Berlin’de de, Londra’da da onu söylemiş.

Peki kim için!..

Bu vatan, bu millet için!

Zaman zaman dönemin şartlarına göre eksikler, aldanışlar olmuş olabilir…

O konuda özeleştirisini de yapan adam!

Ama eski bir Genelkurmay Başkanı Başbuğ’a “Onun dışında hiç kimse FETÖ ile  böylesine mücadele edemezdi” dedirten bir adamda!

Ortadoğu’da sınırların değiştirilmeye çalışıldığı, her türlü oylunun oynandığı, ve her türlü terör örgütünün Türkiye’ye karşı desteklendiği süreçte karşı duruşu ile bir gurur abidesi  demek hakkı olsa gerek…

Bugün ortaya çıkan gerçek şu ki Türkiye’yi teslim almak isteyenlerin onu teslim almadan başaramayacaklarını anladıkları bir adam  gerçeğidir Recep Tayyip Erdoğan…

OHAL kaldırılmalıymış!

Terör ile mücadele kanunu değiştirilmeliymiş!..

Kime zararı var?

Hainlere ve dış tezgahçılara…

Vatanını, milletini, bayrağını, ülkesini seven hangi vatandaş rahatsız OHAL’den?

Tek isim bulamazsınız…

PKK’sı, PYD’ si, DAEŞ’ i, FETÖ’ sü, DHKP-C’si ve dış istihbarat ajanlarının hep birlikte Türkiye üzerine bir anda çullandığı bir dönemde OHAL’ i kaldırmanın millete değil ama ülke üzerinde emelleri olan hainlere nasıl fayda sağlayacağını ,hainlerin emellerine ulaşacağını düşünen bir adam Recep Tayyip Erdoğan!..

15 Temmuz darbe girişiminin asıl gayesi neydi?

Türkiye’nin FETÖ üzerinden teslim alınarak sınırlarının değiştirilmesi ile sonuçlanacak dış destekli bir proje olduğunu, o günden sonra Batı dünyasının ve ABD’nin darbeyi sulandırmak istemeleri yanında Türkiye’ye destek olacakları yerde karşıtlık yapmaya devam etmeleri nedendir?

Yurt dışına kaçan darbecilerin suç dosyalarının o ülkelerin önlerine konulmasına rağmen birinin dahi teslim edilmemesi nedendir ?

15 Temmuz gecesi milletin tarih yazması iç ve dış mihrakları resmen çıldırtmıştır.

Türkiye teslim olmamıştır!

Herkes şunu iyi bilmeli ki?

Türkiye terörle mücadelede aslına rücu etmiştir..

İşte böylesine bir dönemde Recep Tayyip Erdoğan Türkiye için büyük bir şans olmuştur!

O nedenle siyasi düşüncenizi bir kenara bırakarak elinizi vicdanınıza koyun…

Beyaz Saray’da da, Brüksel’deki AB ve NATO zirvesinde de gördük…

AB’nin, ABD’nin emir verdiği dönemler mazide kaldı!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ‘Sen varsan ben de varım’ diyen bir Türkiye gerçeği var…

Batı dünyası ve ABD’nin ‘Bu adamdan nasıl kurtulacağız’ diye kara kara düşündüğünü görüyoruz…

Ama o öyle bir adam ki..

Üstat Necip Fazıl’ın sözünde saklı…

“Ya Allah'a baş eğer hiç kimseye eğmezsin, ya da herkese baş eğer hiçbir şeye değmezsin.”

O Allah’tan başka kimseye baş eğmeyecek bir adam!

Bu adam kimin için var!...

Türkiye için!..

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan  emperyalizme karşı direnen son kalenin istiklali ve istikbali için uğraşan şahsiyetli bir başkomutandır...

Biline...

***

DEVLET  

UYUMUYOR  BEYLER!..

Şehitlerimizi ağızlarına almayanların ihraç edilen ve açlık grevi  eylemi yaptıktan sonra tutuklanan biri akademisyen diğeri öğretmen iki isim üzerinden terörle mücadeleyi sulandırmak istemelerini ibretle izliyoruz..

Unuttukları bir gerçek var...

Meydan artık boş değil...

Yapanın yanına kar kaldığı dönemler geçti...

Cumhurbaşkanı takip ediyor...

Bakan 24 saat çalışıyor...

Devlet uyumuyor…

İstihbarat adım, adım izliyor...

Güvenlik güçleri  inlerine giriyor...

Yani ister silahlı ister silahsız olsun terörle mücadelede en küçük af' a yer ver yok!

Şimdi elinizi vicdanınıza koyun ve bir dinleyin

*

Diyor ki;

“Sormak istiyorum;

Kasım ayından beri bu iki kişinin eylemine destek veren vekiller, basın kuruluşları, bu topluma, bu millete devletin maaş verdiği bu devlet memuru olan kişilerin  25 kez gözaltına alınıp defalarca tutuklandığını DHKP-C terör örgütü üyesi olduğunu hiç söylediler mi?

Bakın…

O Akademisyen operasyonlar çerçevesinde 9 Mayıs 2012'de tutuklanmış. 1 Nisan 2015'te hapisten çıktıktan sonra yine örgüte yönelik bir operasyonda tekrar göz altına alınmış..

‘Afiş asma, örgüt adına basın açıklaması yapma, DHKP-C mensubu kişilerle aynı evde örgüt adına çalışma’ gibi daha birçok eylemi var. Bunlar hep OHAL çıkmadan evvel, yani bu kişinin DHKP-C ile doğrudan organik bir bağı söz konusu.

Bu kişiler sabah 9'dan akşam 7-8'e kadar açlık grevi yapıp, daha sonra evlerine gidip yemek yediler. Herhangi bir tıbbi sıkıntıları yok. Hatta doktor kontrollerinde istedikleri raporu vermeyen doktoru hedef gösterip, linç etmeye çalıştılar.”

Diyor ki;

“Sormak istiyorum;

O öğretmenin Silahlı terör örgütüne üye olma, kamu malına zarar verme, kemiklerin kırılmasına sebebiyet verecek şekilde kasten yaralama, terör örgütü propagandası yapma, görevi yaptırmamak için direnme suçlarından yürüyen ceza davaları olduğunu niçin kimse yazmıyor?

Açlık grevine başladığı günden itibaren toplam 14 kez gözaltına alınmış.

‘Suç kariyeri’ bir öğretmen için normal mi?

Elinizi vicdanınıza koyun böyle davaları olduğunu bildiğiniz öğretmene evladınızı teslim eder misiniz?

Kusura bakmasınlar, biz çocuklarımızı 'terörist olarak eğitilsinler' diye okula göndermiyoruz.Çocuklarımızı, 'eğitim alsınlar' diye terör örgütü mensuplarının eline asla teslim edemeyiz.

Yapılmak ve yaratılmak istenen algı çok açık ve nettir. İhraçlar, masum insanlar üzerine yapılmış gibi gösterilmeye ve terörle mücadelemiz sulandırmaya çalışılmaktadır. Oysa olay nettir, doğrudan DHKP-C terör örgütü mensubu kişilere yönelik bir ihraç ve tutuklama söz konusudur”

*

Bunları kim söylüyor…

Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı Süleyman Soylu…

Hadi cevap versin eylem yapan CHP’liler!

Yok deyin.. Yalan deyin..

Her şey açık ve net resmi kayıtlarda..

Var mı şimdi cevap vermek isteyen!

Gurur duyun gurur. Bakın bakan Soylu ile ülkenin huzuru, terör ve uyuşturucu ile mücadele noktasında çok şey değişti ,millete, güvenlik güçlerine moral geldi!..

Ne diyor son sözünde Bakan;

“Teröre değil destek, moral verene bile tahammülümüz yoktur.”

Nokta işte budur…

Güvenlik hepimizin meselesi…

İşte gördük son Londra saldırısını!

O Londra’da şimdi asker sokaklarda nöbet tutuyor!..

Güvenlik ve devletin bekası üzerine  siyasette, demokratikleşmede olamaz!

Beyler!...

O nedenle  devletimizin  her türlü terör örgütü ve yandaşları ile mücadelesinden rahatsız olmayın, destek olun…

Bakın millet ne diyor;

“Bütün dualarımız sizlerle. Allah yar ve yardımcınız olsun”

ONLAR BENİM KARDEŞİM...İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Gülhane Hastanesinde tedavi gören gazileri ziyaret ederek 'Onların her biri benim kardeşim. Onlarla gurur duyuyorum' diyerek moral verdi.