BIST 9.368
DOLAR 34,51
EURO 36,17
ALTIN 2.980,09
HABER /  GÜNCEL

Reina davasında flaş karar: Kapalı görülecek!

İSTANBUL Ortaköy'deki eğlence merkezine yılbaşı gecesi düzenlenen ve 39 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısına ilişkin davada, mahkeme heyeti, katliamın planlayıcılarından olduğu iddia edilen tutuklu sanık Abdurrauf Sert'in savunmasını, "Kamu güvenliğini etkileyeceği" gerekçesiyle kapalı görülmesine karar verdi.

Abone ol

Reina’da yılbaşı gecesi düzenlenen ve 39 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısına ilişkin, aralarında saldırıyı gerçekleştiren Abdulkadir Masharipov'un da bulunduğu 51'i tutuklu 57 sanığın yargılandığı davanın dördüncü duruşma gerçekleşiyor. Mahkeme heyeti, katliamın planlayıcılarından olduğu iddia edilen tutuklu sanıklardan birinin savunmasının "Kamu güvenliğini etkileyeceği" gerekçesiyle kapalı görülmesine karar verdi.

İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısındaki salonundaki duruşmada savunma yapan ve iddianamede saldırgan Abdülkadir Masharipov'a lojistik destek sağlayan kişilerle irtibatı bulunduğu belirtilen tutuklu sanık Kuerban Muhemmedeminşeyh hakkındaki suçlamaları kabul etmedi.

Reina katliamcısının avukatı mahkeme başkanıyla tartıştı

Türkiye'ye 2011'de geldiğini ve İstanbul'da kaldığı süre boyunca Zeytinburnu'nda yaşadığını, ev sahibinin polis olduğunu anlatan sanık Muhemmedeminşeyh, "15 Temmuz'da yaşanan hain darbe olayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı ile günlerce dışardaydım. Kamera kayıtları incelenirse 15 Temmuz'da Atatürk Havaalanına Cumhurbaşkanımızı ilk karşılamaya gidenlerdenim. ve Cumhurbaşkanının konuşması bitene kadar oradaydım. DAEŞ’li olsam 15 Temmuz'da neden dışarı çıkayım?" iddiasında bulundu.

Tutuklu sanık Abdulhekim Mehmetrahim de geçen yılın haziran ayında Türkiye’ye geldiğini belirterek, bir süre Kayseri’de kaldıktan sonra çalışmak için İstanbul’a döndüğünü, arkadaşının kendilerine İskenderun’da iş bulduğunu söylemesi üzerine İstanbul’dan çıktıkları İskenderun’da gözaltına alındıklarını anlattı.

Tutuklu sanık Abdurrahman Ahmetahed ise Türkiye'ye geçen yılın Haziran ayında yasal yollarla geldiğini ileri sürerek, İstanbul'da bir ay kaldıktan sonra ikamet işlemleri için Kayseri'ye gittiğini ifade etti.

Yakalandığında üzerinde çıkan not defteri, terör örgütü DAEŞ’e ait bez paçaları, infaz videoları ve çeşitli fotoğraflar sorulan sanık Ahmetahed, "Çalıştığım fabrikadaki Uygur arkadaşlardan birisi yardım amaçlı bir çanta verdi, içinde elbiseler vardı. Not defteri çantayı veren arkadaşa ait olabilir" dedi.

Tutuklu sanık Mehmetali Nurmehmet de terör saldırısının planlayıcılarından olan “Tulpar” kod adlı firari sanıkla yalnızca bir kez tesadüfen görüştüğünü öne sürdü.

Nurmehmet, evleneceği kızın Sefaköy’de kendisinin ise Zeytinburnu’nda oturduğunu belirterek, aldığı eşyaları kızın evine götürmek için araç ararken tanıştığı “İbrahim (Tupar)” adlı kişinin kendilerini götürebileceğini söylemesi üzerine bu kişinin aracına bindiğini savundu.

Duruşma salonundaki Masharipov'u tanıyıp tanımadığı sorulan Nurmehmet, sanığı ilk kez burada gördüğünü iddia etti.

"ELİMDEKİ OYUNCAK TABANCA": Üzerinde ele geçirilen telefonda Masharipov’un fotoğrafı ile DAEŞ’e ait bazı infaz videolarının olduğu hatırlatılan sanık Nurmehmet, söz konusu fotoğrafların kendisine ait olmadığını iddia etti.

Aynı telefonda ele geçirilen ve sanığın tabancayla çekilen fotoğrafı gösterilmesi üzerine de sanık Nurmehmet, “Benim olduğum fotoğraf bana ait ama diğer fotoğraflar benim değil. Telefonu ikinci el aldım. Onlar benim değil. Fotoğrafta görülen elimdeki tabanca da oyuncak silahtır" dedi.

ALNINDA SARGI BEZİYLE GETİRİLDİ: Öğle arasının ardından süren duruşmaya, tutuklu sanık Masharipov, revire gittiği gerekçesiyle katılmadı. 

Yaklaşık yarım saat sonra jandarma nezaretinde kelepçeyle duruşma salonuna getirilerek yerine oturtulan Masharipov’un alnında sargı bezi olduğu görüldü. Masharipov’un yerine oturtulmasının ardından ellerindeki kelepçe çıkarıldı. 

Duruşmada SEGBİS’le tercüman aracılığıyla Fransızca savunma yapan Masharipov’un saldırıdan sonra saklandığı evde imam nikahıyla evlendiği belirtilen tutuklu sanık Tene Treore, Eylül 2016’da uçakla Türkiye’ye geldiğini anlatarak, "Kız kardeşimin önerisiyle havalimanına geldim. Havalimanında bir erkek kardeş beni almaya geldi" dedi. 

Reina katliamı sanığından Suriye sorusuna bomba yanıt!

"SURİYE’DEKİ KARDEŞLER": Mahkeme Heyeti Başkanı Abdurrahman Orkun Dağ’ın "kız kardeş" ve "erkek kardeş"ten kastının ne olduğunu sorması üzerine, Treore, "Kız kardeş, benim gerçek kardeşlerim. Suriye'deler. Erkek kardeş dediğim ise gerçek kardeşim değil" diye konuştu. 

Suriye'deki kız kardeşlerinin terör örgütü DAEŞ için savaşıp savaşmadığı sorulan Treore, onların DAEŞ için savaştıklarını düşünmediğini öne sürdü. Treore, kız kardeşlerinin Suriye’ye neden gittiği yönündeki soruya, "Dinlerini kolayca yaşayabilmek adına Suriye’ye gittiler" yanıtını verdi. 

Kendisini havalimanından alan kişinin önce bir otele götürdüğünü, daha sonra yakalandığı eve gittiklerini anlatan Treore, oradan başka bir eve gitmediğini öne sürdü. Treore, yakalandığı evde kimlerin olduğu yönündeki soruyu, "Ben, Ayşe ve Dina adındaki iki kız kardeş ve bir erkek kardeş (Ali Cemal)" diye yanıtladı.

Evdeki ihtiyaçlarını para verdikleri evdeki erkek şahsın giderdiğini belirten Treore, "Ben hiç çıkmadım ama bazen Dina alışveriş yapmaya çıkıyordu" ifadesini kullandı. 

"RESMİ NİKAHLI EŞ KIZMIYOR MU?" SORUSU: Mahkeme Heyeti Başkanı Dağ'ın "Zarina (Masharipov’un resmi nikahlı eşi) kızmıyor mu? 'Niye kocamla evlendin?' diye" şeklindeki sorusu üzerine, sanık Abdulkadir Masharipov güldü. Mahkeme başkanının "Bak Masharipov’un hoşuna gidiyor, gülüyor" demesi, salonda gülüşmelere neden oldu. 

Treore, Zarina Nurullayeva ile çok fazla diyaloğunun olmadığını savunarak, onun sadece Masharipov’un ilk eşi olduğunu bildiğini aktardı.

"HİÇ KİMSE BANA EVLENMEMİ SÖYLEMEDİ": Mahkeme başkanının "Size kim 'Masharipov’la evlen' dedi?" sorusu üzerine, Treore, "Hiç kimse bana evlenmemi söylemedi. Ben bir erkek kardeşe evlenmek istediğimi söyledim. Evdeki kız kardeşler (Dina Alaa Eıd Sayed Ahmed ve Ayşe Muhammed) bana, 1 Ocak’ta evimize gelen Masharipov'la evlenmemi söylediler. Abdulkadir Masharipov’un kim olduğunu bilmiyordum. Çok uzun zamandır evlenmeyi istiyordum. Özel bir sebebim yok. 6 Ocak’ta evlendik" diye konuştu.

Masharipov’un 1 Ocak gecesi evlerine geldiğini ve daha sonra hiç dışarı çıkmadığını ileri süren Treore, Abdulkadir Masharipov’un evli olduğunu kendisine söylemediğini ifade etti.

Treore, Masharipov’la ilgili haberleri hiç duymadığını ve kaldıkları evde herhangi bir iletişim aracı bulunmadığını iddia ederek, dışarıdan bilgi almalarının imkansız olduğunu öne sürdü.

Mahkeme başkanının "Evlenmek için neden Abdulkadir’i seçtin?" sorusuna Treore, "Özellikle tercih ettiğim bir şey değildi. Evde 3 kadındık, ikisi evliydi. Ben de evlenmeyi düşündüm. Abdulkadir özellikle bir tercihim değildi" yanıtını verdi.

"KENDİSİ ABDULKADİR İÇİN BİR HEDİYE Mİ?": Terör saldırısını gerçekleştiren Masharipov’un emniyetteki ifadesinde, "DAEŞ’i cazip kılan şeyler var, bunlardan biri de kadın meselesi" dediği hatırlatılarak, yöneltilen "Kendisi, Abdulkadir için bir hediye mi?" şeklindeki soruya, Treore, "Hiçbir fikrim yok. Hiçbir şey bilmiyorum" cevabını verdi. 

Abdulkadir Masharipov’la çok vakit geçirmediğini ve aynı dili konuşmadıklarını anlatan Treore, telefonundaki tercüme programları sayesinde birbirleriyle iletişim kurduklarını söyledi. 

Bunun üzerine araya giren Mahkeme Heyeti Başkanı Dağ'ın, "Mesleğini bilmiyorsun, dilini konuşamıyorsun, hayatını bilmiyorsun, neden evlendin?" diye sorduğu Treore, "Onunla ilgili her şeyi daha sonra öğrendim. Hiç tanımadan evlendim. 'Zamanla bunu aşarak, birbirimizi tanırız' diye düşünerek evlendim." dedi. 

Sanık Treore, Masharipov'la imam nikahlarını da evde bulunan tutuklu sanık Ali Cemal’in kıydığını dile getirdi.

"KIZ KARDEŞİNDEN GELEN MESAJ": Suriye’deki kız kardeşiyle konuşmalarında oradaki savaşla ilgili konuşup konuşmadığı sorulan Treore, "Orada bir savaş olduğundan bahsediliyordu ama genelde dini konular konuşuluyordu" dedi. 

Üye hakimin, ele geçirilen telefonundaki Telegram programında, "Rakka’daki mücahit kardeşlerden iyi haberler aldık. Bu şehir Suriye’nin çok özel bir şehridir. Kardeşlerimiz küffarı püskürttüler. Bütün koalisyon orada olmasına rağmen Allah kardeşlerimize kazandırdı. Oradaki hayvanları ve evlerde ne varsa hepsini ganimet olarak aldılar" şeklinde bir ses kaydının bulunduğunu hatırlatması üzerine, Treore, söz konusu ses kaydının kız kardeşine ait olduğunu iddia etti. 

"BEBEĞİM 4 AYLIK OLDU": Treore, üye hakimin "Yine başka bir ses kaydında valizlerin ağır olmaması gerektiği söyleniyor. Buradan Suriye’ye gitmek istediğin belli. Buna rağmen Masharipov’la evlenmen çelişki değil mi?" sorusu üzerine, "Evli olsam da olmasam da benim için sonu çok değişmiyordu. Ben Türkiye’ye Suriye’ye gitmek için gelmiştim. Her halükarda Suriye'ye gitmeyi düşünüyordum." ifadelerini kullandı. 

Masharipov’un avukatı Atanur Demir’in, çocuğunun kaç aylık olduğunu sorduğu Tene Treore, bebeğinin bugün itibarıyla 4 aylık olduğunu söyledi.

Reina katliamı davası başlıyor! İstenen cezalar...

DAVA BİR SANIĞIN SAVUNMASI NEDENİYLE KAPALI GÖRÜLMEYE BAŞLANDI: Mahkeme Heyeti Başkanı Abdurrahman Orkun Dağ, sanıklardan birinin, anlatımlarının kamu güvenliğini ilgilendireceğini belirterek, savunması sırasında duruşmanın kapalı görülmesini talep ettiğini bildirdi.

Söz konusu talebe ilişkin görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, talebin kabulüne karar verilmesini istedi.

Mahkeme heyeti de kamu güvenliğini ilgilendiren anlatımları olabileceği gerekçesiyle söz konusu sanığın savunması sırasında duruşmanın kapalı yapılmasına hükmetti.

Bunun üzerine basın mensupları ve izleyiciler dışarı çıkartıldı.