AB ile üyelik müzakereleri başlayan Türkiye'de reformlarda yavaşlama görüldüğü öne sürdü.
Abone olUluslararası Af Örgütü (UAÖ), AB ile üyelik müzakereleri başlayan Türkiye'de 2005 yılında reformların uygulamasında yavaşlama görüldüğünü öne sürdü.
Merkezi Londra'da bulunan örgüt, yayımladığı raporda Türkiye'ye 3 sayfa ayırdı.
AB Konseyi'nin Türkiye'nin AB üyeliğiyle ilgili müzakereleri resmen başlattığı hatırlatılan raporda, ancak ''Türkiye'nin yasalarını uluslararası standartlarla uyumlu hale getirmeyi amaçlayan yasaların pratikteki uygulanma sürecinde yavaşlama görüldüğü'' iddia edildi. Mevcut yasalarda temel hakların kullanılışı konusunda kısıtlamalar olduğu ifade edilen raporda, ''Yeni Türk Ceza Yasasının yürürlüğe girmesinden sonra, belli konularla ilgili karşıt görüşlerini barışçıl olarak ifade edenlerin cezai kovuşturma ve yaptırımlarla karşılaştığı'' ileri sürüldü.
Örgütün raporunda, geçen yıl Türkiye'de işkence ve kötü muamelenin
uygulandığına ilişkin bilgilerin gelmeye devam ettiği, özellikle adi suçlar nedeniyle gözaltına alınanların risk altında olduğu iddia edildi.
Raporda, güvenlik güçlerinin de gösterilerde aşırı güç kullanmaya devam ettiği öne sürülerek, kasım ayında dört göstericinin öldürülmesi buna örnek olarak verildi. Raporda, bu tür olaylarla ilgili soruşturmaların yetersiz olduğu ileri sürülerek, ''İhlallerden sorumlu olan kolluk mensupları nadiren adalet önüne çıkarıldı'' denildi.
-KADIN HAKLARINDA GELİŞME-
Raporda, haziran ayında yeni Türk Ceza Yasası, Ceza Muhakemeleri
Yasası ve Ceza İnfaz Yasası'nın yürürlüğe girdiği hatırlatılarak, yeni ceza yasasında aile içi şiddete karşı kadınlara daha fazla koruma sağlayan olumlu gelişmeler olduğu, ancak aynı yasada ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı maddelerin yer aldığı ifade edildi.
Raporda, yeni belediyeler yasasına göre de nüfusu 50 binden fazla olan ilçelerde belediyelerin sığınma evi açması gerektiği hatırlatıldı. Raporda, yine de bu yasanın uygulanabilmesi, yani sığınakların kurulması için hükümetten yeterli fon sağlanması ve kadın örgütleriyle tam işbirliği yapılması gerektiği belirtildi.
Örgüt raporunda, Kuşadası'ndaki bombalı saldırıyı terör örgütünün üstlendiği de hatırlatıldı.
-İNSAN HAKLARI MEKANİZMALARI-
Raporda, başbakanlığa bağlı resmi insan hakları izleme mekanizmalarının yeterince çalışamadığı, ihlalleri araştırmak ve rapor etmek için yeterli yetkileri olmadığı iddia edildi.
Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulunun da engellendiği ve fiilen etkisizleştirildiği öne sürülen raporda, İnsan Hakları Başkanlığı tarafından kurulan il ve ilçe insan hakları kurullarının da insan hakları ihlalleriyle ilgili yeterli incelemeleri yapamadığı iddia edildi. Raporda, ombudsmanlık sisteminin kurulmasına yönelik yasa tasarısında da ilerleme sağlanamadığı ifade edildi.