Anayasa değişikliğinin halk oylamasına sunulması için öngörülen süreyi 120 günden 60 güne indiren kanun teklifinin birinci maddesi kabul edildi.
Abone olKabul edilen maddeye göre, Anayasa değişikliğinin halk oylamasına sunulması öngörülen süre, 120 günden 60 güne inecek.
Yurt dışında yaşayan vatandaşların halk oylamasında oy kullanacakları süre ise 40 günden 20 güne çekildi. Madde üzerinde BDP grubu adına konuşan İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, TBMM'nin "12 Eylül darbe anayasası" yüzünden adeta devre dışı olduğunu öne sürdü. Yeni anayasa ihtiyacına işaret eden Uras, "Bu Meclisin mevcut anayasaya bağlılık yemini ettiği gerekçesiyle 12 Eylül anayasasını değiştiremeyeceği görüşü tamamen mugalatadır" dedi.
"12 Eylül darbe anayasasından kurtulunmalıdır" diyen Uras, uzlaşma sağlamadığı için yeni anayasa yapılamadığını, bu nedenle kısmi değişikliklerin kaçınılmaz hale geldiğini söyledi.
Uras, Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yolunun açılması, askerlerin sivil mahkemelerde yargılanabilmesi, YAŞ kararlarına yargı yolu açılması, siyasi partilerin kapatılmasının zorlaştırılması, anayasal yurttaşlık tanımının yeniden yapılması, yüzde 10 seçim barajının indirilmesi konularında değişiklik yapılmasını önerdi.
MHP Grubu adına konuşan Mersin milletvekili Behiç Çelik, yeni bir toplum sözleşmesine ihtiyaç olduğunu, ancak "sicili bozuk olanların ve gerilimi tırmandıran zihniyetin bu değişikliği yapamayacağını" öne sürdü.
Çelik, "Anayasa değişikliği yıpranmış bir iktidarın yapacağı bir iş değil. Bu, 24. döneme bırakılmalıdır" dedi. Tepkiyle anayasa değişikliğine gitmenin milletin hayrına olmadığını ifade eden Çelik, "Anayasa değişikliği için uzlaşma şarttır. Böyle bir ortam var mı? Anayasa değişikliğini bu iktidarın yapması mümkün değildir" diye konuştu.
CHP Konya Milletvekili Atilla Kart da iktidarın HSYK ve Anayasa Mahkemesi'nin yapısını değiştirecek düzenlemelerin yanına "toplumun hoşuna gidecek havuçları" koyarak "torba referanduma" gideceğini iddia etti.
Referandumunun istisnai bir kurum olduğunu belirten Kart, "çoğunluk istiyor" diye azınlığın temel hak ve ögürlüklerinin referandum yoluyla kısıtlanamayacağını dile getirdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, parti kapatmalarında TBMM'nin onayının alınması gerektiğini belirttiğini ifade eden Kart, "Partileri diğer partiler kapatmaz, kapatamaz. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin CHP'yi, CHP'nin de Adalet ve Kalkınma Partisi'ni kapatması... Böyle bir şey düşünülebilir mi?" dedi.
Şahsı adına konuşan AK Parti Giresun Milletvekili Hasan Sönmez, "torba referandum" tabirini yadırgadığını belirterek, bunu "talihsiz bir açıklama olarak" nitelendirdi. Sönmez, ne düşündüğünü halka sormanın yadırganacak bir şey olmadığını söyledi.
Madde üzerinde milletvekillerinin sorularına yanıt veren Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, yurt dışında yaşayan vatandaşların büyük bölümünün Almanya'da yaşadığına dikkati çekti. Alman makamlarının orada yaşayan vatandaşların mektup yoluyla oy kullanmasını önerdiğini ifade eden Bağış, bunun, Türkiye'nin mevcut anayasasına aykırı olduğunu vurguladı. Yurt dışındaki vatandaşların oy kullanabilmesinin en büyük arzuları olduğunu dile getiren Bağış, "Burada el ele verip, anayasayı değiştirerek mektupla oy kullanmayı sağlamamız lazım" dedi.
Parti kapatma konusunda Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın bugün bir gazetede yer alan açıklamasından alıntılar yapan Bağış, "Parti kapatma için Meclisin onayının alınması bir alternatif olabilir. Ama bunları burada sizlerle birlikte değerlendireceğiz" dedi.
Uzlaşma için çaba gösterdiklerini ancak "istemezük" tavrıyla karşı karşıya kaldıklarını ifade eden Bağış, "O zaman da milletin vekillerine değil kendisine gideriz düşüncesine geliyoruz. Halbuki milleti bu kadar yormadan, burada kendi aramızda bu işi halledebiliriz. Aklın yolu bir" diye konuştu.
Bağış, bugüne kadar AB ile müzakereye başlayıp bitiremeyen ülkenin olmadığına işaret ederek, "Türkiye'nin bu konuda yaşadığı sorunları aşacağından hiç şüphe duymuyorum" dedi. Genel Kurulda, teklifin yürürlük maddeleri görüşülüyor.