İsviçre'de en çok izlenen haber programlarından olan 'Rundschau'nun Türkiye yayınında çarpıcı ifadeler yer aldı.
Abone olAvrupa Birliği'nden sorumlu devlet bakanı ve baş müzakereci Egemen Bağış, İsviçre Birinci Televizyon Kanalı SF1'de yayınlanan Rundschau programına verdiği özel röportajda Avrupa'yı Türkiye'nin kurtaracağını söyledi.
Programda Erdoğan'ın ikinci Atatürk olma yolunda mesafe aldığı vurgulanırken, Erdoğan'ın İsrail'e terörist devlet demesi ekrana getirildi.
Dün gece yayınlanan ve İsviçre'de en çok izlenen haber programlarından olan 'Rundschau' özel bir dosya olarak sunduğu Türkiye ile ilgili yayınında Egemen Bağış'la yaptığı özel röportaja yer verdi. Bağış, programda AKP'nin Erdoğan'dan sonra ikinci en güçlü adamı olarak ve parti başkan yardımcısı olarak tanıtıldı.
Röportajda Avrupa Birliği'nin ekonomik sıkıntılar yaşadığının altını çizen Bağış, Avrupa beklesin Türkiye Avrupa'yı kurtaracak şeklinde konuştu. Avrupa'nın Türkiye'ye Türkiye'nin Avrupa'ya ihtiyacından daha fazla ihtiyacı olduğunu söyleyen Bağış, Türkiye 1963'ten bu yana AB kapısında üye olmak için bekliyor. Başbakan'ın '2023'e kadar mutlaka üye olacağız' demesi, 2023'e kadar bekleyeceğiz anlamında algılanmasın. Bu tarih modern Türkiye'nin 100 yaşına işaret ediyor. Biz çok daha önce AB'ye üye olacağımıza inanıyoruz. Aslına bakarsanız Türkiye çoktan AB üyesi olmalıydı dedi.
ERDOĞAN 2'NCİ ATATÜRK
Programda ayrıca Türkiye- İsrail krizine de özel olarak yer verildi. Bağış, İsrail-Türkiye ilişkilerinde, İsrail'in kabul edilmez bir tutum takındığından söz ederek "İsrail, bölgesinde bulunan coğrafi durumu kabul etmiyor. Diğer ülkeleri tanımazlıktan geliyor. Biz barıştan yanayız. Türkiye İsrail ilişkilerindeki gelecek İsrail'in bundan sonra takınacağı tutuma bağlıdır" dedi.
Programda Başbakan Erdoğan'ın MÜSİAD (Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği) genel kurulunda yaptığı konuşma da ekranlara getirildi. Genel Kurulunun Kuran'ı Kerim okunarak açıldığı vurgulanan MÜSİAD İslami işadamları kulübü olarak tanıtıldı. Erdoğan'ın ikinci Atatürk olma yolunda mesafe aldığı vurgulandı. Erdoğan'ın İsrail'e terörist devlet demesi ekrana getirilirken, Erdoğan'ın bundan önceki yıllarda İsrail ile son derece sıcak ilişkiler içinde olduğuna dair görüntüler ekrana getirildi.
ARAPLARLA YAPILAN TİCARİ İLİŞKİLERE VURGU
Programda ayrıca, AB'ye girmek isteyen Türkiye'nin yönünü Arap dünyasına çevirdiği iddia edildi. Yeni nesil Türk işadamı tipinin Müslüman kimliği ile öne çıktığı belirtildi. Programda iplik ve halı ticareti yapan bir işadamı örnek olarak sunuldu. Avrupalının kendilerine daha gümrük kapısında suçlu muamelesi yaptığını belirten işadamı kendisini Müslüman olarak tanıtıyor ve pazar faaliyetini Avrupa'dan çok İslam ülkelerine yönlendirdiğini anlatıyor. Bunun yanı sıra Türk TV dizi endüstrisinden de örnekler verilen programda, Türklerin Arap ülkelerine dizi satma sektörü oluşturdukları iddia edildi.
Egemen Bağış'a göre Avrupa Birliğinin (AB) Türkiye'ye ihtiyacı var. İktidardaki AKP'nin Avrupa Birliği Bakanı Bağış konuyla ilgili açıklamasında, "AB ancak Türkiye ile birlikte küresel bir projeye dönüşecektir" dedi.
Bağış ayrıca, AB'nin demokrasi, insan hakları ve serbest ekonomi gibi değerlerinin Türkiye'nin Birliğe katılmasının ardından 1,5 milyar Müslüman tarafından da algılanacağını ifade etti ve bugüne kadar söz konusu Müslüman kitlenin kendini Batı dünyası tarafından göz ardı edildiği hissine kapıldığını vurguladı.
Bağış açıklamalarının devamında AB'nin derin bir kriz içerisinde bulunduğunu belirterek, Ben hep bu yüzden 'dayan Avrupa, Türkiye seni kurtarmaya geliyor.' diyorum. AKP'li siyasetçi ayrıca iyimser bir tavırla ülkesinin Küresel Barışı genel anlamda destekleyip geliştireceğini söylüyor.
Egemen Bağış ülkesinin 2023'ten önce AB üyesi olacağını ümit ettiğini söyledi. Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunun yüzüncü yılına denk gelen 2023 yılını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan vurgulamıştı. Türkiye 1963 yılından bu yana AB üyeliği bekliyor.
Bağış, Gazze'de yaşananlara da değinerek Son on yıldır uluslararası barışa yönelik en büyük tehdit dedi. Bağış, İsrail'in yaptığının kabul edilemez olduğunu vurgularken, Türkiye-İsrail ilişkilerinin gidişatının İsrail'in tutumuna bağlı olduğunu söyledi.
Egemen Bağış bununla birlikte en kolay tercih ve yolun 'Filistin'i bağımsız bir devlet olarak tanımaktan' geçtiğini belirtti ve Türkiye'nin iki devletli bir çözüme inandığını söyledi. Bağış ayrıca Gazze şeridindeki saldırıların ocak ayında yapılacak seçimlerle ilişkilin bir motivasyonun sonucu olduğunu vurguladı.
Bağış'a İsviçre'deki minare yasağı ile ilgili oylama olayı ve bu kapsamda ülkede yaşayan Müslümanları paralarını bankalardan çekmeye çağırması hususu da soruldu. Bakan bu konudaki görüşlerini aynen koruduğunu vurgulayarak, Bir dinî inanca ayrım yapılıyorsa, söz konusu dinin inananları da duygularını açığa vurabilmeli dedi. AB Bakanı Bağış yaptığının şiddet içermeyen siyasi bir çağrı olduğunu vurguladı.
Egemen Bağış mülakat kapsamında İsviçre'ye yönelik açıklamalarını, "İnsan hakları ve ifade özgürlüğü ülkesi olan İsviçre'nin söz konusu değerleri kendi ülkesindeki Müslümanlara ve tüm dünya toplumları için de geçerli kılması gerekir" dedi.