BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
HABER /  GÜNCEL

Rauf Denktaş'tan çelişkiler yumağı

Türkiye'nin Kıbrıs'a yeteri kadar din adamı göndermediğinden yakınan Denktaş, şarabı reddetmedi. Eski Diyanet İşleri Başkanı Tayyar Altıkulaç ise Denktaş'ı yalanladı.

Abone ol

KKTC eski Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Türkiye'nin uzun yıllar boyunca kendilerine doğru dürüst din adamı göndermemesinden şikâyetçi oldu. İçki servisi esnasında beyaz şarabı tercih eden Denktaş, "Kıbrıs Türkü'nün dini bakımdan zayıf olmasının sebebi, gençliği camilere, dine çekecek aydın imamların, hocaların ve din adamlarının gönderilmemesidir" diye konuştu. DENKTAŞ İÇKİ MASASINDA! Denktaş'ın Vakit muhabirinin sorularını cevaplandırmakta olduğu esnada, içki servisi devam ediyordu. Kıbrıs'a yeterince din adamı gönderilmemesinden şikâyet eden Denktaş, tercihini beyaz şaraptan yana kullandı. Otuz yıl boyunca KKTC'nin Cumhurbaşkanlığını yapan Rauf Denktaş; DYP'nin organize ettiği Dış Politika Platformu'nun tanıtım toplantısında Vakit'in sorularını cevaplandırırken, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin uzun yıllar boyunca kendilerine doğru dürüst din adamı göndermediği için Kıbrıs Türkü'nün manevi değerlerden uzaklaştığını iddia etti. "ATATÜRKÇÜ DİN ADAMI GÖNDERİLMEDİ" Eskiden beri Kıbrıs gençliğinin dini değerlerden uzak kaldığını söyleyen Denktaş, "Biz elimizden geleni yaptık, ama öyle söylendiği kadar da dinsiz bir toplum değiliz. Zayıf kaldığımızın birçok nedeni var tabiatıyla, ama bunun çaresi insanlarımızı zorla dine zorlamak değildir" dedi. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin uzun yıllar boyunca kendilerine doğru dürüst din adamı göndermemesinden şikâyetçi olan ve içki servisi esnasında beyaz şarabı tercih eden Denktaş, "Kıbrıs Türkü'nün dini bakımdan zayıf olmasının sebebi, gençliği camilere, dine çekecek aydın Atatürkçü imamların, hocaların ve din adamlarının gönderilmemesidir" diye konuştu. Kıbrıs Türkü'nün çeşitli vaatlerle kandırıldığını öne süren Denktaş, "İşlerin bu noktaya gelmesinde, neslin sizin tabirinizle kolayca kandırılabilecek duruma düşmesinde sizin de payınız yok mu?" şeklindeki sorumuz üzerine, sözlerini yineleyerek, "Aydın din adamları gönderilmedi; bu gönderilmiş olsaydı, farklı bir durum oluşabilirdi. Kıbrıs Türkü o kadar da değil, Allahsız değil, ama bazı sıkıntılar da var, özellikle pratikleri eksik" diye konuştu. "KIBRIS GENÇLİĞİ KENDİ KEYFİNDE" Kıbrıs gençliğinin kendi keyfinde olduğunu dile getirerek, "Gençlerimiz her yerde olduğu gibi 'kalk borusu' çalıncaya kadar kendi keyiflerindedir, ama 'kalk borusu' çalsa, bir mücadele başlasa, bütün bu gençler yine bizim safımıza yer alır" diyen Denktaş, "O halde Annan Planı çerçevesinde yapılan referandum sonucunda neden istediğiniz sonuca ulaşamadınız?" şeklindeki soruya da şöyle cevap verdi: "Gençlere iş ve aş vaat edilmiştir, asker olmayacaksınız denmiştir. Cebiniz para dolacak denmiştir, gençler bu şekilde tavlanmıştır. Diğer insanlarımıza, göçmenlerimize özellikle size villalar yapılacak diye kandırılmıştır, herkese kendine göre bir ilaç, bir şeker verilmiştir." Altıkulaç: İHL açmak istedik müsaade etmediler Diyanet İşleri eski Başkanı ve Milli Eğitim Komisyonu Başkanı Tayyar Altıkulaç ise, Denktaş'ın bu değerlendirmesiyle ilgili olarak şunları söyledi: "Benim Diyanet İşleri Başkanlığım döneminde, Kıbrıs'a İmam Hatip açmak istedik, ama Kıbrıs bürokrasisi müsaade etmedi. Dolayısıyla meseleyi bu şekilde ortaya koymak doğru değildir. Sayın Denktaş, 30 yıl boyunca Kıbrıs'ın başında kalmıştır. Sayın Denktaş, Sayın Demirel gibi Sayın Ecevit gibi başbakanlarımızla yakın dost olmuştur. Kendisinin, otuz yıllık süre içinde, aydın din adamı talebinde bulunduğuna ilişkin bir kayıt yoktur. Eğer bu eksikliğe işaret etseydi, mutlaka yardımcı olunurdu. Gerçek bu değildir. Gerçek, Kıbrıslının manevi ihtiyaçlarının sürekli olarak göz ardı edildiğidir. Kıbrıs'ta, bazı spor müsabakalarında bile laiklik adı altında başörtüsü yasağı uygulanmıştır. Laikliğin yanlış uygulaması ve yanlış din eğitimi Kıbrıs Türkü'nün milli duygularına da zarar vermiş olabilir" diye konuştu.