BIST 9.990
DOLAR 35,22
EURO 36,77
ALTIN 2.978,70
HABER /  RAMAZAN

Ramazanda kilo almamak için...

Ramazan’da tüketilen yiyecek ve içeceklerin normal zamanlardakine oranla daha dikkatli seçilmesi gerektiği belirtildi.

Abone ol

Uzmanlar, uzun oruç süresi dikkate alındığında metabolizmanın yavaşlayacağı düşünülerek tüketilen gıdaların niteliğine dikkat çekti.

Sahurda börek ve poğaçadan uzak durulmasını öneren uzmanlar, pilav ve makarna yerine sebze ve salatayı öneriyor. İştah açıcı olması nedeniyle Ramazan’ın sembollerinden pidenin tüketiminde de dikkatli olmakta yarar var.

Uzman Diyetisyen Şefika Aydın Selçuk, Ramazan ayına özel beslenme alışkanlığı geliştirilmesinin yararlı olacağını, çünkü daha yavaş çalışan metabolizmanın kilo alma riskini artırdığını ifade etti. Beslenme alışkanlığının değişmesi nedeniyle bazı uyarıların Ramazan’da dikkate alınmasının yararlı olacağını ifade eden Selçuk, sahur ve iftarda tüketilen yiyeceklerin niteliklerinin hem sindirim hem de yağ alımı itibariyle kişiyi doğrudan etkilediğini kaydetti.

SAHURDA TÜKETİLEN YİYECEKLER BÜTÜN GÜNÜ ETKİLER

Selçuk, sahurda doğru tüketiminin aç kalınan saatlerde büyük kolaylık sağladığının altını çizerek uyku isteğinin azalmasına ve daha dinamik kalınmasına katkı sağlayabileceğini belirtti. Tokluğu sağlayan gıdaların yumurta, peynir, süt, yoğurt, ekmek, yulaf ezmesi, zeytin, ceviz içi, çorba, komposto veya meyve olduğunu bildiren Selçuk, “Özellikle protein içeren besinler midede sindirimi yavaşlatacağından ve boşaltımı geciktirir; bu nedenle tokluk süresini uzatmaktadır.

Çorba, ayran, süt veya komposto gibi sıvı içeriği yüksek besinler, hacim kaplayarak tok kalmayı sağlar ve sıvı gereksinmesini karşılar. Sahur için börek, poğaça, tost, sucuk, salam, ağır gıdalar yerine; yumurta, peynir, süt gibi kahvaltılık hafif besinleri tercih etmek zinde kalmayı sağlar. Sahurda süt, yumurta, peynir, tam buğday ekmeği, ceviz içi ve tatlı olarak meyve ya da tahin pekmez alınabilir.

Bazen pratik olması adına süt veya yoğurt ile yulaf ezmesi müsli gibi besinlerde tercih edilebilir. Fakat bu besinlerin yanına 1 orta boy armut, elma, şeftali gibi bir meyve ve fındık, badem gibi kuruyemişler de tüketilmelidir. Bu tür gıdaların doygunluk süresini uzatmasında fayda sağlar.” dedi.

SEBZE VE SALATAYI BAŞ TACI OLSUN

Yağlanmayı artıran gıdalara karşı dikkatli olunmasını isteyen Selçuk, bunların yerine sebze ve salatanın tercih edilebileceğini, aksi tüketim alışkanlığının yorgunluk ve halsizliğe neden olabileceğini belirtti. Selçuk, “Fazla miktarda tüketilen pilav ve makarna benzeri yemekler vücutta yağlanmayı artırır. Yağlanma ve kilo alımı ağırlık hissini artıracağından kişi kendini zinde değil yorgun ve bitkin hisseder. Tüketilen besinlerin miktarına ve zamanına çok dikkat edilmelidir.

Örneğin; her akşam yemekte pilav ya da makarna ile tek tip beslenip üstüne tatlı yiyen bir kişi birkaç günün sonunda kendini yorgun ve isteksiz hissetmeye başlayabilir. Çünkü bu tip beslenme, başta sindirim mekanizmasını etkileyerek bağırsak düzenini bozar; şişkinlik ve kabızlık yaratır. İftarda başlangıç için zeytin, hurma, meze, börek, ceviz içi, kayısı, incir gibi birçok besini bir arada tüketmek yerine tek bir hurma ya da zeytin tercih etmek daha zinde ve sağlıklı olur. Başlangıçta çorba, ardından etli sebze veya zeytinyağlı sebze yemeği, ızgara et, yoğurt, ekmek, salata ile birlikte tüketilerek iftar sonlandırılabilir.

İftar sofralarında en fazla yapılan hatalardan birinin susuzluğu gidermek için asitli gıdalar tüketimi olduğunun altını çizen Selçuk, kadınların günlük ortalama sıvı ihtiyaçlarının 2.7 , erkeklerin ise 3. 7 litre olduğunu söyledi. Bu ihtiyacın karşılanmasında asitli gıdaların yerinin olmadığını belirten Selçuk, “Bu oranın 12- 14 bardağı sudan, geri kalan kısmı ise soda, ayran, çorba, komposto gibi sıvı gıda ve içecekler ile sebze meyveden karşılanmalıdır. Susuz kalan vücut; yorgunluk, kas krampları, deride kuruma, sindirim sisteminde zorluk, sersemlik ve sıcaklık hissine sebep olur. Bunun için mutlaka sahura kalkılınca, iftar sırasında ve sonrasında yatana kadar sıvı tüketimini ihmal etmemek gerekir. Asitli ve gazlı içeceklerden mümkün olduğunca uzak durulması önemlidir.” değerlendirmesinde bulundu.

RAMAZAN PİDESİ İŞTAH AÇAR

Bir uyarı da Ramazan pidesiyle ilgili. Pidenin beyaz undan yapıldığını ve kalorisinin diğer ekmeklere göre fazla olduğunu belirten Selçuk, pidenin iştah artırdığını kan şekerini hızlı artırıp çabuk düşürebildiğini belirtti. Bu nedenle yağ artırıcı özelliği bulunan pidenin tüketiminde aşırıya kaçmamanın önemine işaret eden Selçuk, obezite ve fazla kilo problemi olanların pideden uzak durmasının yararına işaret etti.

Selçuk, Ramazan ayının tatlı tüketiminde de dikkatli olunması gereken bir zaman dilimi olduğunu hatırlattı. Tatlı tüketimini sınırlandırmak ve ağır tatlıları tercih etmemek gerektiğini belirten Selçuk, bunların yerine güllaç, kazandibi, dondurma veya meyveli kupların tercih edilebileceğini kaydetti