İnsanların manevi ikliminde huzur bulduğu Ramazan, ekonomiye de büyük bir canlılık getiriyor. Oruç ayı gıda üreticilerinden iç turizme bütün sektörlerin yüzünü güldürüyor.
Abone olOruç ayıyla birlikte gıda üreticilerinden iç turizme, otellerden perakendecilere, yemek şirketlerinden kasaplara kadar onlarca sektörde gözle görülür hareketlenme yaşanıyor.
Tahminlere göre, bir aylık dilimde bütün bu alanlarda meydana gelen yoğunluğun ekonomiye yansıması 5 milyar Yeni Türk Lirası. Ramazan’daki hareketlenme aynı zamanda binlerce insana da iş kapısı açıyor. Yalnızca Ankara’daki lokantacılar bir aylık dilimde ek olarak 500 kişi çalıştırıyor. Reis Gıda ise paket taşımak için fazladan 80 kişi istihdam ediyor. Firmanın Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, “Ramazan’daki satış miktarına başka zaman ancak 3 ayda ulaşabiliyoruz.” diyor.
Ramazan ayıyla Türkiye’nin hemen her il ve ilçesinde iftar çadırları kuruluyor. Milyonlarca insanın orucunu açtığı çadırlar en çok büyük şehirlerde rağbet görüyor. İstanbul’da geçen yıl 3 milyon kişi Büyükşehir Belediyesi’nin çadırlarında iftarını açtı. Bu rakam, ilçe belediyeleriyle birlikte 10 milyonu buluyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, kişi başına 2 yeni lira harcayarak Ramazan sonunda iftar çadırları için toplam 2,6 milyon yeni lira ödeme yapıyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi ise 30 noktada günde 22 bin kişiye iftar veriyor. Ramazan sonuna kadar 600 bin kişinin oruç açmasını sağlamayı hedefleyen belediyenin iftarlarını Öz Gaziantep yemek şirketi üstlendi. Firma Ramazan sonunda belediyeden 1,3 milyon yeni lira alacak. Sadece İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin iftar çadırlarında dönen rakamların ekonomiye kazandırdığı ivme 11 milyon yeni lirayı geçiyor.
Bir aylık zaman diliminde en fazla yoğunluğun yaşandığı sektörlerin başında kuru gıdacılar geliyor. Ramazan’la birlikte cirolarını katlayan firmalar, mahalle bakkalından marketlere, yemek şirketlerinden hayır organizasyonlarına kadar on binlerce kuruluştan ek sipariş alıyor. Ek mesai yaparak talebe yetişmeye çalışan bakliyatçılar Ramazan ayında yeni istihdamlar oluşturuyor. Gıda Federasyonları Derneği Başkanı Şemsi Kopuz, sektördeki 30 milyar YTL’lik katma değerin 4,5 milyar YTL’lik kısmının Ramazan’da gerçekleştiğini anlatıyor. Geçen sene aynı dönemde 80 kişiye iş verdiklerini söyleyen Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, bu yıl 500 yeni liraya çalıştıracak adam bulamadıklarını dile getiriyor. Firma, mevcut cirosunu bir ayda ikiye katlamış. Hallerde yaşanan hareketlilik yaş gıdacıları sevindiriyor. İstanbul Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği Başkanı Burhan Er, talepteki artışın fiyatları yükselttiğini belirtiyor. Ramazan öncesinde 400 bin TL olan domates 800 bin liradan kapış kapış gidiyor. Daha önce yalnız öğle yemeği gönderdikleri şantiyelere şimdi hem sahur hem de iftar veren hazır yemekçiler de Ramazan’dan nasibini alanlardan. İstanbul Yemek Sanayicileri Derneği Başkanı Hüseyin Bozdağ, iftar çadırlarından yüzde 10’luk pay aldıklarını belirtiyor. Bozdağ’ın, 180 yemek şirketinin verdiği yemeklerde günde 7 bin ton elma tüketimi gerçekleştirildiğini ifade etmesi Ramazan ayının getirdiği bereketi gözler önüne seriyor.
Beş yıldızlı oteller, Ramazan’a has mönü ve programlar düzenleyerek iftar organizasyonlarının düzenlendiği gözde mekanlar olmaya devam ediyor. Özellikle büyük şehirlerde iş dünyası, sendikalar, bürokratlar ve siyasetçilerin tercih ettiği yerlerin başında oteller geliyor. Bir akşamda 500 kişinin orucunu açtığı otellerin varlığı dikkate alındığında 1 aylık dilimde cirolardaki artışın büyüklüğü çarpıcı şekilde ortaya çıkıyor. Çünkü açık büfe hizmet 25 ile 50 yeni lira arasında değişiyor. Türkiye Otelciler Federasyonu Başkanı Ahmet Barut, otellerde yaşanan yoğunluğa yetişmekte zorlandıklarını dile getiriyor. Barut, otellere olan ilgiyi şu sözlerle açıklıyor: “Bazen iki şirket birleşiyor beş yıldızlı oteli kapatıyor. Bazen de iki aile bir araya geliyor ve bizim mekanlarımızda iftar yapıyor. Bu da kış durgunluğunda otellere büyük katkılar sağlıyor.” Aktif Metropolitan Otel Yönetim Kurulu Üyesi Ayşe Altuğ, otellerde düzenlenen iftarların geçen yıldan daha hareketli olduğunu söylüyor. Her akşam 100 kişinin orucunu açtığı otelin Ramazan sonuna kadar 10 bin kişiyi ağırlayacağını ifade eden Altuğ, geçen yıl 5 bin kişiye iftar verdiklerini dile getiriyor. Ankara Lokantacılar ve Kebapçılar Odası Başkanı Mehmet Aztekin, belediyelerin çadırlarına rağmen işlerinde bir azalma olmadığını belirtiyor. Odaya bağlı 2 bin 100 üye iftar saatlerinde talebe karşılık vermekte zorlanıyor. Ramazan pidesi çıkarmak isteyen lokanta ve restoranların ek işçi çalıştırdıklarına dikkati çeken Mehmet Aztekin, “1 ayda 500 kişiye istihdam sağlıyoruz.” diyor. Başkentin ünlü restoranlarından Efendi Konağı’nın sahibi Efendi Esmer, geçen yıl Ramazan ayında 8 bin kişinin kendilerini tercih ettiğini dile getiriyor. Lokanta, müşterinin talebine yetişmek için 8 işçi daha almış.
Unlu ürünlerde yarı yarıya artış
Börek, çörek ve tatlı tüketiminin arttığı Ramazan döneminde unlu mamul üreticilerinin işlerinde yüzde 50’lere varan büyüme oluyor. 11 bin çuval un tüketilen İzmir’de bu rakam Ramazan’da 13 bine çıkıyor. Günde yüz bin ekmek üretimiyle Ege Bölgesi’nin önde gelen unlu mamul üreticilerinden Karasalihoğulları Ekmek ve Unlu Mamuller Sanayii, Ramazan ayında günlük 150 bin pide üretiyor. Firmanın yönetim kurulu başkanı Hüseyin Sağır, ekmekte 8 kalem artış yaşandığına dikkat çekerek bunun istihdama yansımasını “150 kişi çalıştırırken Ramazan’a özel ürünler için 25 işçi daha alıyoruz.” ifadeleriyle özetliyor. Sütev Et Ürünleri Birliği Başkanı Erdal Bahçıvan, Ramazan’ın bereketiyle geldiğini belirterek, et ve süt ürünlerinin satışında diğer aylara oranla yüzde 15 artış yaşandığına dikkat çekiyor. Hurma ithalatçıları da tatlı bir telaş yaşıyor. 11 aylık durgunluğu bir ayda karşıladıklarına işaret eden Hacıbey Hurmacısı Mustafa İnce, 150 ton hurmanın yüzde 50’sini Ramazan’da sattıklarını belirtiyor.
İstanbul’daki çadırlarda 330 ton fasulye tüketiliyor
İstanbul’daki belediyelerin organize ettiği iftar yemeklerinde Ramazan’ın sonuna kadar 330 ton kuru fasulye ve nohut, 225 ton pilav, 210 ton tatlı, 105 ton et, 60 ton domates, 30 ton biber, 12 ton hurma, 12 ton zeytin ve 750 bin litre su tüketilmesi hesaplanıyor. Dört çeşit sıcak yemeğin verildiği en küçüğü bin, en büyüğü 5 bin kişilik iftar çadırlarında her akşam genel olarak kuru fasulye, nohut, pilav, et, domates, biber, pide, su, tatlı, hurma ve zeytin dağıtılıyor.
İftar mesai saati dışına çıktı yemekçilerin işleri azaldı
Geçen yıllarda iftarların mesai saatlerine denk gelmesi hazır yemekçileri ihya etmişti. Kamu ve özel kurumlarda çalışan yüz binlerce kişi yemek şirketlerine sipariş veriyordu. İftarların bu sene mesai saatlerinden sonraya sarkması vatandaşın evlerinde oruç açmasını beraberinde getirdi. Bu da söz konusu firmaların kazançlarında yüzde 40’lara varan düşüşlere sebep oldu. Geçen yıllarda Ramazan ayında iftar saatlerinin mesai saatlerine denk gelmesinin sektöre büyük paralar kazandırdığını aktaran İstanbul Yemek Sanayicileri Derneği Başkanı Hüseyin Bozdağ, “Bu yıl iftarlar mesainin dışında yapıldığı için daha az hareketlilik yaşandı.” şeklinde konuşuyor.
Ramazan’da yaşanan huzur reklamlara da yansıdı
Ramazan’a on gün kala servis edilen, içeriği ve mesajı Ramazan’a uyarlanmış içecek reklamları ilgiyle izleniyor. Cola Turka, Coca Cola ve Pepsi birbirinden ilginç reklam filmleriyle televizyonlarımıza konuk olurken, iftar sofralarındaki yerini alıyor. Evin gençlerinin Cola Turka kutularının içine mumlar yerleştirip ipe dizerek, ‘Hoş geldin Ramazan’ yazılı mahya yaptıkları film, en dikkat çekici reklamlardan. Coca Cola her yıl olduğu gibi bu sene de reklamlarıyla Ramazan’ın insanların ruhuna nasıl iyilik, doğruluk ve güzellik yerleştirdiğini tüketiciye aktarıyor. Pepsi’nin Hacivat ve Karagöz perdesinden verdiği eğlenceli mesajlardan kurulu reklam ise geleneksel yöntemlerle müşteriye ulaşıyor.
Büyük firmalar çadırlara sponsor oluyor
Türkiye Diyanet Vakfı’nın Kocatepe Camii’nde kurduğu bin 500 kişilik iftar çadırında sponsorlar birbirleriyle yarışıyor. Her akşam farklı bir firmanın iftar verdiği çadırda Ramazan’ın tamamını hayırseverler sahiplenmiş durumda. Türkiye’nin çeşitli yerlerinde tanınmış firmalar çadırlara sponsor olarak sosyal hayata destekte bulunuyor ve bilinirliklerini artırıyor. Bu alanda Ülker ve Knorr gibi markalar başı çekiyor.
Haber: Hasan Bozkurt, İsa Yazar
Kaynak: